bildirgec.org

dün hakkında tüm yazılar

Bilmek İstiyorum !!!

Cali Kusu | 15 February 2011 10:41

Kuşların ağladığında neden öldüğünü bilmek istiyorum. Gözyaşının gücü öldürmeye yeter mi? ya da bir damla yaş için ölmeye değer mi?Köpeklerin neden bukadar sadık olduğunu bilmek istiyorum. Değer bilmeyen insanlara böylesi sadık varlıklar neden veriliyor? Sadakatin anlamını bilmeyenlere sadık dost lazım mıdır?

Eskiden !

Cali Kusu | 13 February 2011 17:06

Eskiden güzel günler vardı,
güneşi tam gecesi tam. Eskiden sabahları güneş güzel doğardı. Birde akamüstüleri güneş batarken geceyi beklemek vardı… Ne güzeldi, eskiden güzellik vardı. Nasıl desem huzur vardı işte. İnsanlar mutluydu, gülüyordu. Hani her köşede ağlayan birileri yoktu en azından. Köşe kapmaca oynar gibi, dörtnala kaçar gibi geçerdi günler…

Eskiden zaman vardı,
Zamansızlığa inat saatlerce gülüp oynamak vardı. Ne bileyim işte geçerdi zaman. Böyle tıkanıp kalmazdı, işkcence çeker gibi saatlere bakmazdım. Nefes bile almıyorum saate baktığım kadar. Halbuki eskiden saat bile yoktu. Oda neymişki sabah çıkardım sokağa, güneş doğunca yani. Baktım akşam oluyor, güneşin gözlerini kapattığı an damlardım eve. Eskiden sokaklar vardı, insanı iki döşemelik taşa sığdıran kaldırımlar değil…

Bu gece gene yüzleşeceğim kendimle

suleceizler | 12 February 2011 19:16

Gece yarısını çoktan geçmiş saatimin akrep ve yelkovanı.Hala yok gözlerimde uykunun ağırlığı,tv açık fakat sadece açık ,öylesine.Kendimle başbaşayız ve gene hesaba çekmişim kendimi gecenin sessizliğinde.Hayatta herkesi,

?:) – 2

Cali Kusu | 12 February 2011 15:27

Ben Şair olsaydım Eğer Sana Öyle bir Şiir yazardım ki Sevgili, Harflerine Asardın Kendini !!!

G ün geçer de akşam olursa,
İ lk akşam gibi sabaha kalırsa,
D ünden kalan yarınlardaysa,
E llerimde yetim kalan birileri varsa,
S ilemediklerimi karalamak varsa,
İ llede o deyip yırtınıp ağlamaksa
M aden gibi dert var demektir…

G üneşsiz bir sabahdaysan,
E eğerlerin keşkeleriysen,
L eylek kadar uzun,
D emir kadar katıysan,
İ şin yaş demektir…

Dün Gibi Hatırlıyorum…///

Cali Kusu | 11 February 2011 09:38

Evet herşeyi hatırlıyorum. Daha doğrusu hiç unutmuyorum. Mıh gibi çakmışım aklıma… Ne varsa önümde geçmişten kalan, sebebi dün gibi aklımda… Unutmam ki ben zaten, insan unuturmu ölen kuşu iiçin tuttuğu yası. Elleriyle mezar kazıp toprağa koyduğu umutlarını, hani köşe başlalarında saklambaç oynarken kaybettiği arkadaşlarını, sonra çığlık atıp ‘nara’ gibi anlattıkları anılarını, annelerinden dinlediği masalları. Bazen de masal anlatacak kimse olmayınca altına saklanıp ağladığı yorganını insan hiç unutur mu? Unutmadım dün gibi hatrımda…

Yarın dünün kölesidir

badoer1 | 29 July 2010 15:47

-Bazıları için geçmiş, bir zincirdir; günlerse o zincirin halkaları. Zincir geriye doğru uzadıkça iyice dolaşık bir hal alır, iç içe geçer, her hangi karanlık bir yerde ki bir kancada sabitlenir ve “YARIN, DÜNÜN KÖLESİDİR”.

ADEM

il mare | 09 May 2010 12:13

Eski bir fotoğrafa bakıyorum da şimdi,

Nasıl da fazlaymışım.

