bildirgec.org

bekleyiş hakkında tüm yazılar

Wanted

sahire | 15 May 2011 15:16

O Allahın belası adam nerde? hangi cehennemde? bilmiyorum. Her fırsatta hayat, eline kitap almaktan aciz beyinleri çıkarıp karşıma, suratıma aval aval baktırıyor. Teni çekicikle donatılmış biri çıkıyor hoop bi bakıyorum, içi ıvır zıvırla dolu.

Ders olsun…

witamin | 14 November 2010 14:17

Tattım hissettim:
İnsan beklemekten ölmezmiş
ve
Hiç bir bekleyiş sonsuza dek sürmezmiş…
Başı olan herşeyin sonu da gelirmiş
ve
Aslında iyi kötü herşey sonu olduğu için güzelmiş…

Bildim ,seyrettim:
Bitmesini beklediğimiz bir hayatın karakterleriymişiz
ve
Karakterimiz değeri kadar alkış edermişiz..
Alkışlarla gelirmişiz,oyunumuzu sergilermişiz
ve
Ne kadar iyi oynadıysak o kadar yalnız gidermişiz…

Dinledim,işittim :
Bazı kimseler ancak kendi seslerini duyarlarmış ,
ve
Ancak duyduklarını gerçek sanırlarmış…
Bazı kimselerse sessizlikleriyle anlaşırlarmış
ve
Bazı gün sessizce ortadan kaybolanlar meğer onlarmış…

Bu sana son sesleniş!

witamin | 30 July 2010 13:20

Sevgilim…
Halle anlatamadığımı dille anlatmaya çalışıp; dille de anlatamadığımı elle anlatmaya çalışıyorum şuan.Bu defa da olmazsa bir dahaki sefere neyle anlatırım Allah bilir.

Senin de bildiğin( bazen unuttuğun) üzere yarın doğum günüm.Kaç yaşına gireceğimi bilmek ister misin? Kadınların yaşı sorulmaz dediğini duyabiliyorum.Görünüşe aldanıp evlenme tarihimizi “daha genciz” diyerek yine ileriki bir zamana ertelemeyesin diye sen sormadan söyleyeyim ben : 40 . Evet tam kırk. Bunu sana neden söylediğimi ileriki paragraflarda daha iyi anlayacaksın.Bu yüzden okumaya devam et hayatım…

Gelincik

lavinya76 | 26 June 2010 14:28

……..

Mevsimin değişmeye, kırların yeşermeye başladığı bir zaman mıydı hayatıma aniden girişin ?

Tüm kapıları sıkı sıkı kapattığım, kimse açamasın diye sırtımı kapıya yasladığım çocukça masumiyetin senin önünde boynu bükük kalışıydı belki o günler…

Çocuk muyduk daha? Büyümeye aceleci koşturmalarımız vardı… Her gün yeni bir dal, yeni bir tomurcuk hevesinde sarıldıkça toprağa bilmiyorduk henüz ne kadar çabuk büyürsek o kadar erken solacağımızı…

sabır sarı…

witamin | 26 June 2010 10:44

Bahara dönüktü yüzüm,
yeşil yapraklarım,
pembe düş tozu çiçeklerim,
biriktirdiğim çiğ damlaları,
güneşe açılan kollarım,
senin içindi.
geçti…

Güneşi beklerken yağmur, meltemi beklerken bora,suyu beklerken ateş,seni beklerken…
ve döküldü düş tozu çiçeklerim,
kollarım teslim zamana..
bu yaz da yere bakacak gözlerim,sözlerim,özlerim…

sonbahara dönüktü yüzüm,
sabır sarı yapraklar,
yağmura dayanan kollarım,
daha çok zaman vardı yaza,
yaz vardı öyle değil mi ama?

