bildirgec.org

charlize theron hakkında tüm yazılar

Alien serisi “Prometheus” ile devam ediyor!

queennothing | 13 May 2011 10:20

Üç defa Oscar adayı olan İngiliz yönetmen Ridley Scott‘un uzun zamandır üzerinde çalıştığı Alien’in devam projesi, hem isim, hem de içerik değiştirerek tam gaz ilerliyor. Beşinci Alien filmi olarak 8 Haziran 2012 tarihinde gösterime girecek olan “Prometheus“un kadrosunda İsveçli aktris Noomi Rapace (‘Elizabeth Shaw’ karakteriyle), Oscar Ödüllü aktris Charlize Theron, İngiliz aktör Guy Pearce, Alman aktör Michael Fassbender, İngiltere doğumlu aktör Idris Elba, Sean Harris, Kate Dickie ve Logan Marshall-Green var. Senaryosu Jon Spaihts ile Damon Lindelof tarafından yazılan film için Gemma Arterton, James Franco, Anne Hathaway, Olivia Wilde, Natalie Portman ve Angelina Jolie de düşünülmüş.

The Road

alploganer | 06 March 2010 09:17

Açlığın, sefilliğin, çaresizliğin hüküm sürdüğü dünyada bir baba ve onun küçük oğlunun dramatik öyküsü… İnsanların yiyecek bulmak için acımasız hayvanlara dönüştüğü bu yerde acılı babanın tek bir amacı var, o da küçük oğlunu bu kötülüklerden korumak… Tehlikelerden korunmak için onun da acımasız olmaktan başka çaresi yok. Ama onun da inancı git gide zayıflıyor, gücü gittikçe azalıyor ve diğer birçok insan gibi intiharı düşünmeye başlıyor. Tehlike anında başına eğer başına bir şey gelirse oğluna bir tabancayla kendisini vurmayı bile öğütlüyor. Fakat bu adam oğlunu korumak için gösterdiği bu hassaslığı karısında gösteremiyor, onun evden ayrılmasına engel olamıyor. Küçük çocuk da annesinin yaşam karşısında bu kadar zayıf kaldığını belki de kalmak zorunda kaldığını görüyor. Bütün olanlar onu babasına sımsıkı bağlıyor ve günün birinde onu kaybetmeyi düşünmek bile istemiyor. Baba ve oğulun yolculuğu gün geçtikçe zorlaşıyor ve kaçınılmaz sona kendilerini alıştırmaya başlıyorlar.

Trapped (2002)

queennothing | 17 January 2010 15:10

Greg Iles‘in romanından uyarlanan 2002 çıkışlı suç/ gerilim filmi “Trapped” (Kapan), Meksikalı sinemacı Luis Mandoki tarafından yönetildi. Filmde Oscar Ödüllü aktris Charlize Theron, Amerikan aktör Kevin Bacon, İrlandalı aktör Stuart Townsend, Amerikan aktris/ şarkıcı Courtney Love ve Dakota Fanning rol alıyor.

Karen ve Will, evli ve mutlu bir çifttir. Küçük kızları Abby ile tamamlanan mutlu aile tablosu, Doktor Will’in iş için şehir dışına gitmesiyle korkunç bir biçimde dağılacaktır. Küçük Abby ile evde yalnız kalan genç Karen, evinde yabancı bir adam olduğunu farkeder. Hickey adlı bu adam, küçük Abby’i alıkoyar ve Karen’i de rehin alır. Abby’i bir kulübeye kapatan Hickey’in kendisi Karen’in yanında kalmıştır ve yanlış bir şey yapmaması için genç kadını Abby’yi öldürmek ile tehdit etmektedir. Öte yandan, şehir dışında bir otel odasında kalan baba Will, odasına adeta zorla giren bir kadın tarafından rehin alınır ve kızı Abby’nin kaçırıldığını öğrenir. Çok geçmeden Abby’nin, Karen’i rehin alan Hickey ve Will’i rehin alan Cheryl’in ortaklığıyla kaçırıldığı anlaşılır.

Kadın Olmak: North Country (2005)

