bildirgec.org

kanser hakkında tüm yazılar

gül yağı

admin | 06 July 2009 14:34

Bugün binbir emekle hazırlanan , çok faydalı bir şeyle ilgili şeyler okudum, daha önceden de bilgim vardı birazcık, ancak burada sanki daha önce rastlamış gibiydim, okumuş gibiydim, aradım taradım bulamadım demek başka yerden hatırlıyormuşum kanısına vardım. Bazen oluyor öyle bir konu için o hafifte vardı veya kesin yazılmıştır diye düşünüyorum bakıyorum yok, yada arayıp bulamıyorum sonradan çıkıyor.

Bahsettiğim şey gül yağı, 1 kilo elde etmek için yaklaşık 3500 kilo gül kullanılan,bazı parfümlerin ana maddesi,bu alanın en pahalı ürünlerinden biri olan, gül yağı. Gül yağı soluk sarı renge sahip, keskin ve kokulu bir sıvıdır geraniol ve sitronellol içerir.

Pixar Son İsteği Gerçekleştirdi.

mturkmen | 24 June 2009 10:18

Kaliforniya’nın Huntington Plajında yaşayan 10 yaşındaki Colby Curtin Up filmini çok görmek istedi. 3 yıldır kanser olduğundan ve sinemaya gidemediği için son isteği olarak filmi görmek istedi.

Bir aile arkadaşı Pixar ile iletişime geçti. Firma henüz sinemalarda gösterime giren filmin bir DVD’sini özel olarak çocuğa gönderdi.
Colby filmi izledikten yedi saat sonra dünyaya gözlerini kapattı. Pixar bu konuda daha fazla yorum yapmayı reddediyor.
Kaynak

Son Ders

onnupro | 02 June 2009 17:52

http://www.dailymotion.com/video/x974xc_son-ders_news

depresyon

FEYZAN | 13 May 2009 12:51

33 yaşındaydım ve kızım henüz minicikti. Şimdi ki gibi bahar gelmişti. Kendimi çok yorgun hissediyordum. Bunun ne olduğunu bilmediğimden, bahar yorgunluğuna yoruyordum.
Annemde otururken, kalbimin çarptığını ve çok çabuk yorulduğumu anlattım.Teyzem de oradaydı ve beni şaşkınlıkla dinledikten sonra, bu yaşta ne yorgunluğu, ne çürük gençlersiniz siz dedi. Sonra fark ettim ki, kalbim normalden hızlı çarpmıyor, ben yıllardan sonra onun çarptığını duyuyorum. Derken, boğazımın sıkıldığının hissetmeye başladım. Guatr olduğuma karar verdim.Annem beni kendi doktoruna götürdü.Adam beni muayene ettikten sonra, hiçbir şeyim olmadığını ve sadece sıkılmış olabileceğimi, hafif bir hap vereceğini söyledi.Çok şaşırdım.Kendimi çok güçlü zanneder, akranlarıma akıllar verirdim.Dirayetli olmak gerektiğini, arkadaşlarla, dostlarla konuşa konuşa sıkıntılarımızı yeneceğimizi söylerdim
Tanıdığımız bir psikiyatrist vardı, onu aradım. Doktorun bana söylediklerini anlattım, o da gel konuşalım dedi. Konuştuk ben hislerimi anlattım.İçimde derin bir sıkıntı olduğunu, boğazımda düğümlendiğini, onu dışarı atamadığımı, kalbimin sesini duyduğumu, onu sakinleştirmek istermişçesine, elimi kalbimin üstünde tuttuğumu anlattım.Doktor
da bana depresyon geçirdiğimi ve her 5 kadından birinin ömründe bir kez depresyon geçirdiğini, 3 ay kadar bir hap içerek bunu atlatabileceğimi söyledi.

Bilinmeyen koruyucular

makaleci | 24 April 2009 12:54

Kanseri önleyici unsurların tavsiye edildiği birçok yazıya rastlamak mümkün.

Benim dikkatimi çeken söz konusu uyarandaki fark ise; kimi zararlı bildiğimiz yahut faydalı olabileceği ihtimalini hiç akla getirmediğimiz nice beslenme aracının aslında ne tür faydalar getirebildiği hakkındaki şaşırtıcılık…

Bazıları aşağıdaki gibi… Diğerlerini de okumak için sırayı takip etmeniz yeterli.

lahana turşusunun kanseri önlemesi güzelliği!!

