bildirgec.org

hulk hakkında tüm yazılar

Thor geliyor

mit1980 | 15 July 2009 11:07

Thor
Thor

Marvel Comics ardı ardına sıraladığı süper kahraman filmlerine bir yenisini daha eklemeye hazırlanıyor. Şimşekler Tanrısı Thor, kadim çekici Mijolnir ile beyazperdeleri sarsmaya geliyor.

Çizgi-roman severlerin yakından tanıdığı Thor, Viking tanrılarını konu alan bir çizgi-roman serisinin başkahramanıdır. Çok güçlü ama bir o kadar da kibirli olan Thor, kızdığında çekicini fırlatmakta hiç çekinmez. Bu kibiri ve düşüncesizliği yüzünden uzun zaman önce sona ermiş olan kadim bir savaşın yeniden alevlenmesine neden olur ve bu hareketinin sonucu olarak aynı zamanda babası olan Tanrı Odin tarafından dünyada yaşamaya mahkum edilir. Erkek kardeşi, kötülük ve dalavere tanrısı Loki dünyayı ele geçirmek için harekete geçtiğinde ise sorumluluk almanın ve gerçek bir kahraman olmanın neye benzediğini öğrenmek zorunda kalacaktır.

Jennifer Connelly

queennothing | 21 June 2009 11:55

12 Aralık 1970, New York doğumlu Jennifer Lynn Connelly, Katolik bir babanın (Gerard Connelly( ve Yahudi bir annenin (Eileen Connelly) kızı. Brooklyn’de ve St. Ann School‘da çocukluğunu geçiren Jennifer, henüz 10 yaşındayken fotomodellik yapmaya başladı. Dergileri süsleyen fotoğrafları ve rol aldığı reklam filmlerinden sonra, 12 yaşına gelince, 9 sezonu tamamlayan “Tales of the Unexpected“in 5. sezon, 5. bölümünde rol alarak, ilk TV deneyimi yaşadı. Kameralara ısınan Jennifer, 1984 yılında, Robert De Niro, Elizabeth McGovern, James Woods gibi ismlerin rol aldığı “Once Upon a Time in America“da rol aldı. “Il buono, il brutto, il cattivo.” (The Good, the Bad and the Ugly)’nun İtalyan yönetmeni Sergio Leone‘nin yönettiği film, Harry Grey’in “The Hoods” romanı romanından uyarlanmıştı ve Jennifer, filmde ‘Deborah‘ karakterinin gençliğini canlandırıyordu. Bu film sayesinde adını duyurmayı başaran Jennifer’in başarılı performansı, ünlü yönetmenlerin de ilgisini çekmişti ve taze kan arayışları, Dario Argento için sonuçlanmıştı. Argento’nun 1985 yapımı korku filmi “Phenomena“da başrol oynayan Jennifer, Daria Nicolodi, Patrick Bauchau ve Dalila Di Lazzaro gibi isimlerle rol aldı. Aynı yıl, yapımcı / yönetmen Linda Feferman‘ın “Seven Minutes in Heaven” adlı komedi filminde, New Yorklu aktris Maddie Corman ve Mississippili aktör Byron Thames ile rol aldı.

hangi süper kahramansın?

cherry blossom girl | 09 January 2009 10:18

buradaki ankette sorulara verdiğiniz cevaplara göre hangi süper kahramana daha yakın olduğunuz hesaplanıyor. Spider-Man, Superman, Batman, Supergirl, Wonder Woman, Robin, Hulk, The Flash, Green Lantern, Catwoman ve Iron Man seçenekler arasında. Bana spider man çıktı, oysa Batman hayal ediyordum 🙂

Kişilik Bölünmesi ve Sinema

| 27 July 2008 10:17

Kişilik bölünmesi son yıllarda sinemanın da üzerinde çokça durduğu fenomenlerden bir tanesi. Şol yazıda, biz miskinin aklına gelmiş, izleğini bu minvalde kuran kimi filmler mevzu bahis edilecektir. Lakin baştan belirtmekte fayda var, bu yazı ciddi manada zikredilecek filmleri seyretmeyenlerin izleme keyfini zedeleyebilecek önemli bilgiler içermektedir. Kaldı ki, cümle film senaryosunun beslendiği kaynak, kişilik bölünmesi sorunsalının hikayelerin başlangıçında belirtilmemesi sonucu akışta oluşturduğu devasa gerilim potansiyelidir.

Secret Window
Secret Window

İlk filmimiz Secret Window;
Bir Stephen King uyarlaması olan filmimizde Mort Rainey (Johny Depp),ıssız ikametgahına çekilmiş, ilham kabızlığı çekmekte olan bir yazarı canlandırmaktadır. Oluşturulan atmosferin olanca sessizliğinde Rainey’in eski eşi, birkaç polis, birkaç bölge yerlisinden başka kimseyi tanıtmaz yönetmen bizlere. Ve her ne oluyor ise, zaten bir elin parmaklarını geçmeyen bu insanlar birer birer öldürülmeye başlarlar Johny Depp’in her birini her seferinde kıl payı kaçırdığı dehşetli cinayet enstantaneleri eşliğinde. Neden sonra öğreniriz ki, işin aslı astarı öyle olmamakta, Rainey cümle cinayeti şeref locasından bizzat izlemektedir.
Keyifli bir seyirlik olan filmi naçizane salık veririz…

Haute Tension
Haute Tension

İkinci filmimiz Fransız yapımı bir korku filmi olan Haute Tension filmi;
Yönetmenin türlü şiddet sahnelerini gergef misali neredeyse her kareye saçtığı yapımda, izleyici, bir hayali kahraman olan katilin hikayenin kahramanlara ulaşamaması veya onlar tarafından beter bir şekilde can vermesi için ölür ölür dirilir. Türlü cinayetlerin işlenmesi sırasında, kahramanımızdan birisi olan kısa saçlı, sarışın afet Marie (Cécile De France) kaçacak delik aramaktadır. Lakin her ne hikmetse, yine filmin sonlarına doğru gerçek perdesi ayan beyan serilir izleyenin gözlerine ve aslında sarışın Marie ablamızın katilin bizzat kendisi olduğunu “Vay Anasını…” nidaları eşliğinde farkediveririz. Film Secret Window misali bu dönüm noktasında bitirilmez, bir posta daha şiddete bulaşmak adına, Marie’nin en yakın arkadaşı Alexia’yı (Maïwenn Le Besco) ziyadesi ile samimi bir sevgi göstergeci olan motörlü testere ile kovalamasını izleriz. Kan revan içerisinde sona akar film…

Fight Club
Fight Club