bildirgec.org

ekonomi hakkında tüm yazılar

Küçük şeyler…

Beacool | 19 February 2010 09:41

Fazla uzatmadan konuya girmek istiyorum, zira anlatacak çok bir şeyi olmayan ama çok yararlı bir yenilikle karşılaştım. Conor Klein adlı şahsın tasarladığı bu zamazingo elektrikte kalan ve bu yüzden küresel ısınmaya ciddi katkıları olan cep telefonlarının etkilerini yok etmek için tasarlanmış. Cihaz şarja koyduğunuz aletin şarjı dolduğunda kendi kendine kablosunu sökerek tasarruf sağlıyor. Siz çevreci takımından değilsenizse bile telefonunuzun pilini korumak ve fazladan elektrik ödenmesini engellemek için bu zamazingoyu alabilirsiniz.

tüketim nedir?

reddear | 17 February 2010 12:39

Tüketim: 1-Beşeriyetin kendine ait olan ihtiyaçlarını gidermesi amacıyla, ekonomik hayatta üretilen ürünlerin yararından faydalanmasıdır. Buna göre, insanın giyme ihtiyacını karşılamak için giysiden faydalanması bir tüketimdir. Bu duruma göre, insanların yeme ihtiyacını karşılayan yiyeceklerden yararlanması da tüketimdir. Tanıma göre, insanların barınma, ısınma gibi gereksemelerini doyurmak için konutlardan ve yakacaklardan faydalanması da tüketimdir. Bu tanım, kısaca, ferdi ihtiyaçların doyurulması anlamındadır. 2- İnsanlığın ferdi gereksemelerini ve toplumsal gereksemelerini tatmin için ekonomide üretilen mal ve hizmetlerden faydalanmasıdır. Bu tanımda ferdi gereksinimleri gideren malların ve hizmetlerin, toplumsal istekleri gideren kolektif hizmetlerin faydasından yararlanmak anlamındadır. 3-Toplumdaki insanların ihtiyaçlarını gidermek amacıyla, ekonomideki mal ve hizmetlerden istifade etmesidir. 4-Ekonomik eylemlerin nihaî aşamasıdır. Başka bir ifadeyle, ekonomik etkinliklerle üretilen ve ortaya konulan ürünlerin satın alınarak nihaî olarak yavaşça veya belli bir zaman içinde faydasından yararlanarak yararını yok etmektir. 5- Tüketim sözü, tüket-(tüketmek) eyleminden türemiş bir sözdür. Neyi tüketiyoruz? Ekonomik yaşamdaki mal ve hizmetleri tüketiyoruz. Bir malı kullanmak da tüketmektir, yemek de tüketmektir, içmek de tüketmektir, bir maldan ısınmak da tüketmektir, bir malla barınmak da tüketmektir. Yiyecekleri yemek tüketimdir, içecekleri içmek tüketimdir, odun ile ısınmak tüketimdir. Evde barınmak da tüketimdir.

ÖZGÜRLÜK

mavilikler | 15 January 2010 11:16

Farkında mısınız? Yanlış giden birşeyler var sanki. Çok büyük bir ihtimalle farkında değilsiniz. Çünkü farkında olsanız, zaten sürdüremezsiniz daha fazla, bu yanlış gidişi. Durursunuz benim gibi… Böylelikle devam edip etmemek için vereceğiniz karara, yeterli olacak zamanı verirsiniz kendinize… Ve benim gibi görürseniz herşeyi; içerisinden çıkıp gidişin, ona dıştan bakabilirseniz, siz de yürümeye devam etmekte zorlanırsınız benim gibi.

Çünkü dışarıdan bakınca görmemek için, görme işlevine sahip olmaması gerekir gözlerinizin. Çünkü o kadar belirgindir ki herşey! Bir dolu çelişki vardır öncelikle. Haksızlık, insan doğasına aykırılık, insafsızlık vardır.