Dünya’da neler olyor

beyrek | 24 April 2009 12:23

dünya saati olarak adlandırılan bu sayfada; dünya hakkında bazı istatistiki bilgileri, tahmini olarak, anlık izleyebiliyorsunuz.
sayfada gösterilen bilgiler şöyle; dünya nüfusu, doğumlar, nüfus artışı, kürtajla aldırılan bebek sayısı, kürtaj sebebiyle ölen anne sayısı, kansere yakalananların sayısı, dünyanın ortalama sıcaklığı, dünyada soyu tükenen canlı sayısı, kaybedilen orman alanı (hektar), petrol üretimi, motorlu taşıt üretimi, bisiklet üretimi ve bilgisayar üretimi ve ölen insan sayısı.
ölen insan sayısı, toplam olarak verildiği gibi, ölenlerin ne sebeplerden öldükleri –hiv, aids virüsü, ishal, menenjit, hepatit, sıtma, cüzzam, kanser, yangın, trafik kazası, suikast, tecavüz– de gösteriliyor.
sitede, yıllık, aylık, haftalık günlük hatta siz sayfayı açtığınızdan beri neler olmuş görebiliyorsunuz.

Köknar

puella | 14 April 2009 09:17

http://www.sabah.com.tr/2009/04/13/haber,BDD46A02C3564129AD2CB7410E53F189.html

Oksibenzon

absynthe | 09 March 2009 14:42

pro-to-go
pro-to-go

Bugün tesadüfen arkadaşımın rujunun kutusunda “Contains Oxybenzone” yani “Oksibenzon İçerir” yazısını gördüm. Aynı rujdan bende de olduğu için (Avon pro-to-go rujdan bahsediyorum) meraklandım. Böyle ayrıca yazdıklarına göre kesin bir bit yeniği vardır bu işin içinde dedim ve araştırmaya başladım.

Oksibenzon (diğer adı Benzophenone-3) genellikle güneş kremleri ve kozmetiklerde kullanılan bir çeşit organik bileşen. UVB ve UVA ışınlarını emdiği için tercih ediliyor. Fakat Benzophenone denen bileşenden türetilen oksibenzon cildin altında emilip DNA’ya zarar vererek cilt kanserine neden olabiliyor. 1993 yılından beri oksibenzonun zararlarına dair araştırmalar yapılmış ve halen yapılıyor. Şu an Avrupa’da %0.5’in üzerinde içeren ürünlere “Oksibenzon İçerir” uyarısı konuluyor. Konu hakkında Türkçe kaynak internette bulamama rağmen anladığım kadarıyla Türkiye’de üretilen ürünlere böyle bir uyarı koymak gerekmiyor.

oksibenzon
oksibenzon

Dediğimiz gibi oksibenzon’un işlevi ultraviyole ışınları cildin yüzeyinde filtrelemek, bunu da ışığı ısıya dönüştürerek yapıyor. Aynı anda cilt tarafından da emiliyor. Yani aslında UV ışınlarını yok etmiyor, ısıya dönüşmüş ışınlar cildin üst tabakalarında hücrelere zarar verebiliyor. Bu da melanoma denilen cilt kanseri türüne sebep oluyor. Birçok kanser türünden koruduğu doğru, ama melanoma en tehlikeli ve ölümcül olan cilt kanseri türü.

Gülmeyen Babama…

aytenim | 20 February 2009 18:07

İlk yazıma kendime başarılar diyerek başlıyorum.
İlk yazım deken Hafif.org için demeliyim.
Efendim ben, Zonguldaklı bir ailenin beş çocuğundan ortalarda yer alan biriyim. Hiçbir özelliğim yok; Babam yirmisekiz yıl aralıksız yerin yüzlerce metre altında maden işçiliği yaparak hayatını kazanmış, beş çocuğunu okutmuş( halen okuyanlarımız var) bir aile babası iken, yıllarca yeraltında çalışmanın yol açtığı çeşitli rahatsızlıklarla boğuşarak geçirdiği emeklilik günlerinin ilk yıllarında akut akciğer rahatsızlığından vefat etti..