bildirgec.org

aldatılmak hakkında tüm yazılar

biten aşka ispat gerekir mi?

pinti | 19 January 2011 20:21

bir arkadaşım aradı geçenlerde taaaa liseden ,sana ihtiyacım var dedi düşünmedim bile anında yanındaydım.Kocasının aldattığını düşündüğünü son 1 yıldır fazlasıyla bilgisayarına bağlandığını orada ne haltlar karıştırdığını bilmek istiyordu.
Bilmek istiyordu çünkü kendisine ispatlı delilli boşanma sebebi arıyordu yada beni ona inandırdı.

Anna Karenina, aldatılan erkeğin el kitabı

hayalicindegecti | 26 May 2010 11:23

Tolstoy’un bu ünlü romanı, (bence) dünya edebiyat tarihinin “baş eseri” olma niteliğini hiçbir zaman yitirmeyecek. E, herkes ona yarattığı o “muhteşem” hatta, kendini trenin altına atmış olsa bile “ölümsüzAnna Karenina (*) figürü ile “şahane” bir aşk romanı diye bakarken bu açı da neyin nesi demeyin.
Gelin beraber romandan (1860’ların Rusyasından) bugüne (Türkiye’ye) bir kolaj yapalım ve tartışalım.
1850’lerdeki,1860’lardaki Moskova ve St. Petersburg’daki yaşamın “tam bir fotoğrafı” sayılacak eser aslında olay örgüsünde arka planda bıraksa da, Aleksey Aleksandroviç Karenin figürü ile bugüne ilişkin önemli “hisseler” de gönderiyor bizlere.
FİZİKSEL AŞK SADECE ERKEKLER İÇİN MİDİR?
Roman karısını aldatan Oblonski’nin (Anna’nın ağabeyidir) öyküsü ile başlıyor. Oblonski’nin durumu (Levin’e) izah edişi şöyle:
-Anlatayım da dinle. Tutalım ki evlisin, karını da seviyorsun, ama başka bir kadını çekti canın…
-Kusura bakma ama bir şey anlamadım bu dediğinden…Şu anda karnımı tıka basa doyurmuşken bir ekmek fırınının önünden geçerken ekmek çalmanı anlayamayacağım gibi, bu senin dediğini de anlayamıyorum.
-Neden? Ama ekmek bazen öylesine nefis kokar ki, kendini tutamazsın.

BİZDEKİ DURUM: “Erkek aşık olmadan sevişebilir, hatta doğası onu buna zorlar (**) Kadın ise ancak aşık olduğu zaman başka erkeğe bakar,” tarzında söylemler yerleşmiştir. Kadın bu söylemlere inanacak ve harfiyen uyacaktır, aksi taktirde kendisine hemen “o” harfiyle başlayan damga vurulur.
EVLİLİKTE HUZUR YETERLİ MİDİR?
Eh, ekmek hep erkeklere “nefis kokacak” değil ya, romanda bu durum yıllardır Karenin’le evli olan Anna’nın da başına geliyor. St.Petersburg’da güzel evlerinde eşi Aleksey ve sevgili oğulları Serjoya’nın taçlandırdığı mutlu yaşamları pürüzsüz ve gayet dingin sürerken Vronski çıkıyor Anna’nın karşısına… Müthiş bir çekim duyuyorlar birbirlerine.

Yazmamışlar kaderimi kimseyle…

astral | 23 August 2009 19:08

Ruh durur bazen. Zaman da akmaz. O anlar da yalnız bir parça müzik vardır, bir parça matem… -Neye olduğu belli olmayan-

An durur ya, bir gece yarısı, gökte yıldızlar varken, gök lacivertten; yüreğin laciverde yakınken; Özlem Tekin bağırır bir yandan: ‘Yazmamışlar kaderimi kimseyle…’

‘Bu şarkı bana yazılmış olmalı ya da bu kadın beni hissetti, yazdı.’ dersin.

