bildirgec.org

dürtü hakkında tüm yazılar

BUGÜN

il mare | 17 April 2011 20:34

Bir yazı okudum şimdi…
Aşk diyor; git, kaç, sev. Gözümü kapadığımda huzur geldi önüme, aşkı huzura indirgedim, yazılan ne varsa değersizledim.

Biri yorum yapmış şarkıcı kadının sesi çok güzel diye; bir durdum baktım, güzeldi, etkileyici, hissettirici…Daha önce durup da kadının sesinin gerçekten güzel olduğunu düşünmedim ama, o söyledi de , öyle anladım; şarkıyı dinlemeyi analize çevirdim.

Türkçe öğret dedi biri bana, bir cümle söyledim: Denizi seyretmeyi özledim
Sormasa bilmezdim belki; bilirdim ama gözüm uzaklara dalıp bir İstanbul şarkısı dinlediğimde sadece; özlemimin an’ıma meskenliğini bilmezdim.

Kör Tutmadı…

alfixdeniz | 18 August 2010 20:07

Beyaz bastonuyla merdivenleri ağır ağır indi adam, bir eliyle de korkuluklara tutunuyordu. Herzamanki oturduğu ağacın gölgesini bulmakta zorlanmadı. Boş gözlerle bir yerlere bakıyor, ama göremiyor…

Sadece, kuş sesleri sokakta oynayan çocuk seslerine karışıyordu. Ama adam bunları hayalinde canladrabildi, derin bir nefes aldı. Otuz beş – kırk yaşlarında, oldukça da yakışıklıydı. geniş omuzları, kuvvetli kasları yaşlı annesinin özenle temizleyip ütüleyerek giydirdiği kısa kollu gömleği ile daha bir canlı görünüyordu. Saçları özenle taranmış bakımlıydı.

Mavi Başlıklı Genç

rpc | 30 August 2008 16:25

O.K. gençleri bilinçlendirmek için; “yatmadan” önce okusunlar diye bir masal yazmış…

Bir varmış bir yokmuş… Evvel zaman içinde kalbur saman içinde…
Pireler berber iken, develer tellal iken… Ben anamın beşiğini tıngır mıngır
sallar iken ormanda yaşayan mavi başlıklı, yakışıklı mı yakışıklı, erkek
mi erkek bir genç varmış. Elma elma yanaklara, baldan tatlı dudaklara sahip bu genç,
jöleli saçlarının üstüne bu başlığı takar, ormanda gerine gerine yürürmüş.

Bu mavi başlıklı genç, prensese gönlünü kaptırmış. Her gün ormanın yolunu
tutup, ağaçların arasından geçerek, prensesin o sıcacık şömineli kulübesine
gidermiş. Bir gün mavi başlıklı genç dışarıda yağan yağmura rağmen ‘’ bu sefer de
takmasam ne olur canım, aman!’’ deyip, başlığını kafasına takmadan dışarıya çıkmış,
yine prensesin kulübesine gitmiş, yine iri iri şeftalileri, al al elmaları, balları bademleri yiyip
birlikte hoş vakit geçirmişler. Daha sonraki günlerde de prens, prensesin kulübesine gitmeye
devam etmiş. Bir gidişinde ise her zamankinden farklı bir prenses görmüş karşısında…
Masal bu ya, prensesin karnı davul gibi şişmiş, elleri ayakları, kocaman olmuş. Üstelik de
canı ne elma, ne kiraz, ne de bal yemek istiyormuş. Genç o an kerametin başlığında olduğunu
anlamış, anlamış ama biraz geç kalmış. Fakat bu olay ormandaki herkese ders olmuş… O günden
sonra ormandakiler dışarıya çıkarken başlarına hep güllü, çikolatalı, renkli renkli ve tırtıklı
başlıklar takmışlar.

saç baş yolma- trichotillomania

nevdalist | 23 November 2007 00:15

yapmayın böyle şeyler!
yapmayın böyle şeyler!

Yazının başlığını okuyup da umuyorum “atmasyona bak” dememişsinizdir. Ya da sinirlenip saç başınızı yolmamışsınızdır. Efenim dilimizin güzide cümlelerinden saç baş yolma gerçek oldu. Eğer siz de sinirlenip saçınızı, kaşınızı, tüylerinizi yoluyorsanız bilin ki hastasınız. Hastalığınız hemi de dürtü kontrol bozukluklarından kabul ediliyor. Üstelik gayet de alacalı bir ismi var. Yazması ve okuması biraz zor olan, Trichotillomania. Kısaca ona TTM diyoruz. Daha da basitçe söylersek kıl sökme, yolma hastalığı. Köken olarak Eski Yunanca’ya dayanıyor. Tricho yunancada saç anlamına geliyormuş.

Kadınlar Ne onlarla Ne onlarsız

sbaskentli | 29 January 2007 13:28

Kadınlar dediğimiz zaman kimimiz gizemli bir dünyadan bahsedilirmişcesine irkilir , kimimiz tüm hayvani dürtüler ile hormanlarımızı ayaklandırır , kimimiz ise ürkerek kaçacak delik ararız.

Gerçekten de bilinmezlerin karanlık bir alemi gibi karşımızda sisli bulutların ardından belirerek hayatımıza giren ve erkek hayatında bir çok çizginin bilinçli ya da bilinçsiz olarak değşimine sebep olan gizli bir güce sahiptir onlar.

Aslında bir çok zaman yaratılışdan gelen sebeplerden dolayı kadınların hiç bir şey yapmasına gerek kalmadan biz erkekler sersem uzay taşları misali onların yörüngelerine kaptırıyoruz kendimizi.