bildirgec.org

cemaat hakkında tüm yazılar

Turan Dursun’u hatırlar mısınız?

crnk | 26 January 2012 13:14

“Turan Dursun öldürüldü, din kurtuldu!”

“Ölürsem,

O zaman anlarsın.

Ölünce biri,

Pazar, kışın,

İki yüz olur hemen yüzler Hemen!

Dersin, neymiş meğer!

Ben de ölürsem eğer

Ey aydın cemaat!

Lütfen öldürme beni,

Lütfen! ” Turan Dursun

Tarih 4 Eylül 1990, saat 14.30, Turan Dursun İstanbul Koşuyolu Bintan Sitesi’nden çıkmış ana caddeye doğru ilerliyor.
2 ay önce yayınladığı Kulleteyn adlı kitabının ilk baskısı bitmek üzere, bu arada ona gelen tehdit mektupları bitmek
bilmiyor.
işte tam o saatte tam da evinden 25-30 metre uzaklaşmışken başında ve sırtında duyduğu acıyla yere aniden seriliveriyor

56 yılın birikimi ve mücadelesi bir anda o patlayan silahlarla yok ediliyor!
Turan Dursun öldürülüyor.

Ve sene 2012.

Kimse hatırlamıyor artık onu. Nedeni ise açık. O bir ateistti.

Üstelik sıradan bir ateist de değildi. O, 14 yıl boyunca din adamlığı yapmış ve sonrasında ateist olmuş bir düşünce adamıydı.
Konuşmaktan, yazmaktan çekinmemiş, korkmamıştı.

Yazdığı onlarca kitabı, din bilgisi, ve gerçekleri gösterme arzusuyla durmadan yorulmadan yazdı.

Müftülük yıllarında sürgün edildi. Üstelik bu sürgünün, Sivas’a bağlı bütün köylere 50’şer ağaç diktirmek
Müftülük lojmanı yerine, göğüs hastalıkları hastanesi yaptırmak, gibi sebepleri vardı.

Kutsal Fahişeler

admin | 08 February 2010 14:30

Miriam Williams, kitabında Tanrı’nın Çocukları adındaki bir tarikatta geçirdiği yıllarını anlatıyor.Kitap, kahramanımızın tarikata girişiyle yarım bıraktığı kariyerini, uyanışının ardından devam ettirmesi ve yaşadıklarını bilimsel bir bakış açısıyla ele almayı denemesi sebebiyle bir biyografi olmanın ötesinde. İnsanların hangi sebeplerden ötürü bu tarikata katılmayı seçtiklerine dair önermeler sunması ve tarikat yapılanması aracılığıyla insanlar üzerinde ne denli büyük bir tahakküm kurulabildiğini göstermesi dolayısıyla dikkatle okunması gerektiğine inanıyorum.

     Miriam Williams; Çeviren: M. Barlas Çevikus Varlık Yayınları; İstanbul, 1999, 13.5 x 19.5 cm, Türkçe. ISBN No: 9754342075
Miriam Williams; Çeviren: M. Barlas Çevikus Varlık Yayınları; İstanbul, 1999, 13.5 x 19.5 cm, Türkçe. ISBN No: 9754342075

Tanrı’nın çocukları tarikatı,kahramanımızın hayatında hippi hareketinin büyük bir hızla sürdüğü bir dönemin gölgesinde arayışı en belirgin biçimde hissettiği ilk gençlik çağında beliriverir. Miriam’ın öğrenim hayatı boyunca hiçbir gruba dahil olmayışı, sanırım duyduğu yalnızlığın ve yabancılaşmanın bir göstergesi olarak kabul edilebilir. Yaşadığı dönemin dumanlı atmosferinde bu yabancılaşma hızla büyür ve Miriam, yardıma en ihtiyaç duyduğu anda Tanrı’nın Çocukları’nın sesini işitir.
Trikatın lideri David Moses, yapılanmayı yazdığı mektuplarla yönlendirmektedir. Gücü gittikçe baskınlaşarak, zamanla yazdıkları İncil’le eşdeğer tutulur hale gelir. David Moses güçlendikçe de müritlerinden daha radikal isteklerde bulunmaya başlar.
Tarikat komün yapısında, herşeyin ortaklaşa gerçekleştirildiği bir düzene sahiptir. Kitapta, satır arasında, bu yapının verdiği güven duygusunun, dış dünyada yaşam korkusuyla birlikte üyeler üzerinde tarikattan ayrılmayı zorlaştırıcı bir ana etmen olarak hissedildiği yer alır.
Tarikat üyelerinden ilk aşamada tüm sahip olduklarından vazgeçmelerini, varlıklarını yapıya bağışlamalarını talep eder. İlk anda göze çarpan bir başka unsur olan ve de tarikarın geçireceği tüm evrimsel süreçlerde belirgin rol oynayan nokta ise üyelerin, akıllarından tanrıyı çıkarıp dünyevi meselelere kafa yormaları, düşünmeleri tehlikesine (!) engel olacak şekilde asla yalnız bırakılmamalarıdır.

