bildirgec.org

dert hakkında tüm yazılar

Özledim Seni…

atalay ahmet | 14 April 2010 16:05

Özledim seni.
Özledim eski günleri.
Sana bakıp ellerini tuttuğum o güzel günleri.

Bir anda aklıma geldin aylar sonra. Beni güzel gözlerinle görüp, hayatına kabul ettiğin andan, bırakıp gittiğin o ana kadar tüm yaşadıklarımız, yıllarımız, aşkımız geldi aklıma. Ne güzel de ‘aşkım’ derdin bana.

Gör şimdi halimi. Bırakıp gittiğinden beri bir hayalden çok daha uzaksın bana ve ben sensizlikle baş edemiyorum sevgilim.

‘Sevgilim’, ne kadar yabancı bu kelime bana senden yana. Sense bir başka kollarda.

Duruyorum hala bıraktığın o beton kaldırımlarda…

atalay ahmet | 12 April 2010 13:28

Sen misin beni böyle seven?
Yerle göğün birleşmesi kadar imkansız.

Yoksa sen misin benden böyle nefret eden?
Doğmamış acıları bende var edip,
Sonra canım yansın diye,
Canımı almadan çekip giden.

Peki ben nasıl bilebilirdim?
Beni belli belirsiz bir duyguyla dolu,
Umutlar, hayaller ve dualarla bezediğini,

Güya gelecek diye bekletip,
Nam salmış bir sevda ile bir başıma,
Buralarda ve her yerde sensizliğe hapsedip,
Sonra yok oluşları sırtıma yükleyeceğini,

Tılsım

astral | 20 March 2010 13:29

DE…
Söz, kara. Ben daha çok karayım. Bundan sonra böyle olacak’lar inandırıcı gelmiyor. Cümle yankılanıyor, duvarlara çarpıp bana dönüyor, sadece cümle dönüyor… Yerdeyim. Bu yerde. Sen de olmadığımdan.

Bu, ne sen beni affet diye, ne öp diye, ne kabul et diye. Zaten kabulümsün, zulmüm de olsan… Bir zamanlar –sanki benden dahi önce zamanlar- cuma gecelerini iple çeken kadındım.

————
SEN Mİ, AŞK MI?
Belki de ben aşık olmayı seviyorum. Ondan vazgeçmek aşktan vazgeçmekten daha zor olmazdı lakin bu kanaat doğru olsaydı. Peki aşk ve o ayrılabilir mi? duyduğum aşkın çokluğu onun kimliği ile de bağlantılı değil mi? yok, salt aşık olmayı seviyorum dersem ona değil bana dahi haksızlık etmiş olurum. Ben de fırtına yaratan aşk mı yoksa o mu? Ayırmak mümkün mü? O aşk, aşk da o! Onun ismi için, içinde aşk barındırmayan bıla bıla yapılmaz. Sonraki soru da şu: aşkı göstermeyi mi, aşkı görmeyi mi seviyorum? Aşkı gösterdiğim kişiden aşkı görmeyi seviyorum gerisi umurum değil.

SIKIŞIK HAYALLER

astral | 28 January 2010 14:31

Hiç yazamayacağını bildiği kitabın kapağı dahi hazırdır kafasında. Kolilerin fotoğrafı ve boş bir oda. Üzerinde ‘Sıkışık Hayaller’ini anlatacak teker teker. Geçip giden hayaller.

‘Bu kitap da onlardan biri, bu kitap da diğerleri gibi yazılmayacak’ dedi kadın; hem kitabından bahsederken, hem heycanlanmış halini hiç de saklamaya çalışmayarak… Keyifliydi bahsederken.

‘Bu yazıya tam bu isim olur’ dedim. İç’de kalmış bir kitap ismi. İç’de kalan hayaller. Hiç yazılmayacak ama birinin tüm ayrıntılarını bildiği ve ne kadar etkilense az olduğu; yazılmayacak kitabın adı.

Sonsuzluk Varsa…

olcax | 17 September 2009 17:54

Sonsuzluk Varsa

Bu şiiri hangi kız arkadaşıma söylediysem, benim aşkım olmaktan vazgeçti. Sorunun nerde olduğunu hala bulmuş değilim. Gözler mi? sözler mi? derken, gözlerin yetmediği yerde sözlere başvurdum. Sonuç yine aynı. Dünya mı değişti yoksa duygusallık mı öldü. Bu kızların tek derdi para mı? Taha3045’e itafen

Hayal Sevgiliye

vatanda | 07 September 2009 13:48

Yine akşam oldu, Yine heryer karanlığa boğuldu.

Tek tük insanlar arada sırada çalan kornalar.

Feryat etmek istiyor yüreğim. İsyanımı aktarmak

Arada küfretmek kendime, ve bu hale getiren herşeye

Göz yaşıda dökmüyorum artık, sadece bakışlarım dalmakta

Haykırmak geçiyor içimden bütün dünyadaki pisliklere

Kazandınız mutlu olun diye.

Ne sevda bıraktınız içimde nede tutunacak bir dal

Karanlığın içinde bırakmak bütün pislikleri geride

bırakmak kendimi boşluğa, belkide kavuşmak yüreğimdeki sevgiliye.

