bildirgec.org

jennifer connelly hakkında tüm yazılar

House of Sand and Fog

2 2243 | 14 December 2010 09:43

Bu film, başarılı bir romandan sinemaya uyarlanmış bir dram, büyük bir romandır; Andre Dubus III‘ün çok sayıda insanı küçük hikâye çerçevesine sokmaya çalıştığı ve hiçbiri hakkında fazla bilgi vermediği.

Vadim Perelman bu hikâyede kendilerinden bahsettiği bir aile veya merkezî şahıs arasında organik bir münasebet kurmamıştır. Onları birleştiren, aynı evde tesadüfen bir araya gelmiş olmalarıdır. Asıl birleştirici faktör, senaristin kendisi, onlara karşı duyduğu ilgi, sevgi ve acıma hissidir. Hikâyeci duygu, düşünce veya fiilî hareketleriyle hikâyesinde bahsettiği bütün insanların hayatına karışır.

Sinema sanatı bir “zaman sanatı”dır. Onda her şey bir oluş, akış, sona eriş ve yeniden başlayıştır. Bu aynı zamanda bir “bakış tarzı”dır.

Hayatta olduğu gibi filmde de hiçbir şey statik değildir. Her şey geçen zamanın içinde yer alır. Andre Dubus III da hikâyesinde insanları geçen zaman içinde ele alıyor. “Geçen zaman” bir bakıma “kader” demektir.

Zaman, bu insanların hayatında “değişiklikler” yapıyor, zamanın akışı ve insanların hayatında vukua gelen değişiklikler. İnsanların başlarından geçenler; hüzün, sevinç veya acıma duygusudur.

Yönetmen filmde bize bazı insanları tanıtmakla kalmıyor; onlar vasıtasıyla acıma, sevme, sempati gibi duygular da telkin ediyor. Hikâyede önemli olan hususlardan biri “şahıslar arası münasebet”tir. Duyguların hemen hepsi bu münasebetten doğuyor. İnsanların kaderlerini de bu münasebetler tayin ediyor.

“9”dan yeni posterler ve ekran görüntüleri

queennothing | 12 September 2009 10:48

Daha önce “The Hangnail“, “The Astounding Talents of Mr. Grenade” ve 2005 yılında ‘En İyi Kısa Animasyon Filmi’ dalında Oscar adayı olan “9” olmak üzere üç kısa filmi bulunan Shane Acker‘in hikayesini yazıp, yönetmenliğini üstlendiği ve Tim Burton‘ın “Corpse Bride“ının senaristlerinden biri olan Pamela Pettler‘in senaryolaştırdığı “9“, 11 Aralık 2009 tarihinde Türkiye’de gösterime giriyor.
2009 Oscar Ödülü konusunda iddialı olan bu görsel şölenden yeni ekran görüntüleri ve posterler yayınlandı.

Little Children (2006)

queennothing | 11 August 2009 12:45

Amerikalı aktör / yönetmen Todd Field‘ın yönetmenliğini yaptığı, 2006 çıkışlı “Little Children“, başrolünde yer alan Kate Winslet‘e ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında Oscar adaylığı getirdi. Ayriyetten, Jackie Earle Haley‘e ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’ dalında ve Field ile Tom Perrotta‘ya ‘En İyi Uyarlama Senaryo’ dalında Oscar adaylığı getirdi. Filmde, Winslet ve Haley’in yanısıra, Patrick Wilson, Jennifer Connelly, Phyllis Somerville, Noah Emmerich, Ty Simpkins, Sadie Goldstein gibi isimler de rol alıyor

Sarah, monotonlaşan evkliliğinden, tek güzel şey olan kızı Lucy ile ilgilenerek günlerini geçiren, sıradan bir kadındır. Kocası Richard’ın, internetten bulduğu bir striptizciyle geçen tutkulu günleri, genç kadını kocasından uzaklaştırmış, evliliklerine olan inancının bitmesine sebep olmuştur.
Yine küçük kızıyla, parkta başlayan bir gün içinde Sarah, çocuğuyla birlikte parkta olan tüm kadınların, hakkında gizli fanteziler ürettiği Brad ve oğlu Aaron ile tanışır. Tanışma cesaretini gösteren Sarah, Brad’in herkesin ortasında kendisini öpmesiyle, genç adama karşı gizli bir heyecan duymaya başlar. Aynı durum, Brad için de geçerlidir ve ikili, çocuklarının arkadaşlıklarını bahane ederek, sürekli birlikte gezmeye başlar. Zamanla samimiyete dökülen yakınlık, tutkulu bir ilişkiye dönüşür ve ikisi de bu tehlike ve heyecan dolu oyunu, eşleri ve mahalleliden gizli tutarak sürdürür.

