bildirgec.org

fransa hakkında tüm yazılar

nasıl öldüler

nazokiraze | 24 August 2010 13:14

Tarihe Kanlı Maryolarak geçen zalim kraliçe 1. Mary kırklı yıllarının başında kanserden öldü. Bir kaç kez hamilelik geçirdiğini zannedilen kraliçenin vücudunda oluşan şişlik ve kanamalar aslında kanser belirtileriydi.

Fransa kralı X. Charles koleradan , XIII. Louis veremden ,III. Philippe hummadan ölmüştür.

Kenize Murad

arke9 | 20 August 2010 18:09

Kenize Murad

Kenize Murad 15 Haziran 1940 yılında Paris ‘te doğmuştur.Annesi Sultan 5. Murad‘ın torunu Selma Rauf Hanımsultan’dır.Babası Damat Raca Seyyid Sacid Hüseyin Ali’dir. Annesini henüz 1 yaşında kaybeden Kenize Murad’ı Fransız bir aile yetiştirdi.Gençken hosteslik yapmak, operada bilet satmak, çocuk bakmak gibi işlerle uğraşan Kenize Murad yüksek öğrenimini yaptıktan sonra bazı Fransız dergileri için Orta Doğu da çalıştı. Bangladeş ve Pakistan gibi ülkelerde de yaşamıştır.Türkçe bilmeyen Kenize Murad İngilizce ve Fransızca biliyor . Türkçe bilmediği için Türkiye de yaşamayı düşünmemiştir .Babasını 21 yaşında tanımıştır.

Demokrat Fransa Bu mudur ???

firatocal | 09 August 2010 10:15

Sırtındaki bebeğiyle yerlerde sürüklenen ve tekme tokat dövülen kadınlar… Göz kırpmadan kontrolsüz güç uygulanarak ezilen Afrikalı göçmenler…

Demokrasinin anavatanı olarak bilinen Fransa ‘ dan insan manzaraları bunlar… İrkçı tutumlarıyla , insanın kanını donduran görüntüleriyle çok farklı bir Fransa resmi…

Romantik çiftlerin elele tutuşup eiffel kulesi ‘ ne karşı ren nehri ‘ nin durgun sularında gezdiği çiftler yerini , yerden yere vurulan zavallı insan manzaralarına bırakmış…

2010 GÜNEY AFRİKA dÜNYA KUPASI ‘ NIN UNUTULMAZLARI…

firatocal | 12 July 2010 17:25

Güney Afrika ‘ da düzenlenen 2010 Dünya Kupası ‘ nı geride bıraktık.. Rüzgar gibi geçen bir aydan sonra tadı damağımızde kalmış maçlarla şimdiden dört yıl sonraya Brezilya ‘ da yerlerimizi ayırttık… Bu dünya kupasına damgasını vuranları satır başlarıyla hatırlayıp Güney Afrika ‘ ya selamlarımızı yollayalım…

Başımızın tatlı belası , 2010 Güney Afrika hatırası , kör olmayasıca Vuvuzela
Başımızın tatlı belası , 2010 Güney Afrika hatırası , kör olmayasıca Vuvuzela

* Ah vuvuzela , vah vuvuzela…
Artık tüm futbolseverlerin korkulu rüyası , adını duyanların bile tüylerini diken diken etmeye yeten vuvuzelalar , zaman zaman maçların bile önüne geçerek , en çok konuşulan kupanın unutulmazları arasına girmeyi başardılar… Eeee ne de olsa reklamın iyisi kötüsü olmaz derler… Vuvuzelalar , tüm kupalar içerisinde Güney Afrika 2010 ‘ u ilelebet hatırlamamıza neden olacaklar…

İyiki elendin İtalya...
İyiki elendin İtalya…

Fransa Milli Takımını eline yüzüne bulaştıran Domenech
Fransa Milli Takımını eline yüzüne bulaştıran Domenech

*Eski Şampiyonların fiyaskosu…
Daha kupanın ilk turunda önceki dünya şampiyonları İtalya ve Fransa ‘ nın sansasyonel bir şekilde kupaya veda etmeleri futbolseverlere ilk şoku yaşattı… Aslında oynadıkları – daha doğru bir deyimle oynayamadıkları – futbolları sebebiyle beklenen bu durum , diğer turların selameti ve keyifli geçebilmesi açısından daha hayırlı bir sonuç doğurmuş oldu… Mücadeleden uzak , kaşarlanmış ve doymuş anti futbollarıyla Ne İtalyanlar , ne de Fransızlar bir üst turu haketmemişlerdi… Özetle futbol ilahlarının bu hakkaniyetli davranışlarını gönülden alkışladığımı söylemeliyim…