DOGRU YATIRIM KAZANDIRIR

nehiradminmurat | 12 January 2010 23:04

Altındaki bu ani yükseliş herkesi korkutuyor.Ancak panik yapacak bir durum yok diye düşünüyorum.Bu yukseliş Yabancı ülkelerdeki kriz ortamının piyasalara yansımasından kaynaklanmakta olduğunu düşünüyorum.Peki ne kadar sürer? Ne zamana kadar devam eder bu yukseliş?Doların seyrı ne olur ? Dogru yatırım aracı nedir?Borsa ne yönde seyreder ?Bu konular herkesin merak ettiği konular olup, yatırımcıda kararsızlık oluşuş durumda.Altındaki bu yükseliş piyasaya yansıyan güvensızlık ortamı ve uzak doğu ülkelerinin altın rezervini arttırmaya yönelik girişimleri ve yatırımcının en sağlam yatırım aracı olarak görmesinden dolayı altını yastık altında tutmasından kaynaklanmaktadır.Dünya ekonomisinin düzelme yönünde sinyaller vermesi, yatırımcının tepe değer yaptığını düşündüğü altınlarını yastık altından çıkarması altının bu yukselişinin fazla sürmeyeceğini göstermekte olup, doların sert düşüşünün sona ereceği ve mayıs ayı sonlarına doğru dolarda yükselme gercekleşeceğini düşünüyorum.Borsa cephesinde ise sağlam şirketlerden dip değere yakın hisselerin alınabileceği uzun vadede kazanç sağlayacağını söyleyebiliriz.Burada önemli olan hisse senetlerine bağlanan nakitin belirli bir vade altında yatırılmış olmamalıdır.Aksi takdırde belirli bir döneme şartlandırılmış nakidin belirtilen zamanda nakde dönüştürüleceği düşünülürse bu yatırımların borsada değerlendirilmesi önerilmez.Yatırımcıların bu konuda dıkkat etmesi gerekmektedir.Yapacğımız yatırımlarda risk faktörünü iyi değerlendirmek lazımdır.Aksi takdırde yatırımcı cıddı zarara ugrayabilir.Ben küçük yatırımcının dolara yatırım yapmasının uygun olacağını düşünüyorum. nehiradminmurat

PARANIN KIYMETİ

super hero | 11 January 2010 16:52

Hepimiz, yaşadığımız evreni kapsayan, bir kısmını çözdüğümüz ama büyük bir kısmından henüz haberdar bile olmadığımız fizik kanunlarına bağlı olarak yaşamak zorundayız.

Bir nesneyi havada serbest bırakırsanız düşer. Yerçekimi vardır. Bundan kaçamazsınız. Bir uçağı havalandırdıktan sonra “Ben artık yerçekimini yendim.” diyerek motorları kapatamazsınız. Uçak yine düşer. Veya yokuş aşağı giden ağır bir vasıtanın motorunu yakıttan tasarruf etmek için boşa alamazsınız. Çünkü belirli bir hıza ulaştıktan sonra o ağır vasıtayı durduramazsınız. Sonuçları çok ağır olur.

Tasarruflar Konusunda Bir Kac Tavsiye

Ekonomix | 01 January 2010 11:02

2010 yilinin gelmesiyle ekonomistler de tahminlerini yapmaya basladilar. Turk ekonomisinin en onemli ozelliklerinden bir tanesi de cok genc bir nufusa sahip olmasidir. Bu tek basina bir avantaj degildir, eger ekonomi yeterince is yaratabiliyorsa ve yuksek hizlarla buyuyorsa avantajdir. Oysa Turk ekonomisi son uc yilda net olarak kuculdu, bunda tabii ki 2009 yilindaki derin daralmanin payi buyuk. Ancak bu uc yillik kuculmenin cok onemli bir sonucu da is arayan genclerin 3 yildir yigilmasi ve issizlik oraninin %16’lara kadar cikmis olmasi.