queennothing | 03 January 2010 19:42

Yeni Zelandalı yönetmen Niki Caro‘nun yönetmenliğini üstlendiği 2005 çıkışlı sinema filmi “North Country“, ‘En İyi Kadın Oyuncu’ ve ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’ dallarında Oscar’a aday gösterildi. Oscar Ödüllü aktris Charlize Theron‘un başrolünde yer aldığı yapımda Amerikan aktris Frances McDormand, İngiliz aktör Sean Bean, Oscar adaylığı bulunan aktör Woody Harrelson, Amerikan aktör Richard Jenkins, Amerikan aktör Jeremy Renner, Michelle Monaghan ve Oscar Ödüllü aktris Sissy Spacek rol alıyor. Film, Clara Bingham‘ın kitabından uyarlandı.
Uzun süre önce eşinden boşanıp iki çocuğuyla birlikte anne, babasının yanına taşınan Josey, özel hayatı sebebiyle başta babası Hank olmak üzere çevresi tarafından aşağılanma ve baskıya maruz kalmaktadır. Düşük gelirli bir işte çalışan Josey, yakın arkadaşı Glory’nin tavsiyesi üzerine maden ocağına iş başvurusunda bulunur. Glory’nin uzun zamandır çalıştığı maden ocağına yeni yeni katılan bir kaç kadın ve babasının baskısından kurtulup çocuklarıyla birlikte ev tutma hayali de Josey’i ateşler ve genç kadın sonunda maden ocağına kabul edilir. Tüm dünyada ‘erkeklere ait bir iş alanı’ olarak kabul edilen madencilik işine giren Josey’in bu atılımı, senelerden beri bu işte çalışan babası tarafından da kınanır ve hergün ağır ve sert işler yapan genç Josey ise babasının bu tavrına içten içe kırılsa da Glory’nin de desteğiyle çocukları için katlanır. Ancak, ‘erkeklerin iş alanı’ olan maden ocağı, zamanla Josey’in kadınlık gururuna saldıracak ve hem direkt, hem dolaylı yoldan baskı altına alacaktır.

Madende çalışan erkeklerin kaba sözlerine, tacizlerine katlanmak zorunda kalan Josey, gerek soyunma odalarında, gerekse çalışma alanının orta yerinde devam eden bu çirkin baskının diğer kadınları da mağdur ettiğine şahit olur. Duruma gücünün yettiğince karşı koyan genç kadın, erkeklerin bu saygısız tavırlarını engelleyemediği için bunalıma girer. İki oğlunu geçindirmekle yükümlü Josey, babasının bile tacizlere göz yumduğunu görünce dayanma sınırlarını aşar.
Geçmişte yaşadığı maceralar ve boşanmış olmasından cesaret alan insanlar ise hiç düşünmeden Josey’i suçlamakta, genç kadının tüm bu olanları hakettiğine inanmaktadırlar.

Sweet November (2001)

queennothing | 05 December 2009 10:28

Robert Ellis Miller‘in yönetmenliğini yaptığı 1968 çıkışlı romantik/komedi filmi “Sweet November“den uyarlanan 2001 çıkışlı “Sweet November” (Kasımda Aşk Başkadır), Pat O’Connor tarafından yönetildi. Lübnanlı aktör Keanu Reeves ve Oscar Ödüllü aktris Charlize Theron‘un başrollerini paylaştıkları filmde Greg Germann, Jason Isaacs, Frank Langella, Robert Joy, Lauren Graham ve Michael Rosenbaum gibi isimler yer alıyor.

Nelson, büyük bir reklamcılık şirketinde iyi bir pozisyonda çalışan, tekdüze bir hayata sahip ve sahip olduğu zenginliklere düz mantıkla yaklaşan genç bir adamdır. Rastlantıların tuhaf bir şekilde sıralanmasıyla, kendi dünyasına tam anlamıyla zıt bir bakış açısına sahip Sara ile tanışan Nelson, genç kadının kendisi için yaptığı fedakarlık yüzünden hayatını değiştirmek zorunda kalacaktır.

Charlize Theron

queennothing | 14 October 2009 12:50

Charlize Theron, ortak bir şirkete sahip olan Alman asıllı Gerda ve Fransız asıllı Charles çiftinin tek çocuğu olarak 7 Ağustos 1975 tarihinde, Güney Afrika’nın Benoni Şehri’nde (Gauteng) dünyaya geldi. Çocukluğunu Benoni’de geçiren Theron, 6 yaşına geldiğinde bale eğitimi almaya başladı. Putfontein Primary School ve ardından National School Of The Arts’da (Johannesburg) eğitim gördükten sonra mankenliğe adım adan Theron, dizini incittiği ve gerçek istediği mesleğin ‘oyunculuk’ olduğunu keşfettiğinden İngiltere ve Amerika, New York’a kısa süreli seyahatlerde bulunarak çevreyi tanıma fırsatı buldu. 15 yaşına gelince annesi Gerda, Theron‘a hayatı boyunca hafızasından silemeyeceği bir olay yaşatacaktı; alkol bağımlısı olan baba Charles, sarhoşken eşine saldırınca, anne Gerda kendini savunmak için kocasını vurur ve Charles Theron hayatını kaybeder. Mahkeme tarafından mağdur görülen Gerda serbest kalır.
18 yaşına gelince Los Angeles’a giden Theron, ilk oyunculuk deneyimini 1995 yılında “Children Of The Corn III: Urban Harvest” adında bir devam filmi ile kazandı. Stephen King‘in hikayesinden uyarlanan yapım, 1984 çıkışlı “Children Of The Corn” ve 1992 yılında çıkan “Children Of The Corn II: The Final Sacrifice” adlı korku serisinin devamı olan filmin yönetmenliğini James D.R. Hickox üstlendi. Filmde küçük bir sahnede görünen Theron, 1996 yılında John Herzfeld‘in yazıp, yönettiği “2 Days In The Valley” adlı yapımda ‘Helga Svengen‘ karakterini canlandırarak sinemaya gerçek anlamda adım atmış oldu. Aynı yıl başarılı aktör Tom Hanks‘in yazıp, yönettiği “That Thing You Do!” adlı komedi filminde ‘Tina‘ karakterini canlandırdı. ‘En İyi Müzik’ dalında Oscar adayı olan filmde Tom Everett Scott, Giovanni Ribisi, Liv Tyler, Steve Zahn gibi isimler de yer aldı.
1997 senesinde Reynaldo Villalobos‘un yönetmenliğini üstlendiği TV filmi “Hollywood Confidental“da ‘Sally‘ karakterini canlandıran Theron, aynı yıl “Trial and Error” adlı yapımda “Seinfeld” dizisinin ‘Kramer’ı Michael Richards ile birlikte rol aldı. Theron filmde ‘Billie Tyler‘ karakterini canlandırdı. Yine aynı yıl içinde Theron, kariyerinin dönüm noktalarından birini yaşayacaktı; “The Devil’s Advocate“.

