bildirgec.org

dürüst hakkında tüm yazılar

Türkiyede ”Toplantıdayım” yalanı…

mehmetbastug94 | 21 August 2009 22:21

Toplantıdayım yalanını ülkemiz artık aşırı derecede fazla kullanmakta. Peki, ama bunu kullanma sebepleri neler? Bir bankada veya bir belediye binasında yetkiliyle konuşmak istersiniz. Danışmadaki genellikle bir bayan olur ve size biraz oturup beklemenizi söyler. Nedenini sorduğundaysa ‘’Başkan toplantıda’’ veya ‘’ Şu anda dışarıdalar’’ yalanını söylerler.
İyi ama dışarıdaysa ben görmeden nasıl içeri giriyor? İşte buda başlı başına bir yalan örneği. Aslına bakacak olursanız bu yalanı kabul etmek ve ısrar etmemek kendi kendine söylenmiş bir yalandır.

Medyadaki Etik

afs | 08 September 2008 13:58

Gazetelerin kuponlarla kendilerini satmaya çalışmaları, televizyon kanallarının magazin bile denilemeyecek görüntülerle reyting toplama amacı, basın çalışanlarının birbirleri arasındaki sürtüşmeler, rüşvetler, haber alım-satımı… Liste uzayıp gidiyor. Peki, bu işin bir etiği varken, bu etiğe uyanlar nerede?

Aşağıda okuyacağınız maddeler hemen hemen tüm dünya tarafından kabul edilmiş olan, Türkiye’de de Basın Konseyi tarafından hazırlanan “Basın Meslek İlkeleri”nden birkaçı.

Düşünce, vicdan ve ifade özgürlüğünü sınırlayıcı; genel ahlak anlayışını, din duygularını, aile kurumunun temel dayanaklarını sarsıcı ya da incitici yayın yapılamaz: Özellikle televizyon kanallarının uyması gereken en can alıcı kurallardan biri. Acaba hangi kanal tam manasıyla bu kurala riayet edebiliyor? Çünkü televizyon kanalları reyting peşinde koşmak zorunda… Sebep? Para kazanmak. Bunun için yapılabilecek en iyi şeylerden biri de tabii ilgi uyandırabilecek, insanları yormadan kendini izlettirebilecek, düşünce kapılarını kapatan programlar yapmak. Bu programların her nasılsa ortak noktası da televole kültürünün uzantıları olmaları. Ülkemizde öyle bir televole furyası var ki, ötele ötele gitmiyor. Gitse bile başka bir formatta geri dönüyor. Ama aslında pek çok değerli insanın da söylediği gibi, bu programları ayakta tutan, programları yapan kimselerin inatçılığı değil, halkın yeterince bilinçlenmemesinden kaynaklanan seçimleri. Bu bahsettiğimiz programlar direkt olarak bu maddeye aykırı yayınlar yapıyorlar. Tabi bu noktada RTÜK’ün yetersizliğinin de olduğunu düşünüyorum.

Bahsettiğim bu magazinsel ve kendini seyirciye yormadan izlettirebilecek programlar genelde paparazzi çizgisinde ve ünlü insanların hayatlarını yansıtan haberler&programlar oluyor. Bu noktada şöyle bir ilkeden bahsedebiliriz; “Kişilerin özel yaşamı, kamu çıkarlarının gerektirdiği durumlar dışında, yayın konusu olamaz.” Bu kural, neredeyse tüm magazin programları ve gazetelerin paparazzi muhabirleri tarafından ihlal ediliyor.

Uzak şehirlerde tanıdık hayatlar…

arseli33 | 14 January 2008 00:25

Şehirlerce, kilometrelerce uzağımda olan, tanıdık bir hayatın perdelerini aralıyorum sessizce.İnsanlar geçiyor aramızdan, gözyaşlarımızı giydiriyoruz sitemlerimize, yollar hep ayrılığa çıkıyor.Yüreğimizin sancısını yazıyoruz, gecelerce.
Geçmişteki kapanmaz izler, altında hüzün yatan cümlelere dönüştüğünde, uzak şehirlerdeki tanıdık hayatın güçlü sözleriyle süslüyorum yarınlarımı.
Onca hayalkırıklığını bu zamana kadar yüreğinde barındırmış, o güçlü sözlerin sahibi bir ” merhaba” ile tutuyor yüreğimdeki dost elini.
”Kendim” diye ifade edebileceğim ne varsa, içine sığdırmış hepsini.Kendimi görüyorum onda, kendimi buluyorum, kendim oluyorum.
Güveni hissediyorum, paylaştıkça çoğalan mutluluklar hüznün içine bir zehir gibi işliyor.İncitmekten korkar sözcüklerini seziyorum, iyilikle beslenen kalbini görüyorum.
Yolların ötesinden yazıyorum sana, dost!
İyiki varsın ve benim hayatımdasın…