bildirgec.org

Websense güvenlik yetkilisi Dan Hubbard yeraltı ekonomisinin geliştiğini ifade etmiş. Firmalar tarafından toplanan istatistikler, son 12 ayda bilişim suçlarının ne kadar profosyonel kişiler tarafından yapıldığının bir göstergesiymiş. Sophos güvenlik firmasına göre hergün 20.000 yeni malicious(kötücül yazılım) türüyor. 2008 yılında ayrıca Symantec‘in anti-virüs programı 1 milyondan virüse karşı koruma sağlıyormuş. Bu kötücül yazılımların çoğu windows işletim sistemini kullanan bilgisayarları hedef alıyormuş. Virüsler bundan 20 yıl önce sahneye çıkmışlardı ve şu ana kadar ortaya çıkanların bir milyondan fazlası son iki yılda yaratılmış. Sophos’un bir başka çalışmasına göre ise: 2008 yılından önce e-maiilerde gönderilen eklentilerle kullanıcılar tuzağa düşürülmeye çalışılıyordu. Bu saldırıda ilginç ve porno içerikli başlıklar kullanılarak kullanıcının dikkati çekilmeye çalışılıyordu. 2008 yılında ise ana saldırı rotası değişmeye başladı. Saldırganlar malicious (kötücül) kodları websayflarına enjekte ederek amaçlarına ulaşmaya çalışıyorlar. Sophos her 4 saniyede bir kötücül yazılım enjekte edilmiş websayfasını keşfediyormuş. Saldırganlar 2008 yılında dikkatlerini geniş kitlelere hitap eden ve kod enjekteye zafiyeti olan sitelere yöneltmişler. F-secure yetkilsi Mikko Hypponen’a göre 2008 yılı bazı hi-tech suçlularının daha fazla geliştiği yılllardan birisi olmuş.Kaynak

80’lerin sonu 90’ların başında başında çocuk olan olanlar hemen hatırlayacaklardır. 90’lı yılların ortasında Steven Spielberg’in yönettiği “Jurassic Park” filminin etkisiyle de muazzam bir dinazor çılgınlığı yaşanmıştı. Tarih öncesi dev canlıların etinden sütünden yararlanılmış, dergileri, maketleri oyuncakları vs. bir sürü ürünleri yapılmıştı. WowWee‘in ürünü “Roboreptile” ise bu “dinazor zihniyetinin” hi-tech bir yorumu. Birçok oyuncak fuarından ödüllerle dönen Roboreptile, tam bir sürüngen gibi tasarlanmış. Eklemleri sayesinde yürüme, zıplama, hızlı koşma gibi atraksiyonların dışında, saldırı anında iki ayağının üzerine de kalkabiliyor ve kuyruğunu bir kırbaç gibi kullanabiliyor. Roboreptile yirmi adıma kadar programlanabiliyor. Kızılötesi donanımı ile görme dışında, seslere ve dokunmaya da duyarlı olan Roboreptile’ın ayrıca “Aç”, “Tok” ve “Uysal” üç modu bulunuyor.

DOKUNMANIZLA DİJİTAL SAATE DÖNÜŞÜR

İşte size bir teknolojik saat. Saatin özelliği üzerindeki küçük renkli noktaya dokunulduğunda dijital saate dönüşmesidir. Bu saat sade ve şık görünümüyle bayanların gözdesi olacağa benziyor. Bayanların aksesuar olarak da kullanabileceği bu bilezik şeklindeki saat her türlü kıyafetle uyum sağlayacaktır. Tabii erkekler de kullanabilir 🙂

Firstor Korea firması en yeni teknolojileri olan 1.8 inch 32/64 GB Sata SSD (Solid State Disk) Flash Diskini 2008 yılında Kore piyasasın sürmeyi planlıyor. SSD teknolojisi 100mb/s okuma ve 70mb/s yazma hızlarını vaadediyor. 128Gblık versiyonun da ileriki bir tarihte piyasaya sürüleceği PaxDisk sağlam aliminyum kasası ile Loptop ve Masaüstü kullanım için ideal kullanım imkanı sunuyor. Ayrıntılar için şuradan… ve buradan….

Her erkeğin rüyasıdır kendi evinde, kendi bilardo masasına sahip olmak… Fakat çeşitli nedenlerle (hanımlar) bi’türlü olmaz. 😀
Ama bu masa gerçekten bilardo masasını yeniden tanımlıyor. “Özelliği ne?” diye soracak olursanız, efendim şöyle başlayayım:

• LCD Tv Seti
• Flat Stereo Hoparlorler
• DVD Player, Playstation
• Kütüphane köşesi
• Mini Bar
• Top haznesi

Fakat fiyatı biraz dudak uçuklatacak cinsten… sadece 12000$’cık.

Teknoloji devi Samsung’dan, yine devrim niteliğinde bir ürün. MH80 FlashON Hybrid HardDisk, 256mblık flash tampon belleği ile bilgisayar açılış ve kapanış sürelerini yarı yarıya azaltıyor. Ayrıca uzunca bir süre kullanılmadığında, okuyucularını bekleme konumuna alıp, motorunu kapatarak, laptoplarda oluşabilcek olası veri kayıplarının önüne geçerek, enerji tüketimini önemli ölçüde azaltıyor. Laptop harddisklerinin, genelde 8mb tampon belleği olduğunu varsayarsak, 256Mblık bir flash tampon belleğin performansı, dudak uçuklatacak gibi gözüküyor…

Japon bilim adamları (evet yine japonlar) 36 farklı çeşit duyguyu yüzü ile ifade edebilen bir robot yüz geliştirdiler. Kansei adındaki robot veritabanındaki duyduğu 500.000 kelimeye mutluluktan kızgınlığa, üzgünlükten muzurluğa kadar çeşitli yüz ifadeleri ile karşılık veriyor.

Ayrıntılıar ve VIDEO için::::

Kullanılan Malzemeye Göre Teknoloji

Doğal (sulu) biyo teknoloji malzeme olarak yaşamı alır. Örneğin; bilgi işlem için Dna ve Rna kullanır, yapı malzemesi olarak kemik ahşap vb kullanılır, kıullanımı çok kolay ve kendi kendine iyileştirebilen ve bakım için sadece biraz şevkatin yeterli olduğu bi türdür, çok ucuzdur. Lakin çok etkisiz ve çalışması için özel sıcaklık ve koşullar ister. Dünyada yeni yeni gelişmektedir (100yıl) ve pek kullanılmamaktadır. İngilizcesi: wet tech

Drytech (suni teknoloji), diğerine zıt olarak malzeme olarak metaller, seramikler, plastikler ve cansız olan herşeyin kullanıldığı teknoloji türüdür. Dünya uygarlığı bunun üzerine kurulmuştur. Çoğu zaman kendi kendine bakım yapamaz ve kontrol gerektirir. Ama diğerine nazaran çok daha geniş bi koşul aralığında ve çok daha etkili olarak çalışır. Dünyadaki 400 yıl önce başlayan endüstriyel devrimi bu çeşit başlatmıştır. Bir uygarlığın uzaya çıkıp yayılmasını diğerlerine nazaran çok daha etkiliş olarak sağlar.

Dünyanın en iyi teknoloji üniversitesi sayılan MIT den bir profesörün yaptıklarını görünce neden dünyadaki ilk 500 üniversitede ülkemiz yok daha iyi anlayacaksınız diye düşünüyorum.Videoyu mutlaka sonuna kadar izleyin.Buradan