bildirgec.org

harem hakkında tüm yazılar

Sultan Süleyman ve Başkomser Behzat

semazem | 14 February 2011 18:04

Yerli kanalları takip etmiyorum. Ama internet yüzünden illa ki popüler dizilerden ve çevresinde gelişen olaylardan haberim oluyor. Zaten kimi gazeteler her bölümü manşetten haber yapıp da “gazetecilik yaptığını” sandıkları için ne olmuş ki bu kızcağıza diye habere tıkladığımızda Fatmagül’ün bir dizi olduğunu öğreniyoruz.

Osmanlıda ”Harem”

mehmetbastug94 | 24 April 2010 13:45

Osmanlıda Harem

Topkapı Sarayı Haritası
Topkapı Sarayı Haritası

Harem neresidir?

Harem Padişah ve ailesinin yaşadığı yerdir. Ayrıca devlet adamlarıyla evlendirilmek üzere bu bölümde güzel kızlar yetiştirilmektedir.

Haremi kimler korur?

Haremi hadım edilmiş kişiler korur. Hareme odun taşıyanların bile kafalarını oynatmalarına müsaade edilmemiştir. Kafa kalktığı anda öldürülürmüş hepsi.

Padişahın kaç tane eşi vardır?

Söylenenlerin tam tersi genellikle 1 eş alırlardı. Ama 9 taneye kadar da alabililer.

DON JUAN…

akoni | 26 November 2008 10:15

Don Juan
Don Juan

Yaşamda en büyük merakı cinsellik olan, küstah ama sevimli erkeklerdir kadın avcıları. Kadınlar, tehlikelere aldırmadan, uzun bir zincirin yalnızca bir halkası olduklarını bile bile onların peşine takılırlar. Bu “harika aşıklar” ve onlara kapılan kadınlar nasıl insanlardır acaba?

Kadın avcısı erkekleri, herkes genellikle bir bakışta ayırt edebilir. Yakışıklıdır, sevimlidir, dedikodulara göre aşırı cinsellik düşkünüdür. Hiçbir kadın dayanamaz onlara. O ise, hiçbirini önemsemez. Kadın avlama işine akıl almaz bir enerji ve zaman ayırır. Ancak hiçbir zaman köklü sürekli bir ilişkinin tadını öğrenemez.

HÜRREM SULTAN’IN SARAYA GİRİŞİ

wowo | 02 October 2008 11:32

1506-1558
1506-1558

aslen rus asıllı bir Polonyalı köy papazının kızıydı. Köyde geçirdiği sıradan günlerinden birinde Tataristilacılar köylerini bastılar ve güzelliğinin azizliğine uğrayıp daha 14yaşındayken 1520 yılında kaçırıldı. asıl adı Roxelanne’dı. Bir anda kendini hiç bilmediği bir dilin konuşulduğu topraklarda buldu. Osmanlı’nın Kırım Hanı ilan etmesiyle tahta geçen Giray tarafından Osmanlı’ya sunuldu.
Hareme alındığı andan itibaren hırçınlığıyla fazla dikkat çekmeye başlamıştı. Bulunduğu yerin hapishaneden tek farkının şatafatı olduğunu düşünüyordu. Yine haremi birbirine kattığı bir sırada, tahta henüz yeni oturmuş olan Sultan Süleyman ve annesi Hafsa Hatun içeriye girdi. Sultan Süleyman başına buyrukluğuyla kimsenin zaptedemediği bu genç kızı hayran hayran seyretti bir süre.
Öfke ve hırçınlığın kimseye bu kadar yakışamayacağını düşünmüştü. Masmavi gözlerine vuruldu. Ve bağırdı çevresindekilere; inciltmeyin! Hemen o akşam allayıp pullayıp Padişahın odasına götürdüler Roxelanne’yı. Kafasına koymuştu padişahı kendine aşık etmeyi.
O gece odadan sürekli kahkaha sesleri geliyordu. Sultan Süleyman bu neşeli kızın adını Hürrem koydu. Hürremin tek amacı bir bebek dünyaya getirip padişaha varis vermekti. Adetler gereği varis verince ya kölelikten kurtulup özgür olacaktı yada padişahın nikahlısı.
Sultan süleyman büyülenmiş gibiydi, sürekli Hürrem’le vakit geçiriyordu. Geceler ilerlerken Hürrem amacına ulaştı ve Sultan Süleyman’a bebek beklediğini müjdeledi.. Padişah çaresizdi çünkü hristiyan kullarla evlenmek mübah değildi. Sultan Süleyman’ın ilk oğlunun(Şehzade Mustafa)nın annesi Mihridevranolan biteni sessizce izliyordu. Bir gün dayanamadı ve atladı Hürremin üzerine. Hırpalamıştı Hürremi oldukça, kendisi nikahlanmak istiyordu Kanuni Sultan Süleymanla. Ama ters tepti bu yaptığı, Hürremin abartılı anlatışıyla kavgayı öğrenen Sultan Süleyman hiddetlendi ve hürremle nikah kıydı. Böylece Hürrem Sultan islam dininden gelmeyip padişahla evlenen ilk gayri müslim oldu.

Sanrı

proksima[pilli_silinen_hesap] | 01 December 2007 16:35

Günboyu binmeye tereddüt ettikten sonra buradaydı işte. Kursak derdi ağır basıp, içine işlemiş deniz korkusunu yenmiş, feribotun Harem’den kalkan son seferlerinden birisine binmeye cesaret etmişti.
Trenlerin tempolu süratine alışmış yorgun ayakları, daha attığı ilk adımda devasa ataletiyle bu yekun metal gövdeyi yadırgayıverdi. Soğuk rüzgar denizin yüzünü buruşturup, küpeşteden birkaç aracın olduğu geminin kıç tarafında doğru esti. Hissettiği ürpertiye aldırmadan, hızlı adımlarla feribotun sol kenarından ilerleyip, dar ve paslı merdivenleri takip ederek yukarıya çıktı ve yolcuların olduğu bölüme doğru yürüdü. İçeridekiler, sadece oradaki kalorifer petekleri çalıştığı için yolcu salonunun sağ tarafında toplanmışlardı. Göz göze gelmemek için farklı yönlere dönmüş çay içen iki kişi, ayakta dikilen bir delikanlı, bir anneyle çocuğu, koltuğa gömülmüş yorgun bir kadın, hepsi topu iki elin parmakları adedinceydi tüm yolcular. Çocuğunu uyutan anne, gözlerini karşı koltukta yatan oğlundan kaldırıp, ona elindeki iğne setlerinin fiyatını sordu. Bir diğeri bir örnek aldı. İnceleyip geri verdi .

Kumdan masallar sergisi

pre | 23 July 2007 21:55

Kumdan Masallar 2007
Kumdan Masallar 2007

Şimdilerde Carrefour İçerenköy alışveriş merkezine gidenler otoparkın hemen girişindeki platformu farketmiştir. Ancak farketmeyenler için bildiri görevini üstlenelim.

Bu sergi nedir diyecek olursanız Türkiye ile ilgili figürlerin, olayların kumlarla yeniden canlandırılması diyebiliriz. Padişahlardan tutun da İstanbul’un fethine kadar pek çok unsur kumlar üzerinde hayat bulmuş.

Sergi 30 Eylül 2007 tarihine kadar gezilebilir. Giriş ücreti yetişkinler için 5 ytl, 12 yaşından küçük çocuklar için ise 2.5 ytl olarak belirlenmiş.