bildirgec.org

daniel day lewis hakkında tüm yazılar

A Room with a View (1985)

queennothing | 05 March 2011 11:06

İngiliz yazar E.M. Forster’in kitabından uyarlanan “A Room with a View“, 1985 senesinde vizyona girdi. 1928 doğumlu Amerikan yönetmen James Ivory’nin yönetmenliğini yaptığı filmde İngiliz aktris Maggie Smith, 1966 doğumlu aktris Helena Bonham Carter, Denholm Elliott, Daniel Day-Lewis, Rupert Graves ve Judi Dench gibi isimler rol alıyor. Ülkemizde 1989 senesinde “Manzaralı Oda” adıyla vizyona giren film, 3 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle çekildi. Üç dalda Oscar Ödülü kazanan film, beş farklı dalda da Oscar adayı oldu. İngiltere’nin 1901 ile 1910 yılları arasındaki dönemini kapsayan Edward Çağı’nda geçen hikayemiz, nişanlı bir kız olan Lucy’nin Avrupa turuna çıkınca gerçek aşkla karşılaşması ve ikileme düşmesini konu ediniyor.

The Unbearable Lightness of Being (1988)

queennothing | 18 October 2010 10:19

Fransız yazar Milan Kundera‘nın “Varolmanın Dayanılmaz Hafifliği” adlı romanından uyarlanan sinema filmi “The Unbearable Lightness of Being“, 1988 senesinde (ülkemizde ’89 sonunda) vizyona girdi. İngiliz aktör Daniel Day-Lewis, Fransız aktris Juliette Binoche ve İsveç doğumlu aktris Lena Olin‘in başrollerini paylaştıkları ve Jean-Claude Carrière‘nin senaryosunu hazırlayıp, Philip Kaufman‘ın yönetmenliğini yaptığı yapım, iki dalda Oscar’a aday gösterildi.

Doktor olan Tomas, hayatta her istediğini elde eden, özellikle kadınlar konusunda oldukça geniş fikirli ve bağımsız hareket eden özgüven sahibi, çekici bir adamdır. Tek bir kadına bağlı olmaktansa farklı vücutlarla birlikte olmayı tercih eden genç adam, kendisini en iyi tanıyan kadın olan özgür ruhlu ve kadınlık güdülerini bastıran Sabina ile de rahatlık ve özgürlük odaklı bir ilişki kurmuştur.
Prag’da yaşayan genç adam, işi gereği bir avuç insanın yaşadığı bir kasabaya gider. Kasabada tanıştığı Tereza ile bir kaç saat geçirmeye niyetlenen genç adam, evine dönmek zorunda kalırsa da akşam vakti çalan kapının ardında bir sürprizle karşılaşır.

The Ballad of Jack and Rose (2005)

queennothing | 04 January 2010 10:00

İngiliz aktör Daniel Day-Lewis‘in başrolünde yer aldığı ve eşi Rebecca Miller‘in yazıp, yönettiği 2005 çıkışlı sinema filmi “The Ballad of Jack and Rose“, Kanada’da bulunan Prince Edward Adası’nda çekildi. Amerikan aktris Camilla Belle’nin yardımcı oyuncu olarak karşımıza çıktığı filmde iki defa Oscar adayı olan Amerikan aktris Catherine Keener, 1984 doğumlu aktör Paul Dano, Amerika doğumlu aktör Jason Lee, Beau Bridges, Jena Malone ve Ryan McDonald da rol alıyor.

Jack, senelerden beri kızı Rose ile birlikte yaşayan kendi halinde bir adamdır. Kanada’da, bir adada yaşayan baba-kız birbirine sevgi ve güvenle bezeli güçlü bir ilişkiyle bağlıdır. Ergenlik çağına giren Rose, babasına ‘hayattaki tek bağı’ olarak güvenirken, onu hayatta tanıdığı ilk erkek olarak da sevmektedir fakat bu güçlü sevgi, genç adamın Kathleen adında bir kadını ve onun iki genç oğlunu eve almasıyla şekil değiştirecektir.Bir süredir Kathleen ile dağınık bir ilişki yaşayan Jack, genç kadına para karşılığında evine taşınmasını teklif eder ve Kathleen’in oğullarının da gelmesi şartıyla durumu kabul etmesi, Jack ve Rose’u alışıldık hayatlarının dışına, farklı ve kalabalık bir yaşantıya sürükler.