KIRBAÇ

teacher07 | 01 September 2009 11:56

Pantolon giydiği, saçı göründüğü ya da bira içtiği için şeriat mahkemelerinde yargılanan, tutuklanan, kırbaç cezasına çarptırılan kadınlar… Sistem hem o kadını pasifize ediyor hem de diğerlerine gözdağı veriyor. Amacı, dünyanın her köşesini etkileyen kadın haklarını ülkeye sokmamak, yani iktidarını korumak. Kimi boyun eğse de direnen, her şeyi göze alarak haklarını isteyen kadınlar sistemi artık daha fazla tehdit ediyor.

GERİCİLİK EĞİTİMİ

teacher07 | 11 May 2009 16:50

  • İlkokullarda isteğe bağlı din dersi okutulması öneriliyor.(1949)
  • Tekke ve türbelerin kapatılması hakkında 677 sayılı yasa yürürlükten kaldırılıyor. (1950)
  • Milli Eğitim bakanlığı okullarda din dersinin zorunlu olmasına karar veriyor. (1950)
  • Arap harfleriyle tedrisat yapmak için 1931’ de koyulan yasak kaldırılıyor. İmam Hatip Okullarına zemin hazırlanıyor. (1950)
  • Köy Enstitüleri Öğretmen Okullarına dönüştürülüyor. (1953)
  • Başbakan Menderes parti meclisinde: ‘’ Siz öyle güçlüsünüz ki, şu anda anayasayı değiştirip hilafeti getirebilirsiniz.’’ diyor.
  • Milli Eğitim Bakanı, İmam Hatip Okullarını bitirenlerin İlkokul öğretmeni olabileceğini açıklıyor. (1965)
  • Milli Eğitim Bakanı, amaçlarının her ilde bir İmam Hatip Okulu açmak olduğunu söylüyor. (1968)
  • 6. filoyu protesto eden gençlerin üzerine ‘’ABD bizim kabemiz’’, ‘’Cihada hazır olun.’’ Sloganlarıyla saldırılıyor.(1969)
  • Din Kültürü dersi zorunlu hale getiriliyor.(1977)
  • Demirel döneminde üç yılda 230 un üstünde İmam Hatip Okulu açılıyor. (1975- 1978)
  • MSP genel başkanı Erbakan; Hafta tatili Cuma günü olmalı, nikahı müftüler kıymalı, mekteplere kuran dersleri konmalı.’’ Diyor. (1979)
  • Amerika’nın ‘’bizim çocuklar’’ dediği generaller darbe yapıyor. (1980)
  • Cami imamlarının okullarda öğretmen olmalarına olanak sağlayan yasa çıkarılıyor. (1983)
  • Nakşibendi Tarikatı üyesi Özal iktidara geliyor. (1983)
  • Demirel; ‘’Siyasetin emrinde din değil, başka hakların kullanılmasında yaptığı gibi siyaset dine hizmet edecektir.’’ diyor. (1987)
  • Üniversitelerde türban serbest bırakılıyor. (1989)
  • Sivas’ta, Madımak Oteli’nde 37 aydın diri diri yakılıyor. Atılan slogan; ‘’Zafer İslam’ın’’,’’ şeriat gelecek zulüm bitecek’’, kahrolsun laiklik’’tir.
  • Dönemin başbakanı N. Erbakan, başbakanlık konutunda, Türkiye’nin önde gelen din baronlarına iftar yemeği vererek gerilimi tırmandırıyor.
  • Tayyip Erdoğan’ın incileri(!) saymakla bitmez…
    -‘’Elhamdülillah şeriatçıyız.’’ (1994)
    -‘’Bütün okullar imam hatip olacak.’’(1994)
    -‘’Cumhurbaşkanının imam hatipli olacağı günler yakındır.’’ (1996)
    -‘’Referansımız İslam’dır, tek hedefimiz İslam devletidir.(1996)
    -‘’Ulema ne derse o olur.’’ (A. insan Hakları Mahkemesine, türban konusunda)
  • 2009 yılı UNESCO tarafından Darwin yılı ilan ediliyor. Bilim Teknik Dergisi, Darwin’i ve evrim teorisini kapak yapıyor ve 15 sayfalık yer veriliyor. Dergi hemen toplatılıyor, genel yayın yönetmeni görevden alınıyor. Tepkiler üzerine görevine geri getiriliyor.
  • Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) adıyla ülkemizde yoksul öğrencilere burs sağlama derneği, Atatürk ilkelerine göre yetişen öğrencilere yardımcı olmaktadır. Başkanlığında da Prof. Türkan Saylan vardır. Bu hareket dinciliği yerleştirmek isteyen ‘’cemaatleri’’ tedirgin etmektedir. En başta Fethullah Gülen cemaati, bu hareketi durdurmak, yok etmek için elinden geleni yapıyor. Darbe girişimiyle ilişkilendirilip soruşturmaya uğruyor.

Belirtildiği üzere son günlerin eylemi değil gericilik.1950’lerden başlayıp, her geçen gün artarak bu günlere gelmiştir. Bu görünen yüzüdür. Arkasında; toplumun üstüne hızla çöreklenmesinde, sermaye ilişkinin gücü yatmaktadır.