Jennifer Connelly

queennothing | 21 June 2009 11:55

12 Aralık 1970, New York doğumlu Jennifer Lynn Connelly, Katolik bir babanın (Gerard Connelly( ve Yahudi bir annenin (Eileen Connelly) kızı. Brooklyn’de ve St. Ann School‘da çocukluğunu geçiren Jennifer, henüz 10 yaşındayken fotomodellik yapmaya başladı. Dergileri süsleyen fotoğrafları ve rol aldığı reklam filmlerinden sonra, 12 yaşına gelince, 9 sezonu tamamlayan “Tales of the Unexpected“in 5. sezon, 5. bölümünde rol alarak, ilk TV deneyimi yaşadı. Kameralara ısınan Jennifer, 1984 yılında, Robert De Niro, Elizabeth McGovern, James Woods gibi ismlerin rol aldığı “Once Upon a Time in America“da rol aldı. “Il buono, il brutto, il cattivo.” (The Good, the Bad and the Ugly)’nun İtalyan yönetmeni Sergio Leone‘nin yönettiği film, Harry Grey’in “The Hoods” romanı romanından uyarlanmıştı ve Jennifer, filmde ‘Deborah‘ karakterinin gençliğini canlandırıyordu. Bu film sayesinde adını duyurmayı başaran Jennifer’in başarılı performansı, ünlü yönetmenlerin de ilgisini çekmişti ve taze kan arayışları, Dario Argento için sonuçlanmıştı. Argento’nun 1985 yapımı korku filmi “Phenomena“da başrol oynayan Jennifer, Daria Nicolodi, Patrick Bauchau ve Dalila Di Lazzaro gibi isimlerle rol aldı. Aynı yıl, yapımcı / yönetmen Linda Feferman‘ın “Seven Minutes in Heaven” adlı komedi filminde, New Yorklu aktris Maddie Corman ve Mississippili aktör Byron Thames ile rol aldı.

He’s Just Not That Into You (Erkekler Ne Söyler, Kadınlar Ne Anlar)

queennothing | 11 June 2009 09:59

1957, Amerika doğumlu yönetmen Ken Kwapis‘in yönetmenliğini üstlendiği, Greg Behrendt ve Liz Tuccillo‘nun “He’s Just Not That Into You: The No-Excuses Truth to Understanding Guys” adlı kitabının, Marc Silverstein ve Abby Kohn tarafından, sinemaya uygun bir hikaye halinin getirildiği “He’s Just Not That Into You“, yetenekli isimlerden oluşan kadrosuyla, başarıyı garantiliyor.
Beth ve Neil, yıllardan beri birlikte yaşayan mutlu bir çifttir. ‘Özgürlüğüne düşkün ve evlilik karşıtı erkek’ profiline uygun bir adam olan Neil, Beth’in artık evlenmek istediğini öğrenir. Bu istek, Neil’in isyanıyla, bir karara dönüşür ve çift, fikir çatışmasının tam ortasında kalarak, aralarındaki ilişkiyi sorgulamaya başlar.

Janine ve Ben, evli bir çifttir. Katı, kuralcı ve bir o kadar da evcimen bir kadın olan Janine, kocası Ben üzerinde ‘kadın egemenliği’ni kurmuş, şüphelerini ‘aldatılma’dan yana değil, nefret ettiği sigaradan yana yoğunlaştırıyordu. Janine, Ben’in sigara içtiği doğrularsa, işi boşanmaya kadar götürecektir.

Akıl Oyunları / A Beautiful Mind…

| 19 February 2009 17:16

Yönetmen : Ron Howard
Senaryo : Akiva Goldsman, Sylvia Nasar (Kitap)
Oyuncular: Russell Crowe (John Forbes Nash Jr.), Jennifer Connelly (Alicia Nash), Ed Harris (William Parcher), Christopher Plummer (Dr. Rosen), Adam Goldberg (Sol), Paul Bettany (Charles)
Görüntü Yönetmeni : Roger Deakins
Müzik : James Horner
Tür : Romantik – Dram
Yapım : 2001, ABD.

Hollywood sinemasının tahmin etmediğiniz yerde, bir anda sunabildiği ve yine Hollywood’a özgü mucize bir film örneği; Akıl Oyunları(A Beautiful Mind). Bir hikâyeden, toplum için müthiş bir film yapmak, herhalde yine iyi bir aklın işi olsa gerek. Daha çok komedi filmleri ile tanınan yönetmeni Ron Howard’ın gerçek bir öyküyü anlatan kitaptan, muhteşem ve bir o kadar da ilgiyle izlenecek türden bir film çıkarması, fazlaca övgüye layık kılıyor. Filmin başından sonuna kadar akıl gücünü kurgulayan kompozisyonuna hayran kalmamak mümkün değil.

