bildirgec.org

karın ağrılı hakkında tüm yazılar

Umursama

| 06 April 2004 22:17

Bir erkek tanımadığı bir erkeğin arkasından ağlarsa o kişinin cennette olması olasıdır. Bir erkek, okuldan gelip, beden eğitimi dersi çantasını fırlattığı gibi televizyonu açmış, Amerika’daki , Almanya’daki akrabalarını arayıp bir kişinin ölüp ölmediğini sormuşsa… Gece rüyamda Kurt hayattaymış, dejenere nu metal grupları türememiş koch basili kültürü gibi, Courtney sürtüğü onun mirasının üzerinde donsuz bacaklarını açıp işememiş, Francis babasının yanında büyümüş, milyonlarca kişi Lennon’dan beri Lennon’a ağladıkları kadar ağlamamış ve winamp listemde Nirvana’nın son albümü varmış… Her neredeysen iyi ol Kurt Donald Cobain.

YOLLAR BİTMEZ ,EĞER YOL OLSAYDI!

cafe del mar | 01 April 2004 00:22

Bugun sana geliyorum,bakalim benimle gelcekmissin yada sana geldigim yerde kalcakmisin,yada bana dahada gidebilmem icin yol mu verceksin(hafiften), sana dahada yakınlasabilmem icin.

Bizi Secmediniz Oyleyse Suclusunuz,

nags head | 29 March 2004 01:06

CE HE PE nin basindaki tiplerden biri aciklama yapiyor; “Efenim secim oncesi halkimiz yeteri kadar aydinlatilamadi” (secmen cahil,salak bizi anlamadi), AKP nin gercek yuzunu goremediler (simdi bizde bi gozluk var bi tek onu takinca goruyorsunuz kimin ne halt oldugunu, bi dahaki secimlerde herkese birer tane verecegiz bu secime yetismedi), sonra hem AKP yuzde elliyi gecemediki, ne basarisiymis, bakin diger sol partilere onlar zaten ortada yok, secmen suclu,medya suclu ulan sizin hic mi sucunuz yok? insan bu kadar kivirtir,halkin teveccuhu boyleymis,secmedi bizi demek cok zor tabii, statukocu, halka tepeden bakan, klasik devletci zihniyetli CHP politikasinin iflas ettigini sagir sultan duydu bunlar hala AKP yuzde elliyi gecemedi ya buna da sukur diye kendilerini avutuyorlar, acinacak haldeler,boyle giderse Ataturk’un partisi de DSP gibi tarih olacak haberleri yok….

Karabatak, kurtuluşa götürecek soruyu arıyor

karabatak-hafif | 22 March 2004 17:07

Hangi soruyu sormalısın?

Bir oda düşün. O odanın içinde hapsedilmiş durumdasın. Bunu kimin niye yaptığına dair en ufak bir fikrin bile yok, zaten bunun önemi de yok. Odada iki papağan ve iki kapı var. Ve bir de yerde bir not. Notta şöyle yazıyor: “Önündeki iki kapıdan birinin ardında seni özgürlüğüne kavuşturacak yol var. Diğer kapının ardında ise seni işkencelerle dolu bir ölüm bekliyor. Ve sen hangi kapının seni özgürlüğe kavuşturacağını bilmiyorsun. Sağdaki kapı da olabilir, soldaki kapı da… Odadaki iki papağandan biri ne sorarsan sor sana sürekli “doğru”yu söylüyor. Diğeri ise her koşulda “yalan” söylüyor. Ve sen hangi papağanın doğrucu, hangisinin yalancı olduğuna da bilmiyorsun. Sana bu papağanlara sorulmak üzere tek bir soru hakkı veriyorum. Öyle bir soru bulmalısın, öyle bir soru sormalısın ki hangi papağana sorarsan sor sonuçta özgürlüğe gidecek kapıyı bulabilesin. Şansın açık olsun.”

ah bu ben..

