bildirgec.org

amerikan hakkında tüm yazılar

Yeni Siteler Keşfedelim – II

Atomic Bomb | 06 September 2010 14:33

CloudCanvas: Online bir resim düzenleme programı arıyorsanız, üstelik bunun bedava olmasını istiyorsanız bu site biçilmiş kaftan. CloudCanvas, HTML5 tabanlı olduğundan flash veya tarayıcınıza herhangi bir eklenti kullanmadan çalıştırılabiliyor.

Xroxy: Bazen internetin güzel hizmetlere erişmek o kadar kolay olamayabiliyor. Kimi siteler sadece amerikan ip’lerini kabul ediyor, bunlara girebilmek için proxylere ihtiyacımız olabilir. İşte taze ve kaliteli proxy listeleri için bu siteyi kullanabilirsiniz.

EN SOĞUKKANLI IRK…İNUİTLER!

| 09 March 2010 13:22

Yaşlanan insanları ölüme terkedecek kadar kalpleri soğuk ve yaşlandıklarında da bundan kaçmayacak kadar onurlu insanlar aslına bakarsak İnuit, Yupik, Yuit denilen bu şirin ırk…

Kendilerine Eskimo denmesinden son derece rahatsız olmalarını anlamıyorum çünkü kelime “çiğ et yiyen kişi” anlamında kullanılıyor ve bu insanlarda doğa şartlarından dolayı eti çiğ yiyorlar. (eti salamura kıvamına getirip yeselerde)

“Lafı daha fazla uzatmadan bu ırkın Tarihçesiyle başlamak istiyorum”!

  • Buzul Çağın bitimine doğru(yaklaşık 12000 yıl önce) ve Amerika ile Asya kıtaları birbirine bağlıyken Sibirya’dan Asya’ya geçen insanların torunları olarak kabul edilirler.
    Amerika Yerlilerinden mi yoksa Moğollara mı dahil oldukları bilinmemektedir.
  • Boyları 1-50; 1-60m,
    Elleri ayakları küçücük,
    Derileri sarıya yakın,açık kahverengi,
    Saçları siyah,göz renkleri ise kahverengi,
    Sakal bıyık hiç çıkmaz,
    Ya yuvarlak yüzlü ya da Moğollar gibi düz yüzlü,
    Ve Şişman değillerdir,
    Özelliklerine de bakılırsa, dünyanın en farklı ırkına sahip topluluktur.

Mordum

emrextreme | 28 July 2009 10:02

Mordum
Yönetmen: Jerami Cruise, Killjoy
Oyuncular: Cristie Whiles, Fred Vogel, Michael T. Schneider, Jerami Cruise, Killjoy

Özet :

Tam olarak belirli bir senaryosu olmasa da üç gencin bir el kamerası kullanarak işledikleri cinayetleri ve işkenceleri kaydetmelerini izliyoruz. Bütün özet bu aslında.

Filmi farklı kılan ise konusu, senaryosu değil. Cinayetlerin işlenme yöntemi. Çekiçle adam kafası parçalama, ölüye tecavüz, bıçaklama, bıçak yarasına tecavüz, cinsel organ kesme, bu organ ile yapılan fanteziler, kusma, kusulanı yeme, gırtlak kesme gibi türlü hastalıklı gürüntüler var. Burada kullanılan çekim teknikleri gayet başarılı, gerçek mi yoksa efekt mi olduğu çoğu sahnede anlaşılmıyor.

Buraya film ile ilgili görsel öğe eklemek istemiyorum çünkü çoğu kişi için çok rahatsız edici olabilir. Merak edenler Google resimlerine buradan bakabilir.

Daha çok Jackass gibi kamera bir yerden öbür yere gidiyor. Dirty Sanchez için Jackass’in abartılı hali deniyordu fakat Mordum bütün sınırları, tabuları yıkıyor. İnsanlık namına hiçbir şey yok filmde. İnsanın sınır tanımaz tarafını görüyoruz. Bu film ve Sodom beni en rahatsız eden filmler oldu çünkü yapılanların bir nedeni yok, sadece zevk için işlenen suçlar. İnsanın bir hayvandan bile daha aşağı olabileceği gerçeği insanı korkutuyor.

