Sımsıkı sarsa bir şeyler beni… Bir sevgilinin kollarından söz etmiyorum ille de. O da seçeneklerden biri olabilir tabii. Ama tek seçeneğe indirgenemeyecek kadar derin bir şey benim bahsettiğim… Öyle bir kucaklayışın içinde bulayım ki kendimi, dünya kapkalın bir çizgiyle ikiye ayrılsın. O kucaktaki ben ve dünyanın diğer yanı diye…

Küçük bir kızken annemin kucağında hiç mi oturmadım? Sayamayacağım kadar çok kez hem de… Şefkatse şefkatin en büyüğüydü gözlerindeki. Beni tutuşu tüm kötülüklere karşı koca bir duvar, enseme kondurduğu öpücük sevildiğimi ispatlayan en inandırıcı dokunuş…