bildirgec.org

gore hakkında tüm yazılar

facebook önemli yeni profil ayarı

ANDER | 18 February 2011 17:48

Facebook’un son günlerde yeni düzenlemelere gitmesi şüphesiz bazı problemleride beraberinde getirdi.
Bu problemlerden biri de profilinizde ki paylaşımlarınızın sadece belli bir arkadaşlarınız tarafından görüntülenmesi ve aynı şekilde sizde belli arkadaşlarınızın paylaşımlarını görmeniz.

Norveç’ten gelen korku parodisi: ”Død snø”

gorcun | 05 August 2009 09:20

Dead Snow
Dead Snow

2009 tarihli Norveç yapımı ”Død snø” (Ölü Kar) korku-komedi, türünün en son örneklerinden biri olarak göze çarpıyor. Yönetmen Tommy Wirkola dahil tamamı Norveçli genç oyunculardan oluşan kadrosuyla çekilen film ilginç hikayesiyle de dikkat çekiyor. Tıp öğrencisi olan 3 kız, 4 erkek kayak yapmak ve eğlenmek için orada buluşacakları arkadaşlarının dağ evine giderler. Alkol ve muhabbetle geçirdikleri eğlenceli zaman kısa bir süre sonra bölgede bulunan yaşlı bir adamın gelmesiyle farklı bir havaya bürünecektir. Adam, gençlere bölgenin kanlı bir geçmişi olduğunu ve Nazi askerlerinin bölgeye büyük bir dehşet saçtığını anlatır. Bu hikayeden sonra gerilen ortam adamın gitmesiyle yeniden eski haline döner ve eğlenceye devam edilir. Ancak bir süre sonra gençlerin yavaş yavaş kaybolmaya başlamasıyla geçmişte yaşanan Nazi dehşetinin bölgede hala hüküm sürdüğü ortaya çıkacaktır.

Dead Snow
Dead Snow

Kadroda Charlotte Frogner, Stig Frode Henriksen, Bjørn Sundquist, Ane Dahl Tor ve Jenny Skavlan gibi tanınmamış Norveçli oyuncular bulunuyor.

Mordum

emrextreme | 28 July 2009 10:02

Mordum
Yönetmen: Jerami Cruise, Killjoy
Oyuncular: Cristie Whiles, Fred Vogel, Michael T. Schneider, Jerami Cruise, Killjoy

Özet :

Tam olarak belirli bir senaryosu olmasa da üç gencin bir el kamerası kullanarak işledikleri cinayetleri ve işkenceleri kaydetmelerini izliyoruz. Bütün özet bu aslında.

Filmi farklı kılan ise konusu, senaryosu değil. Cinayetlerin işlenme yöntemi. Çekiçle adam kafası parçalama, ölüye tecavüz, bıçaklama, bıçak yarasına tecavüz, cinsel organ kesme, bu organ ile yapılan fanteziler, kusma, kusulanı yeme, gırtlak kesme gibi türlü hastalıklı gürüntüler var. Burada kullanılan çekim teknikleri gayet başarılı, gerçek mi yoksa efekt mi olduğu çoğu sahnede anlaşılmıyor.

Buraya film ile ilgili görsel öğe eklemek istemiyorum çünkü çoğu kişi için çok rahatsız edici olabilir. Merak edenler Google resimlerine buradan bakabilir.

Daha çok Jackass gibi kamera bir yerden öbür yere gidiyor. Dirty Sanchez için Jackass’in abartılı hali deniyordu fakat Mordum bütün sınırları, tabuları yıkıyor. İnsanlık namına hiçbir şey yok filmde. İnsanın sınır tanımaz tarafını görüyoruz. Bu film ve Sodom beni en rahatsız eden filmler oldu çünkü yapılanların bir nedeni yok, sadece zevk için işlenen suçlar. İnsanın bir hayvandan bile daha aşağı olabileceği gerçeği insanı korkutuyor.

Ichi The Killer

emrextreme | 12 July 2008 15:10

Koroshiya 1

Yönetmen: Takashi Miike
Oyuncular: Tadanobu Asano, Nao Omori, Shinya Tsukamoto, Paulyn Sun, Susumu Terajima

Özet:
Kakihara’nın patronu 300 milyon yenle ortadan kaybolunca Kakihara, patronunun öldürülüp soyulduğunu düşünürek Karen ile birlikte olayı araştırmaya başlar. Bu sırada Jijii adlı gizemli adam bunu yapanın rakip Yakuza’dan olan Suzuki olduğunu iddia eder. Kakihara adamı yakalar ve bilimum işkenceler silsilesi başlar. Çok geçmeden yanlış adamı yakaldığını anlar ve kefaret olarak dilinden parça kesip Suzuki’nin patronuna gönderir. Asıl suçlunun aslında Jinjii için çalışan diğer sapık karakterimiz Ichi olduğu anlaşılır. Olaylar gelişir.

Dario Argento ‘Dipsiz Kuyularda Beyhude Kaçışlar’

pillidarko | 22 April 2008 17:11

Dairo Argento 1940 yılında Roma’da doğmuş, bulunduğu ülke sınırlarını sinemasıyla aşmış, gorefilm hayranlarının usta kategorisinde değerlendirdikleri bir yönetmendir. Onun sineması korkuseverlerin tamamına hitab etmez. Bir kere Argento’nun derdi seyircinin katili merak etmesi, karakterlerle özdeşim kurup onlar için endişelenmesi değildir. Argento seyircilerine bol kanlı bir görsel şölen vaad eder. Ama aklınıza Hostel tarzı filmlerdeki stilize edilmiş işkence sahneleri gelmesin. Argento kanı sinemanın temel yapı taşları olan ışık, müzik, hatta kamera gibi kullanır. Kan ve kurbanların öldürülme şekilleri filmlerini yapıtaşıdır. Bu sahneler Hostel örneğinde olduğu gibi sadece seyircinin midesine ağrılar girsin diye değil, resmen farklı bir evrene girmesi için kullanılan gerçeküstü bir öğedir. Örneğin yönetmenin Suspiria adlı başyapıtında bir bale öğrencisinin yeni yazıldığı okulda başından geçen akıllara ziyan olaylar zinciri anlatılırken, okulun kırmızı ışıklarla aydınlatılan koridorları dahi izleyicide kan etkisi uyandırır. Böylece Argento bizleri işlerin çok farklı yürüdüğü kötülüğün her zaman siyah eldivenli bir el tarafından geldiği olabildiğince mantıkdışı bir dünyaya sürükler.