bildirgec.org

duymak hakkında tüm yazılar

Masaj ve Görme Engeli

wowo | 21 April 2010 15:16

Eski yazılarımdan “engelsiz dershane“de Tr’de görme engelliler için yapılan uygulamalardan birinden bahsetmiştim. Şimdi ki yazımda ise; Çin’de yaygın olan bir konudan bahsetmek istiyorum..

Çin’de yaşayan her engelli birey gibi görme engellilerinde ücretsiz olarak yararlanabildiği kurslar var. İsteyen her görme engelli verilen eğitimlere katıldığında, dokunma duyularının gelişmişliğinden yararlanılarak masör veya masöz oluyor ve çalışmaya başlıyor. yaptıkları işte en iyi olduklarını bilmek onları çok onore ediyor ve özgüvenliler.
bazı hastalıkları masajla tedavi bile ediyorlar !

Boş kağıt

dizmen | 22 February 2010 17:36

Bazen boş bir kağıda neler düşündüğümü neler hissettiğimi yazmayı planlarken buluyorum kendimi. Diyorum ki hemen bir kalem bulayım ve aklıma ne gelirse yazayım, yazayım satırlar, sayfalar dolusu. Sonra farkediyorum ki aslında benim düşündüklerim ne kağıtlara ne defterlere ne de…. sığar. Kağıt kadar boş ve deniz gibi masmavi olan uçsuz bucaksız gökyüzüne kaldırıyorum kafamı, orda dünyanın büyüklüğünü, evrenin sonsuzluğunu buluyorum. Bu sonsuzluğun içinde anlatmak ve yazmak istediklerimi düşününce, anlıyorum ki ne kadar ufak ve küçüklermiş. Ve birden çocukluğumda, kendimi bisikletin üzerinde buluyorum. Yine sürmeye çalışıyorum, tabi ki pedallara bakmaktan önüme bakmıyorum ve duvarlarla birden arkadaş oluyorum. Sonra nasıl akşama kadar top peşinde koştuğum geliyor aklıma. Tekrar gökyüzüne bakıyorum ve bu sefer yorgunluktan bayılmışım artık, çimlerin üzerinde yatıyorum. Çok mutlu olduğumu hissediyorum, çünkü aşıktım. İlk bakışlar, ilk heyecan ve ilk AŞK. Kendimi öyle mutlu ve güçlü hissediyordum ki, yıldızları saçına taç yapabilirdim sanıyordum.

duyu

astral | 18 January 2010 11:11

Mırmırım senin beni sevdiğini nereden biliyorum, biliyor musun? Seninle tartıştık diyelim, hoşnut olmadığımız bir şey var: İçime oturuyor hiçbir şey yapamıyorum, bağlanıyorum. Keyifsizlik ki, nasıl! (Çifte anlamlı: Hem sensizlik, hem keyif alamamak ve sensiz olduğum için keyifsizlik; hoş bu, üçte anlam oldu ama olsun.) Sonra düzeliyor kış, sonrası ilk baharın ilk yaprakları gibi yemyeşil ve huzur doluyor içim. Sırf dünyamda, sen huzurlu olduğunu biliyorum diye.

İnandıklarımın altına imzamı atacağım bir şey var ki, deli çok deli bir telepati var aramızda. (Deli çok deli olan başka şeylerde var aramızda elbet ama konu dağılır.) Ben senin huzurunu da, huzursuzluğunu da hissediyorum, cayır cayır hissediyorum hem de. Altı yüz kilometre ötedeymişsin, hah; gülerim. Rodrigo’nun gitar konçertosundan daha etkili olan bir şey varsa bu evrende varlığım, o da; senin varlığın. Ben onu hissediyorum. Diyelim biz az biraz bozuktuk, düzelttik; sen ‘bana çaktırmıyorsun halini ve bozukmuşuz gibi davranıyorsun hala.’ İstediğin kadar böyle davran diyelim, işlemez. Ruhum senin nasıl olduğunu biliyor, sanırım sıkıntım da sevincim de bundan.

içimdeki üçkagıtçı

taha3045 | 09 April 2009 15:41

Erkeklerin içinde şu yatar bu yatar denilmekte, oysaki ben sadece erkeklerin değil tüm insanların içinde bir üçkağıtçı yattıgını iddia ediyorum, her boku yemeye çalışırız ama o boku yiyor gibi davramadıgımız yetmez gibi birde yiyeni kınarız, kızarız.