CADI KAZANI/1996 (The Crucible)

ozlavinya | 12 December 2009 10:01

Amerikalı yazar Arthur Miller‘ın oyun olarak yazdığı Cadı Kazanı, yine onun kaleminde senaryo şeklinde de yazılmıştır. Oyununun çok konuşulduğu gibi Nicholas Hytner’ın yönetmenliğini yaptığı, 4 ödülü ve 2 oscarlı “Cadı Kazanı” filmi de oldukça ses getirmiştir.

YER; haksız yere, bazen ise sadece “tuhaf” olduğu için, CADI damgası vurabilmenin ve o kişileri idam edebilmenin en kolay dönem olduğu 17.yy Amerikası.

“Nine” ilk trailer ve kamera arkası fotoğraflar

queennothing | 02 November 2009 12:38

Rob Marshall‘ın yönetmenliğini yaptığı ve 2009 sonlarında vizyona girmesi beklenen müzikal yapım “Nine“, Daniel Day-Lewis, Nicole Kidman, Marion Cotillard, Penélope Cruz, Kate Hudson, Judi Dench, Sophia Loren gibi isimleri bünyesinde barındırıyor. Oldukça iddialı ola n yapımdan ilk trailer yayınlandı. Buradan izleyebilirsiniz.
Trailer videonun yanında filmin setinden bazı fotoğraflar da internet ortamında yayınlandı.

GANGS OF NEW YORK / New York Çeteleri…

| 06 March 2009 10:04

Yönetmen : Martin Scorsese
Senaryo : Jay Cocks, Kenneth Lonergan, Steven Zaillian
Senaryo(Kitap): Herbert Asbury
Görüntü Yönetmeni : Michael Ballhaus
Müzik : Elmer Bernstein, Howard Shore
Oyuncular: Leonardo DiCaprio, Daniel Day-Lewis , Cameron Diaz, Jim Broadbent, John C. Reilly, Henry Thomas, Brendan Gleeson

Bir Martin Scorsese filmi ve bir baş yapıt…
Filmin afişlerinde yazan, ‘Amerika sokaklarda doğmuş’ sözüyle bir cümlede anlatılan filmin özü ile Amerika’nın gözde kenti New York’un 1960’lardaki aldığı inanılmaz göçte gözler önüne seriliyor. New York tarihinin o dönemde sokaklardaki orman kanunlarından, kaba güç ve şiddetten, çağdaş yönetime geçişi görüyoruz. Amerikan tarihindeki şiddetiunutulmaz bir şekilde gözler önüne seriyor.
Filmin kısaca konusu: Çocukluğunda gözleri önünde, Kasap Bill tarafından acımasızca öldürülen babasının intikamı ile genç bir adam olarak geri dönen Amsterdam (L. DiCaprio), döndüğü semtte Kasap’ı bulur. Kasap hala iş başındadır. Kasap’ın gözüne girerek, has adamı olur. Amsterdam bu arada yankesici bir kadına aşık olur. Bu arada kentte, çeteler arası isyan başlar ve bu isyanla birlikte, Amsterdam ve Kasap arasında hesaplaşma da başlar.

There Will Be Blood – Kan Dökülecek

screamofthebutterfly | 22 July 2008 15:17

There Will Be Blood
There Will Be Blood

Sinema sadece insana ait olabilecek bir sanattır. İçine insanın istediği her şeyi koyarlar. Bir çocuk partileri seviyorsa, parti filmleri izler onu sever. Diyelim heyecan ve macerayı, kasaları havaya uçururlar, gizem arıyorsa, gizemli filmler, yalnızlığını paylaşacağın aşk filmleri, romantik komediler, uyuşturucu çılgınlık istiyorsan her türlüsünden bulursun.. Sinema sistemi ve sinemacılar bize şekerler tatlılar verirler abur cubur atıştırırız ve uslu çocuklar olarak yaşarız, ara sırada sisteme karşı çıkartırlar, hırslandırırlar, örneğin “fight club” bu dur, V for vendetta budur. There will be Blood

Bunların dışında bir filmdir. Onda seni anlamaya sevk eden bir gizli mesaj vardır, işte sinema bu diğerleri gibi değilim der
Yönetmene,onu bilenler “PTA” derler Paul Thomas Anderson onu anlayan insan sayısı yeterince çoktur, kendini ve zekasını çok iyi kullanır aynı zamanda dahi özellikler gösterir, bence punch drunk love filmindeki başrol oyuncusunun Adam Sandler olması,bilinçli bir propagandadır.
onun diğer filmlerinde ki komik etkiyi bulmazlar, ve o sadece komedi filmlerine beğeni gösteren insanlara Sandler vasıtasıyla onlara küfür eder gibi sinema dersi verir. Gidin sorun Adam Sandler sevenler genelde o filmi bilmezler ya da beğenmezler.