bildirgec.org

balık hakkında tüm yazılar

Balıklar

olur mu ki | 28 July 2010 09:26

Suda yaşayan, hafızaları ile ilgili olarak müstehzi tebessümlere maruz kalan varlıklardır. Kimimize huzuru, kimimize mangal üzerindeki nefis kokuyu ve sonrasındaki lezzeti sunan bu canlılar; 1950-1975 yılları arasında neredeyse İzlanda, İngiltere, İspanya, Fransa, Belçika, Hollanda, Danimarka ve Fed. Almanya vatandaşlarına bir savaş sunacaklardı.
Sorun 1944 yılında bağımsızlığını kazanan İzlanda’nın üç millik hükümranlık sınırlarını beğenmeyip 1950 yılında dört mile çıkarmasıyla başladı. Ancak İzlanda’ya bu da yeterli gelmedi ve 1958 yılında hükümranlık alanını on iki mile çıkardı. İngiltere bu duruma sessiz kalmadı. Nota vererek bu durumu protesto etti. O yıllarda bu olay basında “cod wars” ismiyle yer aldı. İspanya, Fransa, Belçika, Hollanda, Danimarka ve Fed. Almanya bu sürtüşmede her ne kadar başlangıçta İngiltere’nin yanında yer alsalar da sonrasında kendi hükümranlık alanlarını on iki mile çıkardılar. Bu durum karşısında İngiltere bölgeye savaş gemilerini sevk etmek zorunda kaldı.
1972 yılında İzlanda’nın hükümranlık alanını elli mile çıkardığını duyurmasıyla gerginlik daha da tırmandı. İngiltere’nin bölgeye gönderdiği römorkörlere İzlanda sahil güvenliğinin ateş açmasıyla İngiliz savaş gemilerinin bölgeye gelmesi bir oldu.
Son olarak İzlanda’nın 1975 yılında hükümranlık alanını iki yüz mile çıkardığını duyurmasıyla İngiltere , Fed. Almanya, İzlanda arasında bir kez daha savaş patlak verdi.
Bu durum olaylara taraf olmayan diğer bazı ülkelerin denizlerdeki ilgi alanlarını iki yüz mile çıkardıklarını duyurmaları ile soğudu. İzlanda bugün denizlerdeki hükümranlık alanını iki yüz mil olarak kabul ettirmiş durumdadır.

Akvaryumculukta Yeni Konsept Paludaryum

mudavim | 06 July 2010 18:35

Paludaryum nedir isterseniz önce ona bir bakalım. Paludaryum bir su kenarı taklididir. Paludaryumunuza göz gezdirdiğinizde kendinizi bir gölde, su kenarındaki bitkilere bakar gibi hissedersiniz.

Paludaryum Fotoğrafı
Paludaryum Fotoğrafı

Görsellikte sınır tanımayan tasarımlara imza atabilirsiniz. Su ve kara hayatının kesişme noktasının adıdır Paludaryum.

Tasarım yapılırken su kenarında bulunan elemanlar üzerine yoğunlaşılmıştır. Kayalar, kütükler, ağaç kökleri, bataklık bitkileri, sarmaşıklar paludaryumların vazgeçilmezlerindendir.

EN SOĞUKKANLI IRK…İNUİTLER!

| 09 March 2010 13:22

Yaşlanan insanları ölüme terkedecek kadar kalpleri soğuk ve yaşlandıklarında da bundan kaçmayacak kadar onurlu insanlar aslına bakarsak İnuit, Yupik, Yuit denilen bu şirin ırk…

Kendilerine Eskimo denmesinden son derece rahatsız olmalarını anlamıyorum çünkü kelime “çiğ et yiyen kişi” anlamında kullanılıyor ve bu insanlarda doğa şartlarından dolayı eti çiğ yiyorlar. (eti salamura kıvamına getirip yeselerde)

“Lafı daha fazla uzatmadan bu ırkın Tarihçesiyle başlamak istiyorum”!

  • Buzul Çağın bitimine doğru(yaklaşık 12000 yıl önce) ve Amerika ile Asya kıtaları birbirine bağlıyken Sibirya’dan Asya’ya geçen insanların torunları olarak kabul edilirler.
    Amerika Yerlilerinden mi yoksa Moğollara mı dahil oldukları bilinmemektedir.
  • Boyları 1-50; 1-60m,
    Elleri ayakları küçücük,
    Derileri sarıya yakın,açık kahverengi,
    Saçları siyah,göz renkleri ise kahverengi,
    Sakal bıyık hiç çıkmaz,
    Ya yuvarlak yüzlü ya da Moğollar gibi düz yüzlü,
    Ve Şişman değillerdir,
    Özelliklerine de bakılırsa, dünyanın en farklı ırkına sahip topluluktur.