madum | 22 March 2004 03:03

bi siteye girdim ne idüğünü anlamaya çalışıyorum.sabah oldu olacak ben hala çözemedim.iyi mi? dur bakalım şurdan noluyormuş deneyelim 🙂

eğer ülkeni seviyorsan

hakyolunda | 18 March 2004 20:32

müslüman olun hiristiyan olun budist olun hindu olun panteist hatta ateist olunne olursaniz olun bu ülkede yaşananlardan haberdar olmak hakkımızdır.Okumuş etmiş olan bütün temiz vatan evladlarinin kurulan tezgahin farkinda olmasi, merak etmesi, arastirmasi, sirlara ulasmasi doğru olan yol degil mi?. Bilgili,donanimli olmak gerekir ki kedinin fareyle oynaması gibi bizimle oynamasınlar.ayakta uyutmasinlar parya olmayin pileb olmayalim beyinlerimize hükmettirmeyelim. Hepimiz doğuluyuz, hepimiz Avrupanın en güneydoğusundanız, kompileksliyiz.O yüzden soruyorum: Behey,kurulan yahudi dünyasında bir maşa olmaktan öteye geçmeyecekmi senin dünyadaki yerin sefil doğulu, zavalli vasati çöp? bilgisayara kılavyeye sacmaliğa gömülme.Sana söylüyorum.Diri diri gömülme.imanlı olmanı isterim,ama sen bilirsin bu senin hayatin ahiret te var ölüm de var. Bu gizli yahudi ve donmelerin isimlerini bir bir aciklayacagim. Once asagidakini bir oku. Objektiv olmaya calisiyorum ve sunu soruyorum bütün yahudilere ve yahudi dönmelerine “NEYİ GİZLİYORSUN?İNSAN İMANINI GİZLER Mİ?”Bunlar bu kadar aşagilik pislik yaratiklardir iste,lanet olsun senin katliamlarına, kiyimlarina,duvarina Şaron ve Buş, Allahın laneti ikinizin üzerine olsun. (2004 Mart ayında sadece simdiye kadar bati şeria ve gazzede ölen filistinli sayisi 60(15 çocuk 2 bebek de var)yarali sayisi 200,AB ne yaptı? Ampul kafali türbanli türkiye ne yaptı.Allah senin belanı tez günde versin inşallah katil Şaronun kucagina oturan Kasımpasali. Sen islamın kabesini ağlama duvarına çevirdin asagilik yahudi yardakcisi, bes paralik ettin serefimizi hocanin ikiyüzlü sahtekar ciragi. İspanyol olmak mı gerekiyor üzüntüyü paylaşman için. Soruyorum cevab verin.Orada olenler insan degil mi? Hayvan mi?Allahaskina cevab verin nerede saygi durusu toren)Selanik-izmir yahudi dönmesi mason yakubi kapanci talanci sabatayci,bütün açık gizli yahudilerin ipliğini pazara cikarmak sarttir.Katleden zulmeden diri diri gömen,gizli sinsi sömürücüleri hep beraber görelim,teşhir edelim.Topragimizi meyvemizi yedirmeyelim suyumuzu ciyanlara içirmeyelim.Kanimizi emdirmeyelim.Ey hafifci ey misafir benim gibi seferi olan kişi, aşagidakini okuyun isterim.Yahudinin biri yazmis.Dogrudur yanlistir ama bir hakikat var. 150-200 yahudi aile ve dönme yalamalari yonetiyor Turkiye ekonomisini ve medyasini.Kriz cikaran,para kaciran amarikaya isvicreye mali goturen de onlar. Ülkenin mülkünün yüzde yetmisi onlarin. Bütün samimiyetimle yalvariyorum öküz gibi manüpüle olma zaten seni öküz yerine koyuyorlar bir de yalağa koşan mandalar gibi olma. Akilli ol.Merakli ol. Bu sitenin amaci bu değilmi? Okudugun gaste, ictigin kahve, s..tıgın hela, kullandıgin banka, tüttürdügün sigara, yurudugun yol, izledigin tv kanali, tuttugun takim kime neye bagli bir hesabet ondan sonra bana paranoyak de. Düsün bir düsün. Rıfat Bali ile röportaj: www.komplo.comdankopyalamayapistirma – Sabetaycılarla ilgili değerlendirmeleriniz nedir? Sabetay Sevi bundan 300 yıl önce ortaya çıktı. Mesihliğini ilan etti. Sonra can korkusundan Aziz Mehmed Efendi oldu. Devamı artık bilinen hikaye… Dönmeler, İslam