Olmazlara Direnen İnsanlar…

SuBirikintisi | 08 January 2009 11:57

Tarih bu tarz insanların başarılarıyla doludur. En ümitsiz anlarda bile ümitvar olan, yapılamaz denilen işleri gerçekleştiren insanlar. Şöyle bir düşünsek tarihimizden kimbilir kaç örnek buluruz. Aşılamaz diye düşünülen Konstantinapol surlarını yerle bir edip, fethedilemez denilen bu şehri fetheden Fatih Sultan Mehmet geliyor aklımıza.

Ancak hakkında yeterince bilgi sahibi olduğumuz, her fırsatta ziyadesiyle anlatılan Fatih Sultan Mehmet Han’ı anlatmak yerine burada gözlerden uzak kalmış ama 2. Dünya Savaşı’nda önemli işler yapmış bir askerden, bir komandodan; Otto Skorzeny’den bahsetmek istiyorum.

Çocukluk ve gençlik yılları hakkında fazla bir bilgi bulunmamakla birlikte mühendislik okuduğu ve bir düello sırasında yanağından yara aldığı biliniyor.

nostalji dükkanı: boombox nedir?

AntiHumanIST | 24 May 2008 14:35

ilk bildirisi nostaljik saatler olan dükkanımızın ikinci bildirisi bizi daha eskilere götürecek “boombox”lar. “ghetto blaster” olarak da bilinen boomboxlar 70’lerin ve 80’lerin amerikan filmlerinde omuzlardan inmeyen müzik kutularıydı. ellerden düşmeyen bu aygıtlar bugünkü mp3 çalarların yerini dolduran yegane parçalardı.

break dance için vazgeçilmez olan boomboxlar sallanarak yürürken şarkılar söyleten, şimdilerde ise bizleri güldüren bir aygıt. Bu alete ithafen şurada boomboxları tekrar hatırlatan bir dizi şekerpare yayınlanmış. yazı için araştırma yaparken şurada da tam bir tarihi eser kataloğu buldum. isteyenler tarihi bilgiye şuradan ulaşabilir.

ayrıca bir de bu video’yu izlemek isteyebilirsiniz.

HOLOWOOD mu?

rivak | 29 April 2008 16:52

Yalnızca Amerikan sinemasının değil, ABD emperyaliziminde kalbi HOLLYWOOD
Amerika hollywood endüstrisi sayesinde fikirlerini bütün dünyaya sunar.Film senaryolarını kendi istedikleri gibi yazarlar.Diğer dünya sinemalarında ise bireyler kendi duygu ve düşüncelerine göre film yaparlar.Dünya politikasında konuşma hakkı sadece Amerikaya bağlıdır.Diğer ülkeler ise bu hakka sahip değillerdir. Çünki amerika kendi ürettiği politik filmler için millyetçilik, diğer ülkelerin filmleri ise faşizm olarak adlandırılır.HOLLOWOOD; dünya gerceklerini sadece kendi istedikleri gibi,kendi belirledikleri koşullar altında yapmaktadır.Bütün müslümanları dünyaya terörist olarak tatırken,bizim ülkemizde yapılan filimler(Kurtlar Vadisi) için faşizim olarak nitelendirirler.

Saleen S5S Raptor

mturkmen | 22 March 2008 00:47

İşte size bir süper araba daha. SaleenAmerikalı araç firmasının üretime sunacağı bu aracın özellikleri ise şöyle:
650 beygir gücü,
100 km.ye ulaşma 3.2 saniye,
6 düz vites,
Alüminyum şase,
320 km. maksimum hız.
Peki bu otomobil kaça mal olacak? Piyasaya 185.000 $ ile sunulması planlanıyor.
Kaynak 1, 2