bildirgec.org

bennu yıldırımlar hakkında tüm yazılar

Kars Öyküleri (2010)

queennothing | 04 October 2011 10:47

Ankara Sinema Derneği tarafından düzenlenen Gezici Festival, ‘Kars Öyküleri’ temalı bir etkinlik düzenlemişti. Bu etkinliğe katılıp da derece yapan beş kısa film, 2010 senesinde “Kars Öyküleri” adıyla biraraya getirildi. Emre Akay’ın “Küçük Bir Hakikat” adlı yapımı, Özcan Alper’in “Moto Guzzi” adlı yapımı, Zehra Derya Koç’un “Kül” adlı yapımı, Ahu Öztürk’ün “Açık Yara” adlı yapımı ve Ülkü Oktay’ın “Zilo” adlı yapımından meydana gelen “Kars Öyküleri”, 30 Eylül 2011 tarihinde gösterime girdi. Filmin fragmanını buradan seyredebilirsiniz. Filmde Bennu Yıldırımlar, Rıza Akın, Berna Adıgüzel, Ayda Aksel, Derya Durmaz, Rıza Sönmez, Erol Babaoğlu, Begüm Birgören gibi isimlerin rol aldıkları toplama yapımdan “Kül” adlı eserde; annesini kaybettikten sonra geçmişiyle yüzleşen bir kadının hikayesi anlatılıyor.

Gökten Üç Elma Düştü (2008)

queennothing | 01 November 2010 09:44

Raşit Çelikezer‘in yazıp, yönettiği 2008 yapımı sinema filmi “Gökten Üç Elma Düştü“, Defne Film tarafından 2009 senesinde vizyona girdi. Bennu Yıldırımlar, Köksal Engür ve İsmail Hacıoğlu‘nun başrollerini paylaştıkları yapım, izlemeye değer başarılı bir drama. Aynı çatı altında yaşayan birbirinden farklı üç hayat; üç ‘suçlu’ insanın geleceklerini etkileyen geçmişlerini konu edinen Gökten Üç Elma Düştü, seçme şansımız olmadığı zamanlarda da hayata karşı istek ve arzunun kaybedilmeyeceğini modern bir masal tadında üç farklı örnekle ekranlarımıza taşıyor.

Kaç Para Kaç

exorientelux | 21 January 2010 13:38

Yönetmenliğini Reha Erdem‘in yaptığı “Kaç Para Kaç“; paranın, normal vatandaşı nasıl da anormale çevirdiğini abartmadan, karikatürize etmeden anlatan yönetmenin ikinci filmi.
Filmin baş karakteri Selim, sahibi olduğu dükkanda erkek gömleği satmakta, etliye sütlüye karışmadan yaşayıp gitmektedir. Bir gün bindiği takside, içinde yüklü miktarda para bulunan bir çanta bulur. Selim önce paranın sahibini bulma telaşı içine düşse de, gazetede çalıştığı bankadan para çalan bir adamın haberini okuyup bulduğu paranın çalınan para olduğunu anlayınca, telaşı paranın sahibine ulaştırılma telaşı olmayacaktır artık. Selim, sahip olduğu bu büyük ganimeti hayatına yavaş yavaş yedirmeye çalışır, ama farkında olamadığı şey parayla beraber kendi kişiliği ve etik değerlerini de harcamaya başladığıdır.

Çağan Irmak’tan büyüklere masallar : Kabuslar Evi (1)

gorcun | 07 June 2009 10:10

Kabuslar Evi
Kabuslar Evi

Kabuslar Evi, Çağan Irmak’ın 13 bölümden oluşan korku-gerilim hikayeleri anlatan serisinin adıdır. Her bölümde Kabuslar Evi adının yanında anlattığı hikayenin adı yer alır. Hikayeler genelde kısa film tadında olsada 2 saate varan bölümleride mevcuttur. Hikayelerin geçtiği yer büyük, gösterişli, şehirden uzak ıssız bir yerde bulunan ve gizemli yönleri olan bir malikanedir. Her bölüm birbirinden bağımsız olarak farklı kişilerin evi kiralayıp orada bulundukları süre içerisinde yaşadıkları gerilimli olayları anlatır. Seride devamlı oynayan tek kişi evin emlakçısı rolündeki Bilge Şen’dir. Projede yer alan isimler çoğu Çağan Irmak’ın filmlerinde devamlı oynattığı oyuncular olmakla beraber bir çok dizide, filmde yer alan genç oyuncu ve deneyimli tiyatroculardan oluşur.

Kabuslar Evi
Kabuslar Evi

Kabuslar Evi, ilk olarak DVD piyasasında satışa sunuldu ve ardından Fox kanalında televizyonda gösterilmeye başlandı. Seri 13 bölümden oluşmasına rağmen önce ilk 5 bölümü daha sonra 3 bölümü daha piyasaya sürüldü. Daha sonraki bölümler ise sadece televizyonda gösterildi. Kabuslar Evi’nin bir zamanlar tüm bölümlerini ve hikayelerini anlatan ve çeşitli bilgiler veren resmi sitesinin şu an yapım aşamasında olduğu görülüyor. Güncellenme durumunda bu linkten faydalanabilirsiniz. Bölümlerin tanıtımına gelince 13 bölüm çok fazla olduğundan 3 aşamada serinin tüm bölümlerini tanıtmak istiyorum. İlk aşamada 1’den 5’e kadar olan bölümleri tanıtacağım.

Filmde bir Allah var bir de: Reha Erdem

kahramancayirli | 29 April 2009 16:33

reha erdem
reha erdem

Filmde bir Allah var bir de: Reha Erdem

Kahraman Çayırlı

Kamera ayak hizasında kayar: Yerler tahta, tüyleri dökülmüş eski bir halı. Bir makara. Kalın et rengi çoraplı, plastik terlikler içinde bir çift kadın ayağı. Sonra, eski stil alçak topuklu bir terlikten çıkmış, öncekilerden daha ince çoraplar içinde bir başka çift kadın ayağı. Çoraplardan biri delik ve orta parmak hafifçe ortaya çıkmış. Bir martı. Martının yanında bir tek narin çıplak ayak… Neyir: Sırrı Bey’in çorbasını yedirdiniz mi? Nükhet Seza:…Ya da diğer bölümleri tümden kiraya verip… Bir süre için tabii… Parasıyla tamamlatsak planı, diye geliverdi dün aklıma. Eskimiş antika eşyaların yanında, az da olsa, plastik-melamin nesnelerin gözüktüğü bir ‘salon-alle à manger’. Duvarlarda saatler -fazlalığı göze çarpacak miktarda-, aynalar, fotoğraflar, Venedik’i hatırlatan bir peyzaj, ‘çöllü develi’ bir diğeri, camlı bir çerçevede ‘Yakub ve Kuyu Başında Yusuf’ resmi…