ve milliyetçiliğin gözünde dayatmacı bir batılı hayat tarzını temsil ediyor. Yetmişli yıllarda sağ-sol çatışmaları döneminde Komünizmi ve Marksizmi de temsil ettiler bir yerde. Örneğin, 1970’li yılların kamuoyunda Dönme-Selanikli diye bilinen İsmail Cem İpekçi sosyal demokrat düşüncesi nedeniyle TRT Genel Müdürü görevinde iken milliyetçi ve sağ kesimin ağır eleştirilerine uğramıştır. Dönme-Selanikli kökeni de hep sosyal demokrat kişiliğiyle birlikte menfi bir tarzda vurgulanmış ve sosyal demokrat oluşu Selanikliliğine atf edilmiştir. Bugün baktığımızda Ilgaz Zorlu dışında biri çıkıp da ben Sabetayistim demiyor ama dönmelerle ilgili olarak etrafta bir sürü söylenceler var. – Bir de Halil Bezmen çıktı. Ahmet Emin Yalman da dönmeydi, Nazım Hikmeti savunur yazılar yazdı diye eleştirildi. Bence bugün dönmelik konusu Türkiye gündeminden düşmüştür. Çünkü dönmeliği temsil eden, tartışmalı, ateşli polemik yapan insanlar kalmadı. Bir Yalman’ın eşdeğeri bugün yok. İslami basında Selanik kökenli olması nedeniyle Coşkun Kırca’nın dönme olduğu iddia edilmektedir. Kırca’nın ateşli Atatürk milliyetçisi tavrından da yola çıkılarak Ahmet Emin Yalman dönemini andırır bir Sabataist-İslam kutuplaşması ara sıra gündeme gelmektedir. Ama bu da bir yerde anlamsızdır zira Coşkun Kırca hiçbir zaman kendisinin Sabataist olduğunu deklare edip kendisine uygun görülen bu kimliği savunmadı ki. İşte Coşkun Kırca var deniyor ama o da bunu açıkça deklare edip savunmuyor ki. E o zaman kiminle neyi tartışacaksınız? Bence Dönmeliğin artık önemi kalmamıştır. Problem aslında başka. Sabetaycılar bir yerde Türk toplumunda taraf oldular. Neye taraf oldular, Batıya Batılı yaşam tarzına taraf oldular ve bu yaşam tarzını Türk toplumuna getirmeye uğraştılar. Örneğin İpekçilerin ilk sinema salonlarını açmaları ve burada Batılı yaşam tarzını gösteren filmlerin gösterimi. Yalman’ın ateşli ve saldırgan bir laik oluşu… Tüm bunlar Dönmeleri Kozmopolitizmle, Batıyla özdeşleştirdi ve bir yerde İslami-geleneksel-muhafazakar değerlere bağlı olarak yaşamak isteyen toplumun çoğunluğuna bu yaşam tarzını dayatmakla suçlandılar. “Dayatmak”la suçlandılar çünkü akşamları foxtrota, çaylara balolara gitmeyen, kısa etek giymeyen başını açmayan İslami değerlere bağlı muhafazakar kadınlar ve toplumun çoğunluğunu teşkil eden bu tür bir aile ve toplum yapısı dönemin basının ve kamuoyunun önde gelen ve bir çoğu Selanikli olan yazarları tarafından “yobaz, “gerici” olarak nitelendiler. Bütün mesele buradan ortaya çıkmaktadır ve bugün de Türk toplumunda yaşanan gerilim ve gerginlik aynı nedenlere dayanmaktadır. Sayın Fehmi Koru’nun son yazılarından birinde konu ettiği gibi Türkiye’deki reklamlarda bile Batılı yaşam tarzını benimsemeyenlere bu yaşam tarzı sembollerle “dayatılmakta” belli bir marka mayo “çağdaşlık” sembolü olmakta, yine belli bir marka gömlek Batılı hayat tarzı sembolü olmaktadır. Neye taraf oldular, batıya, İslami görüşe göre batının ahlak düşkünlüğüne ve onu muhafazakar bir hayat tarzının üstüne dikte etmeye taraf oldular. Problem bu. Problem özünde dinsel değil ki. Problem gizli Yahudilik de değil bir yerde. – Dönmelerin çifte kimlikli oluşunu nasıl değerlendiriyorsunuz? İslami bakış açısı ile Dönmelere olumsuz bakılması İslami düşünce dünyasının iç kurgusu açısından gayet doğal ve anlaşılabilir bir tepki. Ben