Henüz beni bulmamışlıklar kadar fazla. Henüz kederlenmediğim kadar neşeli,henüz tanışmadıklarım kadar acemi,şaşkın,yabanı ve yalnız.

Fazla gülümsüyormuşum, sonrasında ağlatanlar kadar meğersem.

Bir fotoğrafa bakıyorum da, her şey ne kadar şaşırtıcı derecede oranlı; nasıl da bugün kadar dünüm orda.

Farkına varıyorum işte gitgide. Geleceğimin şu anımdaki eksikliği kadar fazlayım şimdi,adımlarımı attıkça nasıl da eksileceğim.Zaman nasıl da bir şeyleri alıp götürecek,her yarın oluşta bugünlerim nasıl da yitip gidecek. Bugün beni bulmayan acılar, aşklar,nefretler, sıralarının gelmesini bekleyen uzun bir kuyruktalar ve işte… Henüz hiçbiri yoklar; ama olacaklarından emin olduğum bir düzende,şu yalınlık halim, yarınım kadarki yoksunluğum değil de ne? Yarın beni bulacaklar kadar eksik değil miyim; ben yarın, bugün eksik olduğum kadar fazla olmayacak mıyım? Elbette olacağım.

ORJİN

il mare | 10 March 2010 13:17

An(ı)larım gözümün önünden yitip gidiyor işte,büyüyorum benden habersiz.Gelsin diye yollarını gözlediğim yaşanmışlıklarım, geçmişte ve şu anda anlam bulamazlarken yarını bekliyorlar…Yarın, başka gözlediğim anları yaşayacakken ben… Ne zalimsin hayat,içine attığın farklılıkları öğütüp aynılıklar yaratan girdap, ne zalim… Şu anımı bildirtmeyecekseniz bana,niye varsınız bugünler, sizler,yarın dün olacak günler… Sinemdeki taşa sabır adını takıp , tüm yarınların adını tahammül yapıp, bugünü gerçek yapmak da neyin nesi? Bugünü bildirtmiyorken üstelik.. Neden, yarın bilinecek diye… Yarın sabretmemi söylemeycek misin, bugün,kendi doğurdukları arasında kaybolurken ,yarın önüme bambaşka dünler sermeyecek misin …? Yanlışın var zaman, sen yarınlara uzanmazsın, gebeliğin bugünler için… Yarın olsun diye kandıramazsın beni artık,saltanatın bugüne hükmetmek için…

YARIN GİTTİM AMA DÜN GELECEĞİM…

il mare | 16 January 2010 11:53

İnsanlar da arabalar gibidir,hızları arttıkça kontrolleri azalır.

Ne doğru yazmışım zamanında,minik bir kağıda…

Ve bunun farkındalığını yaşayabildiğim her yerde kendimi huzurlu hissettiğim de bir başka doğru…Bir önceki yazımı tekrarlıyormuşum gibi olmasın ama bir tiyatro sahnesi mesela.Ya da canlı bir sahne olması da gerekmez illa, kelimelerin tane tane çıktığı tüm yapay ortamlara da eyvallah…

Şunu demek istiyorum ki;

Tüm dialoglar,tüm kavgalar düzenli olsa keşke,birbirine karışıp da anlaşılamayan sözler yerine.Hayatta sarfettiğimiz tüm spontan sözler birer replik olsa,önceden sanki ezberlenmiş.Nasıl da daha kolay ve temiz olurdu herşey… Sesler düzenli olarak yükselip alçalsa,tonlamalar hep yerinde olsa…Mimiklerimiz hep kararlı ve asil,jestler ise hep yumuşak olsa…Hasar vermeyecek cinsten birinin burnuna,patlatsak da yüzünün tam ortasına…

Takvimler, sözler…

bige | 08 June 2009 14:10

Az önce buradaydı daha
az önce dediysem
iki üç ayrılık öncesinde,anla
kâr etmedi ne dediysem
geleceğim gitti bakmadan arkasına

&

Defol,yok ol sünepe
anlatma anıları
bakıp bakıp gözümün içine
kahrettim işte böyle, geçmişime

&

İzin ver dokunayım sana
kıymetini bileceğim
tembelce bakakalmayacağım suratına
şükredeceğim bugünüm deyip her anıma

resim k.