Sevdigimize çiçek alırken nedense çiçekçiye bunu belirtmek istemeyiz sebep ne?Bilse ne olur sevgilimiz için ”aman ne şanslı gacı, yavuklusu ona çiçek alır, azıcık gönlüne göre konuşayım, vereyim gazı belki daha çok alır pezevenk” diye düşünüp bize fazladan çiçek satmaya yeltenecegi için mi? Hayır bu bir ego savaşı bence, bir daha nerede göreceksin o çiçekçiyi, niye hastama alıyorum diyorsun..

C++ ile Sivrisinek Kovucu Program Mantığı

lazaronnie | 28 March 2009 12:23

Bilim adamları sivrisineklerin ses sinyallerine oldukça duyarlı olduğunu belirlemişler. Hatta öyle ki, sivrisineklerin dişisi ile erkeğinin vızıltısı bile aynı tonda olmamalarına rağmen erkek sivrisinekler dişisini, yaydığı titreşim tonunu algılayarak fark edebiliyormuş. Bu kadarlık bir biyoloji bilgisinden sonra şimdi de işin teknik kısmına dönelim.

Madem ki bu hayvanlar seslere oldukça duyarlılar, demek ki onları anladıkları seslerle rahatsız etmemiz mümkün.

Bildiğiniz gibi masaüstü bilgisayarlarda tweeter ismi verilen ve genellikle tiz sesleri ön plana çıkarması için kullanılan minik hoparlörler bulunmaktadır. PC kasalarında bulunma sebebi ise, programların veya işletim sistemlerimizin görsel uyarılar yanında işitsel uyarı ve mesajlar üretebilmesini sağlamaktır. Hoparlör Bios tarafından beslenir ve kontrol edilir. Hal böyle olunca programlar yazmak sureti ile bu hoparlöre bizde dilediğimiz elektriksel sinyali göndererek rahatça kullanabiliyoruz. İşte c++ için bir örnek kod;

Mucize Tasarımla, Sağırlar da Duyabilecek

tuncelik81 | 29 October 2008 19:52

Vibering
Vibering

Dünyayı daha iyiye götürebilecek bu mükemmel tasarım ile artık sağır insanlar müziksiz kalmayacaklar, tatlı bir fısıltıyı duyabilecekler ve telefonla konuşabilecekler. Hatta olası tehlikelere karşı uyarılacaklar. ‘Vibering’ adı verilen bu tasarımla ses algılama, yüzük ve kol saati olarak kullanılan ses tanıma sistemiyle sağırlara yardım etmenin mükemmel bir yolu olacak.

5 duyumuzla atasözleri

cebrailiye | 23 June 2006 08:01

küçük bir deneme yapacağım. ne kadar ilerleyebileceğimi/zi bilmiyorum .
beş duyumuzla ilgili atasözlerini biraraya toplamaya çalışacağım.

görmekle başlıyorum :

aklınla gör, kalbinle işit
sür git dememişler, gör geç demişler
yaşa yaşa, gör temâşa
göz gördü, gönül sevdi
gördüğüne çengel atar
boğaz yediğini istemez de , göz gördüğünü ister
gönül çocuğa benzer, gördüğünü durmayıp ister
gönül mâsumdur, gördüğünü ister
her gördüğünü dost sanıp, gizli sırrını söyleme
gördün deli, savul geri
ay gördünse bayram eyle
insan göre göre, hayvan süre süre (alışır)
geleceği varsa , göreceği de var
gören gözün hakkı vardır
görenedir görene, köre nedir köre ne ?
görgülü kuşlar gördüğünü işler, görmedik kuşlar ne görsün ki ne işler ?
dereyi görmeden paçaları sıvama
görmemiş görmüş, gülmekten güle güle ölmüş
görmemişin oğlu olmuş, çekmiş çükünü koparmış
sağ elinin verdiğini , sol elin görmesin
imece günü bulutlu, görmeyene ne mutlu
görümce, yüzünü görmeyim ölünce
cevizi çift görmeyince taş atılmaz
insanın niyeti olmayınca, gözü olsa da görmez
kör görmez sezer, sağır duymaz uydurur
ay görmüşün yıldıza itibarı yoktur
elifi görse mertek sanır
kaderde varsa görülür
eşek hıyarı görünce anırır
parayı görünce bütün kapılar açılır
takke düştü kel göründü
görünen dağın uzağı olmaz
görünen köy kılavuz istemez
dibi görünmeyen sudan geçme
çirkin bürünür, güzel görünür
göz görür, gönül ister
göz ile kulak iki, ağız tek, çok görüp, çok dinleyip az söylemek gerek