Müslüman olsam ben milliyetçi-muhafazakar bir görüşe sahip olsam bu tepkiyi gayet normal bulurum. Bu benim şahsi görüşüm, herhangi bir kesime şirin görünmek için söylemiyorum. Düşünün ki adamlar “Elhamdülillah Müslümanım” diyorlar fakat değiller. E, tabii gerçek bir Müslüman, “Ha bak işte bunlar Yahudinin gizli ajanlarıymış” diyecek. Buna Ahmet Emin Yalman’ın 1950’li yıllarda Necip Fazıl Kısakürek ve Büyük Doğu’cularla olan şiddetli polemikleri ve bir dönme olan Sabiha Sertel’in eşi Zekeriya Sertel ile birlikte milliyetçi ve Turancılarla olan polemiklerini de eklerseniz resim tamamlanıyor. Ortaya çıkan resimde İslam’ı içten yıkmaya çalışan ve özellikle 1970’li yılların sağ-sol çatışma atmosferi içinde İslam’ın da içinde yer aldığı geniş sağ cepheyi çökertmeye çalışan “Yahudiliğin gizli ve aynı zamanda “kızıl” ajanları” sembolü ön plana çıkmaktadır. Çok kötü bir efsane haline geldi bu konu. İşin asıl tartışılması gereken ilmi, dini ve mistik yanı tamamen bir kenara atıldı. Sadece siyasi ve popüler yanı ele alınıyor. Belki Ahmet Emin Yalman bu türden tartışmalara girmeseydi bu konu bu kadar dejenere olmayacaktı. – Böyle bir yapıyı önemsemiyorsunuz ama eleştiriyorsunuz. İslami bakış açısından bir yerde mantıki bir tavır var aslında. Bugün dönmelik var mı? Ilgaz Zorlu o cemaatten olduğuna göre bir bildiği var ki ‘var’ diyor. Bana sorarsanız belki var ancak artık Sabetayistler açısından da bir önemi olduğuna inanmıyorum. Çünkü onların Sabetaycılık inancından uzaklaştıklarına inanıyorum. Bir Selaniklilik var belki, ama onda da seçkinci ve elitist bir yaklaşım var. ‘Biz Selanikliyiz, biz daha batılı, daha kozmopolitiz’ gibi bir bakış açıları var. Bir insanın böyle düşünmesi yanlış. Bugün Sabetayistlerin bir kimlik problemi var bana göre. Ne olduklarını bilmiyorlar. Dinden uzaklaşmış bir kitle olarak görüyorum onları. Bugün hala çifte kimliğini sürdüren kişiler varsa ki Ilgaz Zorlu var diyor, onların da azınlıkta olduğuna inanıyorum. – Dünya ve Türkiye Yahudileri Sabetaycılığa nasıl bakıyor? Dünya Yahudiliği Sabetaycılığa bir mezhep olarak, bir mistik yaklaşım olarak bakıyor. Sabetaycıların Yahudi olmamaları gibi bir meseleleleri yok. Herkes Yahudi olabilir. Bir Hristiyan da Budist de Yahudi olabilir. Ancak bunun bir ritüeli vardır. İslam’da nasıl kelime-i şehadet getirip bir Hıristiyan Müslüman olabilirse, Yahudilikte de ona benzer bir ritüel vardır. Bir eğitimin sonucunda bir sınavdan geçersiniz dinin icaplarını yaparsınız ve Yahudi olursunuz. – Ilgaz Zorlu bunun bu kadar kolay olmadığını söylüyor. Onun meselesi ayrı. O diyor ki ben Yahudi kökenliyim. O zaman beni ayrı bir kategoriye koyacaksın. Yani ben bir Hıristiyan gibi, bir Budist gibi değilim. Onlar o süreçten geçsin, beni özel ayrıcalıklı bir odadan geçireceksin ve Yahudi kabul edeceksin diyor. Bu mümkün değil. Yani ben çok dindar bir insan olduğumdan dinin vecibelerini bildiğimden söylüyor değilim fakat bu yahudi dininin mantığına aykırı bir şey. Siz kendiniz Yahudiliğin kabul etmediği bir mesihe inanmışsınız başka bir yola sapmışsınız bugün şimdi yeniden yahudi olmak istiyorsunuz. Yahudilik dini ayrıcalıklı muamele kabul etmiyor. Diyor ki, ‘Madem sen Yahudisin ve bu dinin icablarını biliyorsun, demek ki bu yol senin için daha kısadır, yap o ritüelleri gel Yahudi ol’. Diyelim İsrail’de Türkiye’de var olduğu iddia edilen Sabetaycıları Yahudiliğe kabul eden bir karar çıksa zannediyor musunuz ki Türkiye’deki Sabetaycılar “Allah Allah” diyerek Yahudi olmak için İsrail’e koşacaklar? Hayır, Ilgaz Zorlu’nun dışında gidecek bir kişi daha olacağını hiç sanmıyorum. – Ilgaz Zorlu geçmek isteyenlerin olacağını söylüyor Türkiye’de dönmelerin ciddi dini temele dayanan cemaatsal bir yapısının bulunduğuna inanmıyorum. Çıksınlar efendim o zaman ortaya. – Türkiye Yahudileri dönmeleri nasıl görüyor? 1950’li yıllardan günümüze dek gelen dönme- İslam çatışmasının sonucu olarak dönmelerin “gizli Yahudi ajanı” olarak görülmelerinden dolayı Türkiye Yahudileri Sabetaycılara fevkalade soğuk ve fevkalade uzak yaklaşırlar. Bu dediğim imajdan dolayı hiçbir platformda beraber olma ihtimalleri yoktur. Sabetaycılar Yahudileri sevmez, Yahudilerin de Sabetaycılara çok fazla sempatiyle baktıklarını söyleyemem. O açıdan İslami düşünce dünyasının Yahudiler, Dönmeler ve farmasonlar üçlü sacayağı düşüncesinin doğru olduğuna inanmıyorum. – Dönmelerin bugünkü durumu nedir sizce? Yahudilik açısından kabul edilecek bir yönü yok. Müslümanlar içinde konforlu bir konumda olacaksın ve Yahudilik iddiasında bulunacaksın. Bunun pek de etik bir davranış olduğuna inanmıyorum. Yahudiliğe dönmek istiyorsanız, bunun ritüelleri var. Kimse size mani değil olmaz. – Etkin masonlar hep bu gruplar arasından çıkıyor. Yahudiler ve Sabetayistler arasından çok mason çıktığı doğrudur. Ama bu durumun da kendi kurgusu içinde bir takım anlaşılabilir mantıki nedenleri vardır. Masonluk bir yerde evrensel bir felsefeyi, eşitliği, kardeşliği savunuyor ve yaymaya çalışıyor ama dini arka plana atıyor. O zaman zaten dinden uzaklaşmış olan Sabetaycılara masonluk çekici gelmektedir. Tarih boyunca ayrımcılığa uğramış bulunan Yahudilerde kardeşlik, eşitlik ilkeleri çerçevesinden dolayı masonluğa sempati ile yaklaşmaktadırlar. Ancak bir gerçek var tüm dernekler gibi masonluk da bana göre bir lobi ve toplumda ağırlığı olan bir sivil toplum kuruluşu ve her sivil toplum kuruluşu gibi bir baskı grubudur. Ancak kardeşlik ve eşitliği ilke diye benimsemiş bulunan bu baskı grubu siyasete alet ve taraf olmamalıdır. – Kanal-7’deki yayınlar üzerine masonların kendi aralarındaki yazışmaları gazetelerde yayınlandı. Son derece talihsiz mektuplar onlar. Yani bir kere o mektupları her kim bulmuşsa ve şayet doğruysa büyük bir gazetecilik olayı yapmış. Fevkalade talihsiz olan hadise, raporun Fransız Büyük Locasına İsrail Büyük Locasından gelmesi ve orada “işte şunları yapın” diye emirler verilmesi. Çok yanlış şeyler yani. Komplocu görüşü dile getirenler de zannediyorum bu noktalardan hareket ediyor. Ancak tekrar ediyorum bu sözlerim belgelerin özgün olmaları kaydıyla geçerlidir. Aksi halde bu kez bunu yayınlayan gazeteler hatalı davranmış olacaklardır. – Komplo denilip gözardı edilen işbirliği bu mektuplarla ayan beyan ortaya çıkmış olmuyor mu? Ama bir de şuna bakmak lazım. Kanal-7’de o görüntüler yayınlandığında Türkiye masonları sustular. Masonluktan istifa etmiş iki kişi ile bir de canlı yayına katılan bir kişi konuştu o kadar. Ben onların iç dünyalarına vakıf değilim ama okuduğum kadarıyla onların dahili nizamnameleri var herkes konuşamaz. E canım yani size o kadar ithamlarda bulunuluyor, sizde de en yetkili kimse çıksın konuşun. Yoksa sükut ikrardır.

