bildirgec.org

ekonomik kriz hakkında tüm yazılar

Türk Malı Türk’ün Malı!

Kamil Cengiz | 13 December 2010 16:17

1929 yılı hem Dünya hem de Türkiye için önemli bir yıldı. O yıl dünya çok önemli bir ekonomik kriz yaşamıştı. Türkiye içinse 1929 bir umut yılıydı. Çünkü Lozan’da kabul edilmiş olan bazı ekonomik sınırlandırmalar anlaşma gereği o yıl geçerliliğini yitiriyordu. Ekonomik karar alma yetkisi artık tamamen Türkiye’nin kendi eline geçiyordu. Gümrükle ilgili vergiler hazine için artık yüksek miktarda bir gelir kaynağı olmaya başlayacaktı. Kısacası umut dolu bir yıldı.

Bununla birlikte 1929 yılının son aylarına kadar dünya krizin eşiğinde olduğunu tam anlamıyla fark edememişti. O yıla kadar Türkiye çok basit ihtiyaçlarının bile çoğunu ithalatla sağlıyordu. Ancak umutlu Türkiye bir anda pahalılaşan ithalat fiyatlarıyla sarsıldı. Dalgalı döviz hareketleri ve içeride tüccarların stoklama girişimleri başlayınca Sterlin karşısında Türk parasının değeri süratle düşmeye başladı.

MAZLUM AYŞE İLE PİÇ ALİ

super hero | 22 November 2010 09:17

Belki bir tersanede ihmal dolu bir iş kazasına kurban gitmişti; belki, kendini bilmez bir şoför yüzünden saçma sapan bir trafik kazasında. Belki de hayırsızın tekiydi, Ayşe ve bebeğini kim bilir hangi aç gözün uğruna terk etmişti. Ayşe kimseye anlatmazdı; kimse de sormazdı zaten.

Bir konfeksiyon atölyesinde çalışıyordu Ayşe. Ortacıydı. Bazen son ütüye yardım ediyordu, bazen de paketlemeye. Yerleri süpürüyor, diğer çalışanlara su götürüyordu.

Belki güzeldi, belki değildi. Belki başı kapalıydı, belki saçlarını hep kendine yakışacak şekilde kestirip hava atmayı seviyordu. Belki hep başı önde, mazbut mazbut yürüyordu, belki de kalçalarını sallaya sallaya herkesi davet ediyordu. Ya da belki, herkes nasıl istiyorsa öyle anlıyordu.

BATI MEDENİYETİ ÖLÜRKEN

super hero | 18 November 2010 12:46

Bu yazı, http://www.globalresearch.ca sitesinde yer alan As Western Civilization Lies Dying adlı makalenin çevirisidir. Çeviri için site yönetiminden izin alınmıştır.

Makalenin yazarı John Kozy, toplumsal, siyasi ve iktisadi konularda yazan emekli bir felsefe ve mantık profesörüdür. Kore Savaşı sırasında Amerikan ordusunda görev aldıktan sonra 20 yıl üniversitede profesörlük, bir 20 yıl da yazarlık yapmıştır. Toplu yazılarına ve kendisine sitesinden ulaşılabilir.

BATI MEDENİYETİ ÖLÜRKEN

Batı ticari sistemi, tüketicilere verdiği ürün ve hizmetlerden daha fazlasını almak için vardır. Kâr amaçlıdır. Amacı insanların hayatını geliştirmek değil, sömürmektir. Devletler bu sistemi kurumsallaştırdığında uluslarını intihara sürüklemiş olmaktadırlar; çünkü Jefferson’ın da söylediği gibi “Tüccarların memleketi yoktur”. Batı dünyasının güvenliğini tehdit eden terörizm değil, batı dünyasının ticari sistemidir.

Göğüs ağrıları çeken bir adam bayılır. Eşi acil servisi arar. Bir ambülans gelir. Sağlık görevlileri ilk müdahaleyi yaptıktan sonra hastayı ambülansa yerleştirir ve hastaneye doğru yola çıkar. Yolda motor durur. Ambülanstaki görevliler motoru tekrar nasıl çalıştırabileceklerini tartışmaya başlar. Biri daha fazla benzin gerektiğini söyler, diğeri depoda su olduğunu, bir diğeri de benzin filtresinin tıkandığını. Onlar tartışırken hasta ölür.

Bu durum, şu anda Amerika’da ve Avrupa’nın çeşitli yerlerinde yaşananlara benzemektedir. İktisatçılar ve politikacılar tartışırken, ülkeleri ölüm sancıları çekmektedir. Bu insanlar şeytanı ayrıntılarda aramaktadır; ama kötü olan ayrıntılar değil sistemin ta kendisidir.

Batı ticari sistemi, tüketicilere verdiği ürün ve hizmetlerden daha fazlasını almak için vardır. Hedefi kâr etmektir. Kâr da, daha fazlasını elde etmek anlamına gelir. Amacı insan hayatını geliştirmek değil, sömürmektir. Şu şekilde işler:

İlk servis Paketi çıkana kadar XP’ye bağlı kalıp Windows 7’ye geçmemek için 10 neden

Esed | 27 October 2009 10:17

Microsoft yeni işletim sistemi Windows 7’yi tanıttı ve bu yeni işletim sistemini en iyi Windows olarak lanse etti. Ayrıca Vista’dan çok daha iyi bir ürün olduğuna da gerçekten inanıyorlar.

Vista’dan daha iyi olabilir ama XP’den de mi daha iyi?