Total futbolun iki devi : Hollanda ve İspanya...
Total futbolun iki devi : Hollanda ve İspanya…

*Yaşasın takım oyunu , yaşasın total futbol…
2010 Dünya Kupası ‘ nda gördük ki , Şampiyon İspanya dışında Hollanda ‘ da kupayı kazanmış olsaydı , kesin olan total futbolun kazanacak olmasıydı… Maçların başlamasıyla gemilerini kurtaracak kaptanlar olarak bakılan yıldızların bir bir evlerine dönmeleri futbol adına birşeylerin değişeceğini müjdeler gibiydi… Rooneyler , Ronaldolar , Ronaldinholar televizyonlarının karşısına geçtiğinde , takım futbolunun galip geldiğine , orta sahanın anahtar rol oynadığı toplu hücüm toplu defans anlayışının ve ayağa kusursuz pas ilkesinin modern futbola damgasını vurduğuna şahit olduk… Yani herkes anladı ki , savunmayı ve presi bilmeyen futbolculardan kurulu takımlar kaybetmeye mahkum…

Tarayıcı Seçim Ekranı Geliyor

angelsdemos | 02 March 2010 12:19

Microsoft, Avrupa komisyonu ile yaptığı anlaşma sonucunda; bazı Windows sürümlerinde internet tarayıcısını seçmeyi sağlayacak bir seçim ekranı sunacak. Önümüzdeki günlerde başlayacak olan bu uygulama ile 12 tarayıcı arasından seçim yapabileceğiz.

Seçim ekranının ilk sayfasında sadece 5 tarayıcı yer alırken diğer tarayıcılar sayfalandırılacak. İlk girişte göreceğiz 5 tarayıcı ise her seferinde rasgele seçilecek .Ayrıca her tarayıcının altına kısa bir şekilde tanım cümlesi yazılacak.

Tarayıcı seçim ekranı Windows XP, Windows Vista ve Windows 7‘de uygulanacak. Seçim ekranının tasarımını tamamlayan Microsoft, bu çözümün oldukça mantıklı olduğunu ve kızışan olayları yatıştırabileceğini savundu. Tarayıcı seçim ekranı yapılacak bir güncelleme sonucunda Windows sürümlerinde yer alacak.

18 kısa film bir arada: Paris, je t’aime (2006)

768 | 28 February 2010 13:28

Paris, hayallerin şehri!
Birçok insanın zihninde aşk ve tutkuyla özdeşleşmiş olan Paris şimdi muhteşem görüntüleriyle ve Pierre Adenot, Johnny Klimek, Christophe Monthieux ve Tom Tykwer imzalarını taşıyan müzikleriyle ayaklarınızın altına seriliyor. 2006 yapımı bu film, 21 usta yönetmenin 4 sene süren çalışmaları sonucu 18 farklı aşk hikâyesini beyazperdeye yansıtıyor. Sadece aşka değil, toplumsal sorunlara da kenarından köşesinden yer veren bu film, özgün konuları ve usta oyuncularıyla da oldukça dikkat çekiyor.

Oyuncular arasında Gérard Depardieu , Natalie Portman , Alexander Payne , Bob Hoskins , Nick Nolte , Willem Dafoe , Juliette Binoche , Steve Buscemi , Wes Craven , Elijah Wood , Olga Kurylenko gibi isimlerin yer aldığı filmin yönetmenleri de Frédéric Auburtin, Emmanuel Benbihy, Sylvain Chomet, Ethan Coen, Joel Coen, Wes Craven, Gérard Depardieu, Christopher Doyle, Vincenzo Natali, Alexander Payne, Walter Salles, Oliver Schmitz, Gus Van Sant gibi isimlerden oluşuyor.

saraylar ve hikayeleri –1

nazokiraze | 26 February 2010 11:45

versailles sarayı ya da versay sarayı (le château de versailles) avrupa’nın en büyük ve ihtişamlı sarayıdır, önce av köşkü olarak inşa edilen yapı daha sonra xiv. louis tarafından saraya dönüştürüldü. güneş kral tüm uyarılara rağmen buranın yapımına inanılmaz para harcar ,onlarca yıl süren sarayın yapılışı sırasında binlerce işçi çalışır.