Bir iç geçirirsin, bir sigara yakıp üfler gibi içli hissedersin kendini. Oysa hiç sigara içmemişsindir. Uzaklardan bir kadın sesi duyarsın, bir şarap kadehi yere düşer, tuz buz olur; kadının gözünden bir damla yaş süzülür, duyacağını hiç ummadığı söz kulaklarında çınlar; bilmiyordur ki, bir yüzyıl çınlayacaktır o laf, o an…

Gidiyorum

ceyhunak | 21 December 2008 16:44

Gidiyorum herşeye inat;
Beni sevişine ragmen gidiyorum, çıkıyorum aşk kapından, sınırlarından..
Ben seni sevdim, sen hep ipleri kopardın,
kesik kesik olan düşüncelerime bir de Aldatmayı ekledin.
Şimdi elim ayagım kesik, yürüyemiyorum bile..
Susuyorum;
Korkuyorum;
Gidiyorum;
aldatılışımla beraber kendime dönüyorum.
Sancılarıma ilaç olan sen, şimdi bana acı veriyorsun.
Düşmana yenilmiş gibi gidiyorum;
başım yerde gururum elimde, malibum ama kime?
bir el’e…

99 Depremini 12 Yaşındaki Çocuktan Dinlemek

xcrescentx | 07 December 2007 08:20

Güzel bir yaz gecesiydi yada milyonlarca yıldız güzel olacak diye bizi kandırmıştı o süslü ışıklarıyla. Gece 3 sularında birisi beni sarstı uyandım kimse yoktu balkondan baktığımda karşı apartmandan da bakanların dışında. Fakat halen birisi beni sarsıyordu. Korkmamıştım ne olduğunu anlayamamamdan dolayı. Sonra bağırdım. Sesim yoktu şaşırdım tekrar denedim. Bu kadar gürültü nerden geliyordu ve neden hala ayakta durmakta güçlük çekiyordum? Kendi sesimden yoksundum…

———————————————————————————————————

ilkim sensin dedi ama şimdi başkasıyla…

dimoedes | 18 August 2007 10:18

bizim hikayemiz yaklaşık 1 ay önce başladı.. ilk gördüğüm an evet bu kız o olabilir dedim.. hergünümüz beraber geçiyordu ve ben gittikçe bağlanıyordum bir an bile onu ihmal etmiyordum her an yanındaydım ve günlerimiz kısıtlıydı… önce söyleyemedim sevdiğimi çünkü kaybetmekten korkuyordum ama en sonunda söyledim yorum yapmadı. hoşuna gittiği belliydi yaşamak istedi ve bende hiçbir zaman hiçbirşey için zorlamadım onu.. taa ki o beni zorlayıp birşeyler isteyene kadar.. çok güzel saatler geçirdik ilkim sen oldun dedi benim için gurur verici birşeydi çünkü sevdiğim insanın ilki bendim ve düşünceme göre öyle kalacaktım herzaman istediğim birşeydi bu… zaman geldi ve gitti.. gidişinin üzerinden haftalar geçmişti benimle konuşmak istedi aradım ve hayatımda birisi var dedi… yıkımım mı ölümüm mü oldu bilmiyorum ama bildiğim birşey var içim yanıyordu çok ağır bir yük altında kaldığımı hissediyordum dakikalar geçtikçe yük ağırlaşıyordu… kalbim daha fazla dayanamadı ve nefes almakta zorlamaya başladı beni… ölsem daha iyi olur diye düşündüm ama birden toparladım kendimi ve ona şunları söyledim kendini benim yerime koy ve ne kadar ağır bir yükün altından kalkmaya çalıştığımı anlamaya çalış dedim bu cümleden sonra konuşulanlar pek önemli şeyelr değildi çünkü ben onu pek dinlemiyordum.. şimdi ne mi yapıyorum bende bilmiyorum ama yapabildiğim en iyi şeyi yapmaya çalışıyorum yazıyorum,yazıyorum,yazıyorum….bu anlatılanların hepsi gerçektir bu yazıyı okuyanlar inşallah bu kadar ağır bir yükü kaldırmak zorunda kalamzsınız ve mutlu olursunuz.. benim bu 3. yıkılışım ve hepsinin sonu aynı aldatılmak…..

artık aldatmanın mazereti var: GEN

aggali | 12 July 2007 13:15

Aldatmak yıllardır yazılır çizilir. Kim neden aldatır, aldatmak için ortada sebepler mi oluşması gerekir, yoksa insanın içinde olan birşey midir. Amerika’da yapılan ve bir dergide yayımlanan biraraştırmada bunu başka bir nedeni olduğuna yer verilmiş.

Ayrıca aldatmanın ne olduğunu nasıl hissedildiğini deinceleyebilirsiniz.

Aslında araştırma neden sorusuna çok takılmamış, daha çok aldatmanın genlerle alakası bulunduğunu ispatlamaya çalışmış. Bu konuda daha ayrıntlıl bilgi almak isteyenler içn ise bir siteden bilgi alabilirler