MAVİNİN ÖYKÜSÜ

kahvekokusu | 11 November 2009 10:44

Bıraktığı yerde öylece kalakaldım… Yorgun, umutsuz, yıpranmış… Biliyor mudur acaba şimdi nasıl hasretle beklendiğini ya da ne kadar umarsızca sevildiğini…

Takvimlerden habersizim… Zamana kattığı değerle biliyorum ancak aylardan ne… Mevsimlerden hangisindeyiz… Bedenime can verecek, kendi varlığıyla varlığımı anlamlandıracak olan O, neden yok şimdi…

Tek değildim biliyordum… Olamazdım da… Benzerlerim o kadar çokken… Her gün bir başkasıyla sarmaş dolaş arşınlarken şehrin kaldırımlarını, böyle deliler gibi bekleten neydi bana gelmesini… Üzerimdeki hala onun kokusu mu, tüm zerrelerime, tüm ilmeklerime işlemiş olan?

farkında mısın?

sonbahar kizili | 10 November 2009 16:11

Hiçbir şey eskisi gibi değil artık
Ne sen sevdaya kuruyorsun saatleri,
ne ben aşka uyanıyorum.
Günaydınlar yollamıyorsun güneşle,
telefonum çalmıyor sabahın yedisinde.
Bilmediğim bir yalnızlıkta
her şeyi biliyor gibi yaşıyorum.
Üstüme saldığın hüzünlerin
adını ayrılık koyuyorum olmuyor.
Gitmekle kalmak arasında bir yerdeyim
Yavaş yavaş kopuyoruz farkında mısın?

Azaldı telefonlarımın çalışı
ve daraldı vakitler.
Konuşacak şeylerimiz mi bitti
yoksa konuşup ta çözemediklerimiz mi sıktı canımızı?
Dert ortağın değilim artık,
kader arkadaşın hiç değilim.
Bana anlatmıyorsun canını ne sıkıyor,
ne daraltıyor içini.
Beni, bana şikâyet edemediğin için mi?
bütün susuşların.
Gülüşmelerimizin yerini derin bir sessizlik aldı şimdi
Bitti mi anlatacaklarımız?
Yavaş yavaş kopuyoruz farkında mısın?

BU DA GEÇECEK Mİ?

kahvekokusu | 02 November 2009 15:16

Nefesinle can bulup, sesinle can verecek bir tek cümlenin iki dudağının arasından dökülüp bana gelmesini öyle çok bekledim ki… Kaç saattir sürüyor bu intizar ya da kaç gündür, saymadım… Batan güneş, işte bir gün daha bitti haberini alay edercesine fısıldarken kulağıma, her sabah yeni bir umut ekleyip bir önceki güne, bekliyorum aynı musaberet ile… Belki bugün diye…

Kahvaltımı sensiz yapıyorum… Tadı tuzu yok hayatın… Çayım hep acılara demliyor kendini ve hep boğazımda bir düğüm…

Hayallemek

liquidlightening | 04 June 2009 16:00

Bir sevgili hayallemek? Bir çocuk masalı dinlemeyi beklemek, en mutlu sonlusundan ya da bir efsane yaşamayı dilemek.
Bir peri hayallersin, mitolojiden fırlayacak bir Tanrıça kim bilir.
Bir prens beklersin ömrün sonuna kadar, her karşına çıkanı o zannedersin yanılacağını bile bile, yılmadan tekrarlarsın kendini.
Belli koşullar vardır, belli kriterler.
Dayatmalarla takdire şayan bir mutluluk hayallersin ama kendin için olmayan.
Sen başka, o başka, yandığın yer ve yanan başka zannederek.
Değişen bir tek şey var o da alevin, yanansa aynı. Sense aynı küllerin üzerinde tutuşur tutuşur sönersin yine ve yeniden.
Durursun, neyi gözlediğini bilmeden ivecen bir bekleyiş ile…
Hayallediklerin birer umut olmuştur, iyice bel bağladığın cinsinden hemde.
Hayallenenler ise tek sefere mahsus olmamıştır hiçbir zaman, o yüzdendir amaçsız bekleyiş.
Hele Bazı ruhlar vardır ki, bekleyiş içinde olduklarını bilemeyecek kadar hayallenmiş.