İsveç çakısı mı? Benim Guppie m var!

Beacool | 27 February 2010 16:03

İsveç çakısı mı? Benim Guppie’m var!

Neden balık ismi aldığı belli...
Neden balık ismi aldığı belli…

Nette dolanırken bir balığa rastladım, ama öyle alelade bir balık değil, hayatımıza baya baya artısı olabilecek yararlı cinsten bir balık. Lil Guppie ismi verilen bu sevimli dostumuz pek bir hamarat, pek bir işlevsel. İşi bilenin eline kılıcı kuşatacak cinsten…

bir yemek yazısı daha

admin | 05 February 2010 11:41

1917 Rusya Ekim Devrimi’nde Gürcistan’dan Kars’a göç eden bir aile ile birlikte Alman bir peynir ustası ve birer tonluk iki kazan getirilir.İsviçre’de öğrenilen gravyer peynir orda öğrenilip nesilden nesile Kars gravyeriolarak üretiliyor.Kars peyniri Mayıs ve Temmuz ayları arasında elde edilen tam yağlı sütlerden yapılır.Eskiden kalan bakır kazanlarda kaynatılan sütler şirden mayası ile mayalanır ve harbi denen alet ile kesilir, sonra da tokuz ile çırpılıp tahta kalıplara konur.Sütün Kars gravyerine dönüşürken ortalama 120 gün geçirmesi gerekiyor.90 Kiloluk peynire yaklaşık bir buçuk ton süt gidiyor.

Suyu dökülüyor ama bitmiyor???

Beacool | 26 January 2010 16:40

Bu akvaryumun suyu dökülüyor ama bitmiyor???

Japon balıklarının kaderi midir bilinmez en çok fanusta yaşatılan balık türü onlardır. Bir balık için bile yeteri kadar konforlu olmayan bu kürede yaşamlarını kah ısıtıcının eksikliğinden kah filtresizlikten olduğundan çok daha kısa sürede tamamlarlar.
Şimdiki zamazingomuzda yine böyle bir fanus. Ama işin güzel tarafı hem görselliği hem de bu canlılara gereken ısı ve temizliğin sağlanması için gereken her şeye sahip. Sürekli su kaybetmesine rağmen!

Kurulum
Kurulum

Hayvan severler hemen ayaklanmasın lütfen bu üründe hiçbir canlıya zarar verilip işkence edilmiyor. Bu sadece optik bir yanılsama. İç içe geçmiş iki adet fanusun arasındaki motor ve su yardımıyla uygulanan bu yanılsama görünüm olarak çok tatmin edici. Kırmızı ve mavi ledlerle ısısının ölçülebildiği bu üründe ledler ayrıca görselliğe katkıda bulunuyor. Ekstra bir motor ve filtre yardımı ile de filtreme yapan Flowarium diğer temizlik işlevini ise magnetik bir cam temizleyici ile yerine getiriyor. Ondokuz litrelik kapasitesiyle sekiz balığa kadar ev sahipliği yapabiliyor. İçeriğinde fırınlanmış ve cilalı seramik altlık, yapma balık ve bitki, balık ağı ve temizleme fırçası bulunan bu zamazingo elektrikle çalışıyor.
Boyutları 33×30 ağırlığı ise 6 kilo olan ürüne 130$ fiyatla bu adresten sahip olabilir, zavallı japon balıklarının fanus kaderlerinin değişimine yardımcı olabilirsiniz…

ocak ayı gelirken yemek haberleri

admin | 09 December 2009 13:22

2.Uluslararası Altın Kep Aşçılar Yarışması Yarışması 20 – 23 OCAK 2010 tarihleri arasında Antalya Expo Center Fuar ve Kongre Merkezinde gerçekleştirilecek.Yarışmaya 4000 aşçı katılacak ve 11 dalda yarışacaklar.

14-24 Ocak 2010 tarihleri arası Mövenpick Hotel Istanbul’da düzenlenecek “Dünya Lezzetleri Festivali” baharatlara doğru bir yolculuk vaad ediyor.