Ayn Rand, Charlize Theron ve Objektivizm: “Atlas Shrugged”

queennothing | 14 October 2009 09:44

1905, Rusya doğumlu yazar/filozof Ayn Rand, ‘objektivim’ kavramını dünyaya getiren ilk düşünürlerden biiri olarak kabul edilir. Komünizm karşıtı ve özünde kapitalizm yanlısı görüşleriyle yaşadığı dönemden, bugünkü roman okuyucuları / felsefecilere kadar bir çok kişinin / topluluğun tepkisini çeken, fakat bir o kadar da desteklenen Rand‘ın 1957 senesinde yazdığı “Atlas Shrugged” (Atlas Silkindi) adlı romanı beyazperdeye aktarılıyor.

Daha önce King Vidor tarafından uyarlanan “The Fountainhead” adlı bir yapımla gündeme gelen Rand romanlarının sinemaya aktarılması fikri, “Atlas SShrugged” romanıyla 2011 senesinde vizyona girmek üzere tekrar hayat buldu. Romanın başkarakteri ‘John Galt’ı canlandıracak aktörün henüz belirlenmediği bildirilirken, ‘Dagny Taggart’ karakteri için Charlize Theron ile anlaşma imzalandı.

“Hancock 2” geliyor!

queennothing | 14 September 2009 09:57

Peter Berg‘in yönetmenliğini yaptığı bir süper kahraman filmi olan “Hancock“, başrolünde yer alan Will Smith sayesinde, 2008 yılının en çok konuşulan yapımları arasına girmişti. Smith’in canlandırdığı ‘John Hancock’ karakteri, sinemaseverlerin gösterdiği yoğun ilgiyi karşılıksız bırakmadı ve 2012 yılında yeni maceralarıyla geri döneceğini duyurdu.
Filmin yönetmeni Berg, “Hancock 2” için Smith’le anlaştıklarını, Charlize Theron ve Jason Bateman ile anlaşma imzalanmasına da ramak kaldığını belirtti.

Monster (2003)

queennothing | 03 August 2009 17:11

29 Şubat 1956 doğumlu Aileen Carol Wuornos, henüz doğmadan boşanan ailesi ve 6 aylıkken kendisini terkeden annesinden sonra, büyükanne ve büyükbabasıyla yaşamaya başlar. Oldukça güzel bir kız olan Aileen, ergenlik çağına yeni yeni girmişken, etrafındaki erkeklerden henüz alamayacağı bir şeyi, saf sevgiyi bekler. Hayatı hayal kırıklığıyla dolu Aileen, 13 yaşındayken tecavüze uğrar. Hamile kalır ve evden atılır. Barakada yaşamaya başlayan Aileen, hayatta kalmak için girdği işe, uyuşturucu bulmak için devam eder; Aileen Wuornos, hayat kadını olmuştur.

Beyaz Perdenin Sert Hatunları

mavinokta | 01 July 2009 12:04

Onlar beyaz perdenin gangsterlere günlerini gösteren, yaratıkları katleden, Uzakdoğu dövüşçülerine taş çıkartırcasına dövüşen, tüm maharetlerinin yanında güzellikleriyle de seyirciyi kendilerine hayran bırakan, son derece fit vücut yapılarıyla hemcinslerini kıskandıran pırlantalar onlar…

Macera filmlerin de pek sevilen sahnelerdir gösterişli dövüş / savaş sahneleri… Hele ki bu sahnelerde oyuncular kadın ise iş daha bir ilginçleşir. Bizi belkide minyon hatunların iri yarı, kaslı erkekleri birkaç hareketleriyle nakout etmeleri şaşırtıyor ve sevdiriyor… Yada belkide içimizdeki feminist ruhu tatmin ediyor bu görüntüler. Sebebi her ne olursa olsun, hayallerin gerçekleştiği beyaz perdede “kadın dövüşçü” kavramı çoğu kişi tarafından bir hayli tutulmuştur.

Uma Thurman
Uma Thurman (Kill Bill)

Örneğin, Kill Bill (Vol.1, Vol.2) filminin çekim öncesi Japonca ve dövüş sanatları dersleri alan sinemanın bizi hem romantik – komedileriyle güldüren hem de Bill’i öldürmekteki ısrarıyla hayran bırakan sarışını Uma Thurman