bildirgec.org

anıt hakkında tüm yazılar

mezarlık

nazokiraze | 07 July 2010 19:40

son durak kara toprak demiş büyükler ve ne kuran’da adı geçen karun’un zenginliği , ne firavun’un gücü kurtarabildi onları ölümden, peygamberlerin de, evliyaların da, azizlerin, kralların, şöhretlerin sonu hep aynı yerde bitti. öldüğümde de namım yürüsün diyen veya ölen yakınlarına sevdiklerini dua yoluyla değil de abartılı mezarlık yaptırarak belli etmeye çalışan insanlar da yok değil.

“Marka Kent Bursa”

serversistemci | 28 November 2008 10:03

<aMarka Kent Bursa border=”0″ />
“Marka Kent Bursa”

Bursa BüyükŞehir Belediyesi’nden Bursa’yı tanıtan Yapılan yatırımlarını, projelerin detaylarını, Bursa’nın alt yapısının, çevresinin, tarihi miraslarının, ulaşımın, alt yapının, sosyal ve spor alanlarının da hakkında bilgiler bulabileceğiniz sitesi “Marka Kent Bursa”
ya bakmak için burdan buyurun.

türkiye’nin en büyük heykeli açıldı

admin | 07 August 2008 11:57

Sakarya Meydan Muharebesi’nde düşmanın durdurulduğu Ankara’nın Polatlı İlçesi’ndeki Kartaltepe’ye yapılan 22 metre yüksekliğindeki, 10 metrelik kaidesi bulunan Türkiye’nin en büyük anıtı ‘Dur Yolcu Mehmetçik Anıtı’, törenle açıldı.

ayrıntılar ise burada.

Bu ayıp biz yetmez mi?

NLPMaster | 08 March 2008 02:45

http://bumerang.hurriyet.com.tr/Adclick.aspx?clientid=08335d1e-4dd2-4438-a88f-5a9a8d2ca0c2&goto=http://www.hurriyet.com.tr/gundem/8405016.asp?gid=229&sz=69354

Eskişehir ne kadar Eski?

MerakliKedi | 30 October 2006 14:05

Şeker bayramında Eskişehir’e gitme önerisi geldiğinde “iyi ama neden” dedim içimden. Ama öneri güvenilir yerden geliyordu ve bir gece kalınacaktı. Kısa ama iyi bir kültür gezisi olabilir diye düşündüm. Bayramın ikinci günü, erken saatte yola çıktık ve beş saatlik yolculuğun sonunda Eskişehir’e ulaşmıştık bile.

Yazıyı buraya kadar okuyanlar ve gitmemiş olanlar, açık açık söylemeseler de benimle aynı şeyi düşünüyordur; Eskişehir’de ne var ki? Öncelikle çok iyi bir rehberle başladık yolculuğumuza. Ertuğrul Algan sanat tarihi eğitimi almış bir üniversite hocası. Tüm sorularımızı eksiksiz cevapladığı gibi bize kültür, tarih ve doğa gezisi yaptırdı.
Eskişehir Anadolu Üniversitesi dışında da adını duyurabilecek özellikle sahipmiş. Örneğin Odunpazarı’ndan sonraki ilk durağımız olan Ballıhisar (Pessunus), Frig’lerden kalan anıtlarıyla inançları sorgulatıyordu. Ana tanrıça Kibele’ye yapılan ibadet, rahiplerin kendini adama şekillerini dinledikçe, Muazzez İlmiye Çığ’ın kulaklarını çınlattık bolca. Ballıhisar bu güne kadar çok az kazılmış. Rehberimiz köyün sit alanı ilan edildiğini ve çok kısa bir sürede baştan sonra kazılacağını söyledi. Efes boyutlarında bir antik şehir çıkması bekleniyormuş.
Oradan Sivrihisar’a geçtik. Şirin bir köy. Ama köydeki kocaman Ermeni kilisesine inanamazsınız. Bu boyuttaki bir köyde bu kadar kiliseye gerek var mı diye düşünürken cevabını rehberimiz verdi. 1800’lerin başında 32.000 olan nüfusun 15.000’i gayri müslim imiş ve bunun da 1500 kadarı Ermeni. Bu toprakların nasıl bu kadar yaratıcı olduğunun göstergesi sanki bunlar. Bir zamanlar nasıl da böylesi sevgiyle yoğrulmuş, kardeşlik içermiş bu topraklar. Sonra ne olmuş? Gerçekten sonra ne olmuş acaba – zira yıllarca bir arada yaşayan bu insanlar gittikten sonra ibadethaneleri neden gübre deposu olarak kullanılmış? Bunu anlamak, buna inanmak o kadar zor ki…