Yörük kızlarının evlenince terk etmeleri beklenen bir ezgi çeşiti olarak bilinir “hoya”. Yaylalarda, dağ başlarında radyo ve televizyon bulunmadığı, yörüklerin yerleşik yaşama geçmediği zamanlardan kalma bir çeşit türküdür. “Hada”. “boğaz çekme”, “boğaz havası”, “boğaz çalma”, “hollu” gibi adlarla bilinir yörelerde. Bütün yörük boylarında görülmesine karşılık, Güney Anadolu, Toroslar’da yaşayan yörüklerde daha yaygındır. Yerleşik yaşama geçilmesiyle söyleyenlerde kaybolmaktadır. Eğlence amaçlı bir çeşit atışma da denebilir “hoya”ya. Karşılıklı dalga geçercesine eğlenme, erkek ve kızların karşılıklı birbirlerini denedikleri, müzikli bir söz oyunu olarak da görülebilir.
Çocuk sesine daha uygun olduğu için, küçükler arasında yaygındır. Gırtlağa konan parmaklarla ses çeşitlendirlerek söylenir. Temelde kaval sesinin taklit edilmesine yöneliktir. Kavalın o büyüleyici sesini “hoya”da işitebiliriz. Yörük kızları da erkekler gibi hayvanlrıyla iç içedir. Çobanlık gerçek yaşam biçimi olduğundan, yörük kız çobanı da görmek mümkündür. Kaval çalan erkek çoban, kavalıyla düşüncelerini iletebilir. Kavalla kız çobana laf atarak, onun fikrini sorabilir. Kız çoban da hoya ile düşüncelerini söyler karşı yamaçtan bu yamaca. Gönlünün kız çobanda olmasını kavalıyla ileten erkek çobana, kız çobanın gönlü yoksa şöyle diyebilir: