Büyüklerimiz her iş bitti leğen örtüsü kaldı demişler ve ben o sözü çok severim hayatımızda pek fazla gereksiz şey yok mu? El emeği göz nuru diye yıllarca emek verilen sonra kullanılmayan,begenilmeyen, sandıklarda,dolaplarda çürümeye bırakılan pek çok şey yok mu? Atsan atılmaz satsan satılmaz kıyılıpta kullanılmamış bir işe yaramayan veya yaradıgı dönem geçmiş bir sürü şey..
Kayınvalidemin sandıgı adlı yazımda bunlara benzer şeyleri yazmıştım, ancak iş sandıkla bitmiyor. Ben 4 yıl evvel oğluma hamileyken kayınvalidemin yanına taşındım kendisi yalnız diye şimdi o kızının yanına yerleşti ben eşimle yaşıyorum ancak ilk geldigimde büyüklerin zamanında çok yokluk gördüklerinden mi? yoksa cimriliklerinden mi bu kadar tıktıkıcı olduklarına uzun süre anlam veremedim. 2 yıl önce evdeki tüm eşyaları yenileriyle değiştirene kadar sürekli bir şeyleri atmakla geçirdim. Annemiz ruhsat verdi kızım bana bakma ben kıyamıyorum sen diledigini at hiçbiri işe yaramıyor dedigi halde elimi bir şeye atsam aa o ayakkabılar 30 senelik hiç giymedim kıyamıyorum saklıyorum veya bu pardesünün modası geçmiş ama yine de dursun diye yıllardır el bile sürmedigi şeyleri hem at diyip hem attırmıyordu. Sonra görümcem sen o yokken buldugunu at dedi. 2 yıl boyunca kıyıdan köşeden bulup attığım giyilmeyen kazakların, eski çarşafların, kaçık çorapların, çürümüş yünlerin haddi hesabı yok küçücük eve bu kadar şey nasıl sıgmış bilemiyorum oysa annemiz çok titiz kadındır kıyamadıgı sakladıgı şeylerde nizamlı şekilde dizilidir orda burda.