hep kötümseri hep kötümser (dınını nı nı nıı nı nı nı nı nı nıı)

astrocord | 18 March 2004 02:25

Bu gün Aynı krizzzzzlerin içindeyim neyin doğru neyin yanlış olduğunu söölicek kimse yok (tarafsızca ) yaa herkezmi çıkarcı herkezmi riyakar benim etrafımda buna sevgilim de dahilmi yoksa. O kızı çok seviyorum ama 1 gram olsun güvenmiyorum Niye herkez benim kuyumu kazmaya çalışıyormuş gibi bir his var içimde benmi çok kötümserim yoksa hayatmı bukadar acımasız yada benmi balataları sıyırmayamı başlıyom üüfff çok geç oldu artık tilkilerin kuyruklarıda birbirine değiyor ben yatıyom

bu koltuklar ebeninkini gördü nizamettin bey!

jamsession | 11 March 2004 12:28

Sefkili günlük.

Yine işyerindeyim, yine bok gibi bi hava var ve yine akşamın saat 8.30’una kadar burada tıkılıp kalacak, ev uzak olduğu için yine minimum 9.30’dan önce ev yüzü göremeyeceğim. ekmeğin aslanın kalın barsağından anüsüne doğru şöööyle bir yolculuk yaptığı bu devirde içinizden biri çıkıp da “rahat mı batıyo?! iş bulamayan niceleri var. kır kıçını otur!” diyecektir. haksız da sayılmaz. lakin, sanayi bölgesinin bol köpek mahallesinde, vesait olmayan bir yerde zoraki tıkılıp da, hayatın dışarıda akıp gittiğini bilmek (bilmek diyorum çünkü siz o akıp giden hayatı, trafikteki otomobilleri, telaşlı insanları dahi göremiyorsunuz dağın başını dumanların alıp götürdüğü bu yerde) koyuyor be günlük. hele de gençlik opsiyonun sadece bir kaç yıldan ibaretse artık. işte beyle.

Sağlıksız mı?

Mundane | 25 February 2004 20:10

Yarım tencereden biraz fazla makarna, iki büyük parça antrekot, bir kutu kola, üç bardak su, yarım paket tuzlu fıstık, dört tane de zeytin. 25 dakika.

tavuk yemeyelim rica ediyorum!

d-mania | 23 February 2004 01:09

nedir bu tavuk yeme furyası?insanlar lütfen kendimize gelelim bu şekilde(tavuk yiyerek )hiçbir yere varamayız.hayır,ilgisi yok ;vejeteryan değilim.tavuksever filan da değilim. benim problemim kokularla,özellikle haşlanmış tavuk,tavuk çevirme ve daha da çoğaltabileceğim tavuk yemeklerinin kokularıyla.nasıl yiyebiliyorsunuz o hayvanları ya?bi kere:1.(önceden de belirtmiştim ama tekrardan zarar gelmez)çok pis kokuyorlar(yemek olmadan önce de, oluş aşamasında da, olduktan sonra da)2.salaklar,..k bulsalar yiyolar(siz de onları yiyosunuz?? bilmiyorum…)3.hep horoza bir boyun eğme,onu diğer tavuklarla paylaşma durumu mevzu bahis(domuz eti yiyen kıskanç olmazsa aynı mantığı bunda uygularsak neler neler olur)4.anaç bir halleri var(bu iyi bişey tabii), yumurtalarının bazılarını safa yatıp verseler bile bikaçını soy devamı için saklıyorlar..annelik işte(ya annelik…anaç yani..tıpkı sizin anneniz gibi.. bilmiyorum)5.tembellikten uçamıyolar ama kanatları var(ve siz o kanatları afiyetle yiyosunuz-aferin!-)yemeyin gözünüzü seveyim ,onları öyle gördükçe için kalkıyor,midem bulanıyor.size bişey olmuyor mu?