Ekonomistlerin 2010 yili tahminleri isgucu piyasasinin duzelmeyecegini gosteriyor, en iyimser ekonomistler bu sekilde dusunuyor. Bu isi olmayanlar icin is bulmakta zorlanacaklari, isi olanlar icin ise zam alamamalari veya islerini kaybetmeleri anlamina geliyor. Ozellikle bu tur zamanlarda yapilabilecek en isabetli adim harcamalara ceki duzen verilmesi ve gereksiz harcamalarin belirlenerek radikal kisintilara gidilmesidir. Neler yapilabilir?

onyılın unutulmayan anları

darkhorn | 31 December 2009 13:57

Son onyılda neler oldu, geride neler bıraktık, tarih nasıl yazıldı?
21. yy’ın ilk 10 yılı internet alanında çok büyük gelişmelerin olduğu siyaset alanında ise hatırlanmak istenmeyen olayların meydana geldiği bir onyıl olarak tarihe geçti.
işte onyılın unutulmayan olayları:
Savaşlar

  • 11 Eylül saldırıları ve ardından gelen Afganistan ve ırak savaşı, tahmini kayıp 1 milyonun üzerinde. Londra, Madrid ve İstanbul patlamalarını da aynı yere koymak lazım
  • Rusya – Gürcistan çatışması
  • Somali savaşı birçok korsanın türemesine yol açtı
  • iran’da ayaklanma
    11 Eylül
    11 Eylül

felaketler

İşsizlik, Girişimcilik ve Çözüm Arayışları

arago | 21 December 2009 13:31

Türkiyemizin 1980’li yıllardan sonraki dönemini siyasi ve iktisadi hayatımızın önemli bir dönemi olarak görmek gerekmektedir.

70-80 milyar dolar olan milli gelirimizin bugün itibariyle 750 milyar dolara ulaştığını, ticari ve sınai şirket sayısının 640 bine ihracatımızın 130 milyar dolara ulaştığını ve Türkiye ekonomisinin dünyanın 17. büyük ekonomisi olduğunu görmekteyiz. Yukaridaki rakamlarla ifade edilen gelişmelere rağmen çocukluğumdan beri “ekmek aslanın ağzında” lafını duymaktayım. Ülkemizin en önemli sorunu nedir? diye sorulsa işsizliğin ön sıralarda yer aldığını hepimiz biliyoruz. Başlığı atarken işsizlikle beraber girişimcilikten de bahsedeceğimi anlamışsınızdır. İşsizlik ve teknolojiyi de birlikte ele alacağımızı ilerideki satırlarımda göreceksiniz.

ekonomi ve tüsiad

hag | 11 December 2009 14:28

Tüsiad’ın bugünkü toplatısında konuşan Arzuhan Doğan Yalçındağ ve Mustafa Koç ağız birliği etmiş gibi ortamı germeye çalıştılar.İş çevresi gelen hiçbir hükümeti beğenmiyorsa ,bir zahmet siyasete girsinler.Toplantılarda ahkam kesmekle olmuyor.Birazda onların icraatlerını görelim.Borsalardaki yukarı yönlü hareket devam ediyor.AKP ve DTP kapatılma söylentileri nekadar piyasaları çalkalasada,İMF beklentisinin kaybolmaması ve çeşitli yurt dışı finans kurumlarının Türkiyenin kredi notunu yükseltmesi İMKB ayakta tutuyor.
Endekslere odaklı bankacılık sektörüne bağlı hisselerde son günlerde yabancı ortaklıkları bulunan Türkiye Ekonomi Bankası (TEBNK) ve Fortis Bank (FORTS) en çok kazandıranlar arasında.
Yıl sonuna yaklaşırken 4. çeyrek büyüme rakkamları, 3. çeyrekte son negatif büyüme rakkamını gördüğümüz beklentileriyle borsalarda fiyatlanmakta.İstatistiklerde İMKB’nın Aralık ayında sadece 7 kez düşüş yaşandığını gösteriyor.İMKB’nın Aralık ayında ortalama % 15’lik bir kar sağlamakta.
Piyasalar şimdiden 2010 yılını fiyatlama telaşına girdiler.Gelebilecek büyüme rakkamlarından sonra Merkez Bankalarının eken faiz arttırımları spekülasyonları ile gelecek yıl borsalarda sert hareketleri tetikleyebilir.Artış beklentisi olan sektörler İnşaat ve Teknoloji hisseleri.Yorumcular bu kağıtlardan çok umutlu gözüküyorlar.Ama yorumcular birşeyin üzerinde çok duruyorsa genelde tam tersi oluyor bu unutulmamalı.
Son olarak Tüsiad Üyeleri boş konuşup gerginlik yaratmaktansa bir zahmet ülkeyi yönetmek için siyasete girsinler.