bildirgec.org

http://haberturk.com/haber.asp?id=102955&cat=110&dt=2008/10/16

Türkiyede medya gerçekten tam bir yalancılar kahvesi gibi. Ben çocukken okuduğum her yazıyı doğru,her ağlayanı mazlum,her kaş çatığı da kötü zannederdim. Aşağıya çıkardığım yalan haberler ne yazıkki türkiyede en çok satan malüm büyük (!) medya patronunun gazetelerinden derlediğim.

hürriyet gazetesinden

çocuklara verdiği bir oyunda bu hatayı yapan hürriyet 8 nisan 2008 de böyle bir haritayayınladı.
2-3 EKİM 2008 RADİKAL GAZETESİ

RADİKALİN YALANI

Bakanlık tarafından yalanlandı.
3-Yine RADİKAL gazetesinin bir yalan haberi Denizlideki bir okulda Din Kültürü öğretmeninin kitap dağıttığı haberiydi.

RADİKALİN YALANI

haber hem mahkemece hem de şahitlerce yalanladı. BENCE TÜRKİYE RADİKAL OLMASIN!
4-CUMHURİYET gazetesinin bir yalanı da Kadir İnanırın mit içinde cıa için çalışan biri olduğu haberiydi. Kadir abiyi hiç sevmem ama bu haber tüm organlarca yalanlandı.
5-Hürriyetin bu haberi de yalan çıktı.

Sony PRS-700

Son günlerde iyiden iyiye artan dokunmatik ekran çılgınlığı konuyla ilgili yeni haberleri karşımıza çıkarıyor. Sony e-kitap okuyucusuna da dokunmatik ekran özelliği getirip kullanıcılarının gerçek kitap okuyor hissini daha da arttırmayı planlamış. Gerektiğinde ekran klavyesi ile not da alınabilen PRS-700‘ün fiyatı 400 dolar ve ortalama 350 kitap kapasiteye sahip.

burada bildirgec yazarı arkdaşımın yazdığı ve şurda bildirgec yazarı olmayan başka bir blogcu arkdaşın yazdığı internet olmadan yapabilceğimiz 101 şey, %85 ini türkçe’ye çevirdim (ufak tefek yanlışlarım olmuştur mazur görün ) 🙂

işte liste

1. kart hilelerini(sihirbazlığını) öğren

Google ve beraber çalıştıkları bir kaç ortağı tarihe ışık tutuyor. Işık tutma deyimini özellikle kullandım, çünkü mecazi anlamının yanı sıra gerçekten de ışık tutuyorlar. Tarayıcılar (Scanner) vasıtası ile.

İki sene önce duyurulan bir blog yazısında Google, yazılı medyada yer alan haberleri, makaleleri vb bir çok bilgiyi dijital ortama geçirmek için bir çalışma başlattıklarından bahsetmişti. Bu çalışma ile ücretsiz içerik sunan bir çok içerik sağlağıyıcıların yanı sıra, abone olarak ya da ücret ödeyerek ulaşabileceğiniz makaleler ve yazılara da ulaşabileceğimizden bahsediliyordu. İki yıl içerisinde bir çok başka katılımcının katkılarıyla ve projenin genişlemesiyle proje oldukça büyümüş durumda.

http://www.cumhuriyet.com.tr/

http://www.potkal.com/yazi_icerik.asp?yID=1413

Plastic Logic firmasının henüz adını koymadığı ürün görücüye çıktı. E ink denen teknolojiye sahip ürün esnek plastikten yapılmış ve bu sayede oldukça hafif. Wireless özelliği olan araçla internetten içerik indirilip okunabiliyor. Söylemeden geçmeyelim, zamazingo siyah beyaz görüntü sağlıyor ve 2009 yılının ilk yarısında piyasaya sürülecek.

Gazetelerin kuponlarla kendilerini satmaya çalışmaları, televizyon kanallarının magazin bile denilemeyecek görüntülerle reyting toplama amacı, basın çalışanlarının birbirleri arasındaki sürtüşmeler, rüşvetler, haber alım-satımı… Liste uzayıp gidiyor. Peki, bu işin bir etiği varken, bu etiğe uyanlar nerede?

Aşağıda okuyacağınız maddeler hemen hemen tüm dünya tarafından kabul edilmiş olan, Türkiye’de de Basın Konseyi tarafından hazırlanan “Basın Meslek İlkeleri”nden birkaçı.

Düşünce, vicdan ve ifade özgürlüğünü sınırlayıcı; genel ahlak anlayışını, din duygularını, aile kurumunun temel dayanaklarını sarsıcı ya da incitici yayın yapılamaz: Özellikle televizyon kanallarının uyması gereken en can alıcı kurallardan biri. Acaba hangi kanal tam manasıyla bu kurala riayet edebiliyor? Çünkü televizyon kanalları reyting peşinde koşmak zorunda… Sebep? Para kazanmak. Bunun için yapılabilecek en iyi şeylerden biri de tabii ilgi uyandırabilecek, insanları yormadan kendini izlettirebilecek, düşünce kapılarını kapatan programlar yapmak. Bu programların her nasılsa ortak noktası da televole kültürünün uzantıları olmaları. Ülkemizde öyle bir televole furyası var ki, ötele ötele gitmiyor. Gitse bile başka bir formatta geri dönüyor. Ama aslında pek çok değerli insanın da söylediği gibi, bu programları ayakta tutan, programları yapan kimselerin inatçılığı değil, halkın yeterince bilinçlenmemesinden kaynaklanan seçimleri. Bu bahsettiğimiz programlar direkt olarak bu maddeye aykırı yayınlar yapıyorlar. Tabi bu noktada RTÜK’ün yetersizliğinin de olduğunu düşünüyorum.

Bahsettiğim bu magazinsel ve kendini seyirciye yormadan izlettirebilecek programlar genelde paparazzi çizgisinde ve ünlü insanların hayatlarını yansıtan haberler&programlar oluyor. Bu noktada şöyle bir ilkeden bahsedebiliriz; “Kişilerin özel yaşamı, kamu çıkarlarının gerektirdiği durumlar dışında, yayın konusu olamaz.” Bu kural, neredeyse tüm magazin programları ve gazetelerin paparazzi muhabirleri tarafından ihlal ediliyor.

bu yazıyı o günün gazetesinde okudum. gazete star gazetesi ve yazan kişi aziz üstel. yazının başlığını, buraya da yazmayı düşündüm bir an, ancak çekindim. insanın kanını donduruyor, kahrediyor. paylaşmalı mıyım bilmiyorum ancak şükretmek ve kıymet bilmek adına ya da bu durum her ne halta giriyorsa, bunun için haberin bağlantısını vermek istiyorum.
http://www.stargazete.com/gazete/yazar/canli-bomba-olmak-ister-misiniz-siraya-girin-123618.htm

…gibi, öyle kala kaldım. nasıl bir…