bildirgec.org

ilk defa hakkında tüm yazılar

HİÇ

astral | 16 December 2009 10:59

Tanrı seni çoktan terk etti bu diyarda. Temelli, belki baştan. Daha hiçken, daha yeniyken, daha bilincin oluşmamışken; daha akmamışken, daha görmemişken, daha onu görmemişken…

Hep hiç’tir. Hiç her’dir. Ben hep hiç kalmak istedim. Bilirim ki, ancak o zaman her olabilirim.
Azalmak kutsallık. Arınmak ve karışmamak.

Az kalmak çok olmaya çaba sarf etmeden içteki hiç’i bırakmak, açığa çıkarmak.

Ben çocuk masalları yazarım

dedi adam giderken, birden bire. Gülümseyerek. Gözlerinde ilk defa onun da büyümemiş bir tarafı olduğunu fark ettim, ilk defa…

isviçreli, Leonardo da vinci paraşütüyle atladı

neoturk | 29 April 2008 17:56

da vinci paraşütü
da vinci paraşütü

rönesans döneminin dahi bilim adamı ve öncüsü Leonardo da vinci bulunduğu çağın ötesindeki icatlarıyla hep ilgi odağı olmuştu. Da vinci nin ilginç icatlarından biri ise paraşütü insanların çeşitli şekilde uçma hayalleri kurdukları bir dönemde da vinci belkide ilk olarak havadan dikey inişin nasıl olabileceğine dair fikirlerini eskizlerine döktü. Da vinci‘nin bu icadını gerçekleştirdiğine dair bir bilgi elde yok ancak ulaşan çizimler çalışan bir modelin yapılabileceğini gösteriyordu. İlk olarak 2000 yılında ingiliz andrian Nicholas bu paraşütle atlamayı denedi ancak güvenlik için taşıdığı modern paraşütle inişini tamamladı. 36 yaşındaki isviçreli amatör paraşütçü Vietti-Teppa ilk defa bütün atlayışı da vinci paraşütüyle tamamlayabilen insan oldu.

orjinal da vinci modeli paraşüt
orjinal da vinci modeli paraşüt

Da vinci paraşütü mantığıyla yapılan paraşüt şekil ve tasarım olarak benzese de kullanılan malzeme günümüz paraşütlerinde kullanılan malzemelerdi.Kumaş yerine paraşüt kumaşı ayrıca da vinci modelindeki tahta çerçeveden de vazgeçilmişti. böylece bu tasarıma sahip bir paraşütünde güvenli bir şekilde iniş sağlayacağı kanıtlanmış oldu. Da vinci paraşütü 4 adet kenarları 7 metre olan eşit üçgenden oluşmakta ve havayı tutan bir piramide benzemekte.

ilk deneyimim

bildigimiz son sey | 16 August 2006 16:06

bugün değişik bir şey yaptım ve kan verdim.

ne enteresan bir duyguymuş bu kan vermek… hep tembellik, hep duyarsızlık, hep sorundan uzak olmak… şimdiye kadar beni neyin engellediğini anlamıştım…

evet tembelim… oturduğum yerden -afedersiniz- kıçımı kaldıramıyorum ki, gidip birisi için kanımı bağışlamak üzere rahatımı bozayım… çok zor çoook… hem öyle basit bir mevzu da değil hani… gideceksin, hastaneyi bulacaksın kan grubuna inanmayacaklar ve önce bir küçük test ardından kanın temiz mi diye tam kan tahlili falan… sürüneceksin biraz.. belki bunlar hep olmuyordur, benim ilk deneyimim olduğu için ve on sene öncesinden bir sarılık geçirdiğim için yaşamışımdır, emin değilim… neyse işte, bu tembellik varken nasıl kalkıp gidecektim? ve gittim…