“9” Movie

hibernatus | 30 December 2008 18:04

Tim Burton ve Timur Bekmambetov’ın yapımını üstlendiği animasyon 9, bilimkurgu sevenleri çok mutlu edecek gibi gözüküyor. Bu filmde Tim Burton yönetmenliği üstlenmemiş ama ilk görüntülere bakarsak onun karanlık hayal dünyasından çıkma gibi gözüküyor. Tim Burton, prodüksiyonun da yapılan son animasyonunda Corpse Bride olduğunu da unutmamak lazım. Prodüksiyonda ki diğer önemli insan Timur Bekmambetov’ın filmleri arasında Wanted ve Nightwatch saymak gerekir. Yönetmen Shane Acker, seslendirenler arasında Elijah Wood, John C. Reılly, Jennifer Connelly var.

2007 de çekilen
2007 de çekilen “9” kısa filminin afişi

Dark City – Karanlık Şehir

Redingot | 29 September 2008 09:03

Dark City - Karanlık Şehir
Dark City – Karanlık Şehir

Film, Alex Proyas‘ın yönetmenliğini yaptığı, 1998 yapımlı bir bilim kurgu filmi.

Rufus Sewel, başrol aldığı filmde John Murdoch karakterini oynuyor.

John Murdoch, bir amnesia hastasıdır ve geçmişe ait hiçbir şey hatırlamamaktadır. Bir otel odasının küvetinde uyanır, kendisinin doktor olduğunu söyleyen Dr. Daniel Schreber (Kiefer Sutherland) tarafından aranır ve ondan yardım alacağını öğrenir. Artık kendisini olayların içinde bulur. Birçok cinayetin suçlusu olduğunu öğrenmiştir ve birileri onun peşindedir.

Şehrin karanlık sokaklarında dolaşırken yabancıları (uzaylıları) görür ve onlar bir çeşit deneyin peşindedir. Kendisinin de deneyin bir parçası olduğunu anlar ve gecenin hiç bitmediğinin farkına varır.

Requiem For A Dream (eleştiri)

binyatisa | 01 July 2008 10:04

Requiem for a dream
Requiem for a dream

Requiem for a dream(Bir Rüya İçin Ağıt), 2000 ABD yapımı bağımsız bir film. Filmin temelini Hubert Selby’nin bir romanı oluşturuyor, sinemaya uyarlanması ise Darren Aronofsky tarafından gerçekleştirilmiş.

Sara Goldfarb
Sara Goldfarb

Filmin çok temiz bir hikayesi vardır, bağımlılıkların insan üzerindeki etkilerinden bahseder. Mesajının bu kadar açık ve net olması ve bunu insanın gözüne gözüne sokması bir çok defa eleştiriye maruz olsa da özellikle uyuşturucu bağımlılığı üzerine çekilmiş en iyi filmlerden biridir. Bağımlılık konusu iki kanaldan incelenir: Sara Goldfarb karakteri, yaşlılığının ve yalnızlığının sonucu olarak televizyona ve televizyon yayınlarına bağlanmıştır. Bağımlılık televizyonda yayımlanan bir yarışmaya katılma amacına dönüşür ve karakter bunu bir saplantı haline getirir. Bunun içinse çok beğendiği bir elbisesini giyemeli ve yarışmaya girmelidir. Bu yüzden çeşitli çareler arar ve çözümü ilaçlarda bulur. Bu zihninde bir takım kaymalara sebep olur ve kendisini televizyonun içerisinde görmeye başlar.

Marion ve Harry
Marion ve Harry

Diğer bir hikaye de Sara’nın oğlu Harry(Jared Leto) ve onun kız arkadaşı Marion (Jennifer Connelly) çevresinde geçer. İki genç de uyuşturucu bağımlısıdır ve sokakta uyuşturucu satışının yavaşlaması ile sıkıntıya düşerler. Harry bir arkadaşını yanına alarak uyuşturucu aramak için başka bir şehre gider, Marion ise uyuşturucu alabilmek için cinsel ilişki karşılığı uyuşturucu veren bir adamı ziyarete karar verir. Bu süreç yaşanırken filmde bu iki gencin hayatlarının dibinde oldukları sahneleri görürüz. Filmin can alıcı sahneleri başlamıştır.

Film üç parçadır, herşeyin biraz daha düzgün olduğu “Yaz – Summer”, düşüşün başladığı “Fall – Sonbahar” ve “Kış – Winter”. Kış bölümünde Marion, kendisini bir partiye davet eden uyuşturucu dağıtıcısının teklifine kendini kaptırır, Harry bir sağlık kuruluşundadır ve annesi de hastaneye kaldırılmaktadır. Requiem for a Dream’i hayatınız boyunca unutulmayacak bir film yapan ise bu son sahnelerdir.