maria antoinette tarafından sarfedildiği iddia edilen ‘ekmek bulamıyorlarsa,pasta yesinler’ sözünün burada söylendiği anlatılır. babasının av köşkünü bu denli ihtişamlı saraya dönüştüren kral tüm soylularu burada ağırlar ve avrupa’nın gözünü kamaştırır. uzun zaman tuvaleti olmayan bu yapı bir bayram günü havuzlardan fışkıran su ile 600,000 kişinin bir günlük su tüketimine eş değer su harcar güneş kral’dan sonra gelen her hükümdar sarayı bir öncekinden daha gösterişli hale getirmek için uğraşır. sarayın duvarlarında fransa tarihinin ihtişamı kadar iflasının sebepleri de görülebilir.

Deniz Haydutları: Dünden Bugüne Korsanlık

admin | 09 February 2010 14:30

Kaptan Keitt (1907, Howard Pyle'ın tasviri)
Kaptan Keitt (1907, Howard Pyle’ın tasviri)

Siyah bayrak, kanlı çarpışmalar, tahta bacaklı kaptanlar… : Edebiyat ve sinema, ganimet peşinde denizlerde dolaşanların efsanelerini daima canlı tutmuştur. Korsanlık, deniz ticareti tarihi ve ticaretle uğraşanların veya rakiplerine karşı kullanan ülkelerin tarihinden ayrı düşünülemez. Bu yasadışı faaliyetle düzenli ve resmi deniz savaşlarını birbirinden ayıran sınır, pek de net ve belirgin değildir.

Yunan demokrasisinin ortaya çıkışıyla hırsızlık ve haydutluk reddedilmiş, ticari kurallar geliştirilmiştir. Tukididis, gelişimin önündeki en büyük engelin yasadışı yollarla yapılan korsanlık olduğunu varsaysa da, Ksenefon savaş çerçevesinde yararlı olduğu sürece korsanlığı meşru sayar. 5. yüzyılda Atina Devleti’nin çöküşüyle Anadolu kıyıları ve Girit korsanlığa elverişli hale gelir.
M.Ö. 2.yy‘da, Anadolu’da bir korsan konfederasyonuna rastlanır; Romalıların ülkeye sızmasını engellemek amacıyla Kilikya’da (günümüzde Tarsus) Pontus Kralı Mitridates’in yardımıyla kurulmuştur.

Ünlü korsan Calico Jack'in bayrağı (Jolly Roger)
Ünlü korsan Calico Jack’in bayrağı (Jolly Roger)

Romalıların Akdeniz’de sağladığı ticari güvenlik, imparatorluğun yıkılışıyla son bulur. Bizans İmparatorları düzeni sağlamaya çalışsa da, doğudaki Arap fetihleri ve batıdan gelen Haçlı Seferleri Doğu Akdeniz’i “korsan yatağı” haline getirir.

Kanserle Oyun Oynayan Bilim Adamı: Sigmund Freud

admin | 30 January 2010 13:36

Sigmund Freud
Sigmund Freud

Doktor Sigmund Freud, tesadüfen ziyaretine gelen özel doktoru Felix Deutsch‘a, ağzındaki küçük şişi gösterdi. Kendince pek önemli değildi bu şiş, ama son zamanlarda onu oldukça rahatsız etmeye başlamıştı. Deutsch, sağ tarafta, damak ile çenenin birleştiği yerdeki şişkinliğin kanser olabileceğini düşündüğünde, elinde olmayarak sarardı, heycanlandı, ne diyeceğini şaşırdı.

Bu olay 1923 yılı Nisan ayında meydana geliyordu. Psikanalizin kurucusu Dr. Freud bu tarihten sonra 1939 yılı Eylül ayına değin yaşadı; 16 yıldan fazla bu hastalıkla korkunç bir savaş verdi. Kendisi ve yapıtlarını mahvedecek her türlü zorluklara, tehditlere, sevdiklerini kaybetmesine, hatta Nazi rejimi yüzünden memleketinden kovulmasına karşın, hiç durmadan çalıştı, ara sıra dayanılmayacak kadar ağır olan ağrılarına rağmen pes etmeden çalıştı.