Boşanmak ve Erkekler

vatanda | 28 August 2009 15:45

Şu son zamanlarda yaşadıklarıma dikkat ediyorum da. Boşanmış bir erkek bu dünyada gereksiz galiba. Anlamıyorum da aslında insanlar neden bu kadar tepkisel. İnsanca davranmak dürüst olmak neden bu kadar kötü oldu bu dünyada. Görüstüğüm insana bosandıgımı 26 yasında oldugumu v.s yazınca sanki canavar görmüş gibi kaçıyor ya. Benimle aynı durumdaki bayanlar artık kendilerinden oldukça büyük beyler istiyorlar. Ordan da yaş yüzünden kaybediyorum. 🙂 aten ev işleri yemek bulaşık sıkıntı. Ha allahtan temizlikçi geliyor da rahatım fazla kasmıyorum. Birde boşanmanın verdiği dertler var. Sürekli içinizden bir parçanın koptugunu içinizde sürekli acı veren bir boşluk oldugunu düsünmek. Dışarıdan gelen tepkilerde sokağa bile cıkmak istememek yemekten içmekten sogumak bunlardan sadece birisi. Allahtan iyi bir işim iyi bir gelirim var. En azından su dönemimde yıllık izin alarak kendimi toplayabiliyorum. Yinede anlamadım olan. Neden boşandıktan sonra siliniyoruz. Şerefsizlik yapsak herkez peşimizden koşar insan gibi düzgün birisi ile tanışıp hayatıma ömür boyu giricek birisini instemek daha dogrusu karşındakinden bunu istemekse yanlış olmuş. Ya bu ülkede dediğim gibi bayan kalmamış yada ben gerçekten bir canavarım. 🙁 Burdan herkeze diyorum benim gibi gerçekten boşanmak zorunda kalmazsanız sakın bosanmayın Çok zor. iyi günler.

Derdim Tasam Halamın Hasan

ozanTi | 23 July 2009 10:36

Abdurrahim: Duydun mu İsmail?
İsmail: Neyi?
A: 37 başlıkta vergi iki kat alınacakmış.
İ: Bana ne be oğlum?
A: Peki ya Uygur Türklerine yapılan işkenceyi duydun mu?
İ: Bana ne be oğlum? Onlar bizdeki krizleri duyuyor mu?
A: Amma da gamsız adamsın sen ya! Altın fiyatlarının seneye 4 katına çıkacağını duydun mu?
İ: Bana ne be oğlum? Kuyumcu muyum ben?
A: Dur dur şunu duydun mu? Ergenekon’da ikinci dava başlamış.
İ: Bana ne oğlum? Benim askerken rütbem çavuştu. Onu Orgeneraller düşünsün.
A: Bak bak, HSYK tayinlerin kararnamesini çıkaramamış daha.
İ: Bana ne be oğlum? Ben savcı mıyım?
A: Oğlum hiç mi düşünmezsin memleketi?
İ: Bana ne be oğlum? Bu memleketin yetkilileri var,onlar düşünsün.
A: Sigaraya yasak gelmiş bunu duydun mu?
İ: Bana be oğlum? Ben sigara içmem ki.
A: Bak bu seni ilgilendiriyor; ÖSS’de katsayı uygulaması kaldırılmış.
İ: Bana ne be oğlum? Ben İmam Hatipli miyim?
A: Oğlum senin kızın meslek liseli değil mi?
İ: Sana ne be oğlum? O onun derdi.
A: Oğlum senin hiç derdin tasan yok mu?
İ: Var. Olmaz mı hiç?
A: Hadi canım! Neymiş o?
İ: Benim derdim tasam: Halamın Hasan.
A: O niye be?
İ: “Sana ne be oğlum?”derdim ama demeyeceğim. Niye biliyor musun? Bana 1000 lira borcu var da ondan…

UMUT

admin | 21 February 2009 12:07

Bu gün ilk defa hayatımda hiç tanımadığım bir bayanla mesajlaştık. Herşey öyle güzeldi ki sanki yıllardır berabermişiz her gün konuşuyormuşuz gibi geldi, bilmiyorum içimde tuaf bir duygu açıklayamıyorum aşk desem değil, dostluk desem değil, içimde öylece bi kenarda duran kuru boşluğu doldurdu. Kalbim yerinden çıkacakmış gibi çarpıyor, deli gibi yanında olmak istiyorum yanımda olsa yeter. Ben derdimi anlatsam o dinlese o anlatsa ben dinlesem ama olmadı.
Beni dinledi içimde ki tüm sıkıntıları attım, kuş gibi uçup giderken bütün o ağırlıklar yine üzerime yığın yığın üstüme yüklendi birde onun sıkıntısı. Bir derdim varken iki oldu oldumu bu şimdi tek bir cevap vermeden, tek satır cümle yazmadan neden bırakıp gittin. Umarım yine gelirsin ve beni bu yükün altından kaldırırsın.
Bekliyorum
Gel hadi gel artık.!

Sana değer

nebilim | 13 October 2008 09:18

aksa da gözümden kanlı yaşlar
uğrunda ağlayıp yanmaya değer
mısralara gömdüğüm sevdamı
okuyup da her an aşıklar
yandıkça bir daha yanmaya değer
sen bakmaya tenezzül etmesen de
hayalini kurup sımsıkıca
deliler gibi yokluğunu
sarmaya değer
ne bir mektup ne sararmış resimler
olmasa da kucağımda
divane gibi adını çığırıp
başımı taşlara vurmaya değer