Bu çok kolay cevaplanacak türden bir soru değil. Özellikle 3. Servis Paketinin yayınlanmasından sonra Windows XP, Microsoft’un ürettiği en güvenilir işletim sistemi olmayı başardı. Microsoft ilk servis paketini yayınlanıncaya kadar kararlı bir sistem üretememe konusunda mimli olduğundan, insanların özellikle de şirketlerin ilk servis paketine kadar beklemeleri hiçte gülünç olmaz.

Michael Moore’dan yeni bir aşk

nonige | 03 September 2009 09:49

Michael moore'un son belgeseli
Michael moore’un son belgeseli

2005 yılında time dergisinin en etkili 100 insan arasında yer verdiği, pek çok ödüle layık görülmüş amerikalı hiciv ustası Michael Moore ‘un son eseri:”Kapitalizm: Bir aşk hikayesi”. Usta belgesel yönetmeni bu kez kamerasını yaşanan küresel krize ve bu krizin sebeplerine çevirdi. Bowling for Columbine, Fahrenheit 9/11, Sicko, gibi uluslararası çapta başarı kazanmış belgesellerin yönetmeni muhalif tavrını hiç eksiltmeden bu kez cephesini amerikan ekonomik sisteminin, hükümetin ekonomiyle ilişkisinin ve kurtarma paketlerinin tam karşısına konumlandırıyor. Resmi websitesinde yayımladığı yazıya göre; Michael Moore son belgeselini şu şekilde nitelendiriyor: Bu bir suç hikayesidir! Ama aynı zamanda sınıf mücadelesini anlatan bir savaş hikayesidir. Bu bir vampir filmidir; dünyanın geri kalanının kanıyla beslenen %1’lik zümrenin baş rolü oynadığı. Michael Moore’un kariyerinin doruk noktası olması beklenen belgeselin daha evvelki işlerinden en büyük farkını kendisi şu şekilde açıklıyor:” Bu belgesel ne General Motors’un ceosu Roger Smith hakında olan gibi bireysel ya da sadece bir şirketi ele alan ve ya sağlık sistemi gibi yalnızca bir konuyu işleyen bir belgesel değil. Bütün hayatımızı etkileyen ekonomi üzerinedir. Ve yapılmasına müsade edilen son filmim olucaktır. Haa bu arada bu bir komedi filmidir!”
kaynak:michaelmoore.com/capitalism:a love story

Porno sektöründen inanılmaz rakamlar

lazaronnie | 18 July 2009 10:10

Yıllık cirolar baz alındığında dünya devi diye tabir edilen Microsoft + ve Intel‘in + dahi bilişim piyasalarına sundukları mal ve hizmet hasılatlarını geride bırakabilen tek sektör! Porno sektörü..
Araştırmayı yapan site ve diğer bütün detaylara şuradan bakabilirsiniz. Araştırmada türkiyenin de derece yapmış olmasına şaşırmadık. “sex” kelimesini en çok aratan 4. ülkeyiz. Aynı kulvarın birincisi ise pakistan. porn (porno) kelimesini arama motorlarında + + + + en çok aratan ülke ise güney afrika olmuş.

Çok ilginç ve geniş detayları olan araştırmanın göze çarpan diğer hususları şu şekilde sıralanıyor;

  • Sektör her saniye 3.075,64 dolar getiri sağlıyor
  • En çok porno web sayfa izlemesi yapılan ülke ABD
  • saniyede 28.258 kişi porno sitelerde dolaşıyor
  • internette pornografik içerik arayan kişi sayısı saniyede 372 kişi
  • her 39 dakikada bir amerikada yeni bir pornografik video + kaydı yapılıyor
  • pornografik içerik yayınlayan 4 milyon 200 bin web sitesi tespit edilmiş

Ekonomik Kriz Nicholas Cage’i de Teğet Geçti (!!!)

fuzuli87 | 10 April 2009 09:47

Nicolas Cage
Nicolas Cage

Ünlü aktör Nicholas Cage in de ekonomik kriz madurlarından biri olduğu anlaşıldı.

Ekonomik kriz nedeniyle zor günler geçiren Cage, sahip olduğu şatolardan birini satmak zorunda kaldığını açıkladı.

Satışa çıkarttığı şato, Bavyera, Almanya
Satışa çıkarttığı şato, Bavyera, Almanya

Almanya da yer alan sahip olduğu Bavyera Şato’sunu satışa çıkaran ünlü oyuncu,

dünyanın ilk trilyon dolarlık reklam kampanyası

xerre | 04 April 2009 14:48

evet yanlış duymadınız, bir reklam kampanyası ki trilyon dolar değerinde.

bu kadar büyük bütçeli reklam kampanyasını duyunca kampanya sahibinin, dünya devlerinden microsoft, sony ya da coca-cola vb. bir şirket olduğunu düşünebilirsiniz. fakat hayır. bu reklam kampanyası, Mugabe tarafından yönetilen zimbabve’de yayınlanan bir gazeteden başkasına ait değil.
Mugabe rejiminin ülkeyi mahvettiğine ve ülkedeki hiper enflasyona dikkat çekmeyi planlayan kampanya için 100 trilyon zimbabve doları harcanmış. aslında kullanılmış demek daha doğru olacak.

“thanks to mugabe this money is wallpaper” sloganını kullanan reklam, ne kadar değersiz bir paraya sahip olduklarının ve de mugame’nin ülkelerini nasıl bir duruma soktuğunun anlaşılmasını amaçlıyor.