bildirgec.org

almanya hakkında tüm yazılar

55. Eurovision Şarkı yarışması

mehmetbastug94 | 31 May 2010 13:12

manga
manga

Bu yıl Norveç’in Oslo kentinde düzenlenmiş olan 55. Şarkı ve şov yarışmasını Almanya kazandı…

Eurovision
Eurovision

Türkiye 2. sırada büyük bir başarı elde etti. Manga’nın ”We could be the same” Adlı şarkısı Almanyanın ”sattelite” şarkısından (Lena) 75 puan geride kalarak 2. sırada tamamladı.

Bu güne kadar Türkiye’nin 1. lik 3. lük 4. lük 5. lik dereceleri vardı, fakat 2. lik yoktu. Böylece beşliyi tamamlamış olduk….

Internazionale vs. Bayern Münih (CL 2009-2010 Final)

clique X | 22 May 2010 19:47

INTER Mİ, BAYERN MÜNİH Mİ?

Dünya Kupası’na kadar elimizde kalan son heyecan olan Şampiyonlar Ligi Finali olduğuna göre, bu konu hakkında birşeyler karalamak şart oldu. Bu sene farklı bir heyecan olarak bu kupayı uzun süredir isteyen iki takım ile karşı karşıyayız. Yani bir Barcelona, Chelsea, Manchester United, AC Milan durumu söz konusu değil. Son beş yıl boyunca Serie A’da üstüste şampiyon olan Internazionale (namı diğer Inter) ile Alman’ların gözbebeği Bundesliga’da son beş yılda üç şampiyonluk yaşayan Bayern Münih. Her iki takım da 2009-2010 sezonunu kendi liglerinde lider olarak bitirerek bu maça omuzlarında şampiyon apoletleri ile çıkıyor.

Tam Bir Doğa Tutkunu: Leonardo di Caprio

24black mamba24 | 17 May 2010 11:40

Leonardo di Caprio
Leonardo di Caprio

Buğday tarlasını anımsatan saçlar, okyanusların serinliğini içinde gizleyen gözler… O son dönemin en parlak yıldızlarından biri, o Hollywood’un altın çocuğu.

Leonardo di Caprio, California’da 11 Kasım 1974’te dünyaya geldi. Annesi Irmalin daha Leonardo doğmadan önce vermişti ona ilk adını. Çünkü gördüğü bir Leonardo da Vinci tablosunu, önünden ayrılmak bilmeden hayranlıkla izlediği sırada karnındaki bebeğinin güçlü tekmelerini duyumsayan Irmalin, o an bebeğine bu eşsiz ressamın adını vermeye karar verdi ve böylece yeni doğan bebeğin adı kayıtlara Leonardo Wilhelm di Caprio olarak geçti.

Annesi Alman asıllıydı ve bir devlet kuruluşunda sekreter olarak çalışıyordu. İtalyan asıllı olan babası ise sıra dışı bir çizgi romanın hem çizeri hem de yayıncısıydı. Yenilikçi bir ailenin tek oğluydu o. Doğumundan bir yıl sonra annesi ile babası ayrılan Leonardo, tüm davranışlarının, tüm zevklerinin onlardan kendisine geçtiğine ilişkin düşüncelerini şu tümceyle dile getiriyor:

“Her ne yaptıysam, hepsi de onların önceden yaptığı şeylerdi. Örneğin burnuma taktığım bir halkayı babam hoş karşıladı. Çünkü bu tamamen onun tarzıydı.”

The Center for Enriched Studies ve “John Marshall High School”da eğitim gören Leonardo arkadaşlarıyla eğlenmeyi hatta tartışmayı, ders çalışmaya yeğledi hep. “Okulu sevdiğim pek söylenemezdi. Bir şeyin üzerine uzun süre odaklanamam ben, sıkılırım. Öğrenme isteğim de olmadı hiç… Boş bulduğum her anı arkadaşlarımla dans ederek geçirirdim” sözleri de onun okulla arasındaki pamuk ipliği denli zayıf ilişkisini belgeler nitelikte.

Mussoli’nin Son Günleri

hasilikelam | 20 April 2010 09:39

2.Dünya Savaşı sırasında İtalya’nın başbakanı olan ve Alman lider Hitler ile birlikte Faşizmin en önemli uygulayıcılarından olan tam adı ile yazacak olursak Benito Amilcare Andrea Mussolini, basit bir İtalyan ailenin çocuğu idi. Mide ülserinden oldukça muzdarip olan Mussolini bu rahatsızlığından dolayı günlerce kıvranırdı. Oldukça aksi ve somurtkan bir yapıya sahipti. Fakat tüm bu olumsuz özelliklerine rağmen kendisine verilen muhteşem sıfatını etrafına benimsetmişti.
2.Dünya Savaşında İtalyan kuvvetleri, Balkanlarda ve Kuzey Afrika’da yenilgiye uğramıştı. İtalya’nın müttefiki olan Almanya ise şiddetli çarpışmalarla savaşa devam ediyordu. İtalyan liderler gidişatı gördükleri için artık savaştan vazgeçmek istiyorlar, barışı sağlayabilmek için bir takım kararlar alıyorlardı. Ancak İtalyan liderlerin barışı sağlamaya yönelik bu kararlarına Mussolini şiddetle karşı çıkmakta idi. İşte bu nedenle Mussolini’yi yerinden uzaklaştırmak için ona karşı çeşitli komplo ve suiskastlar düzenleniyordu.

İtalyan Büyük Meclisi o sıralarda toplandı ve Mussoli’nin aleyhine bir karar aldı. Bu karara göre; güven oyu olmaksızın Mussoli’nin idaresindeki bir savaşa asla girilmeyecekti ve meclis onun istifasını istiyordu. Oylama yapıldı ve oylama sonuçları Mussoli’nin aleyhine idi.
Mussolini aleyhine alınan bu meclis kararından sonra ülke kurallarına göre Mussoli’nin derhal tutuklanması gerekiyordu.
Bu meclis kararının ardından Mussolini, dönemin Kralı Victor Emmanuel III‘ü ziyarete gitti. Bu ziyaret sırasında Mussolini etrafta hiç barışcıl bir hava olmadığını hissediyordu. Alışılmışın dışında etrafta daha çok polis vardı.

Kral  Victor Emmanuel III
Kral Victor Emmanuel III

Mussolini ile Kral Victor Emmanuel III karşılaşınca söze ilk başlayan Mussolini oldu. İtalyan Büyük Meclisi’nin kendisinin istifasını istemek gibi bir yetkisinin olmadığını Kral’a söyledi. Kral’a savaşın mutlaka devam etmesi gerektiğini anlattı. Kral Victor Emmanuel III, Mussoli’nin bu sözlerine sinirlendi ve şöyle dedi:
-“Bu ülkede en çok nefret edilen insan kim biliyor musun? Sensin. Kuzeydeki İtalyan birlikleri “Alpini’nin katili Mussolini kahrolsun” şeklinde naralar atıyorlar, onları da duymadın mı” dedi.

“Model Your Town”da son dönemeç…

Lorilleux | 07 April 2010 12:36

Google SketchUp
Google SketchUp “Model Your Town”

internet devi google, daha çok bina modellemenin yaygınlaşması için “model your town” adlı bir yarışma düzenlediğini daha önce duyurmuştu. google, sketchup programıyla binaları modelleyerek bu modellenmiş binaları dünya üzerindeki gerçek yerlerine, google earth adlı programında yerleştiriyor. bugüne kadar google earth üzerinde 10 binlerce bina modeli yerleştirildi. yarışma, adından da anlaşılacağı gibi yaşadığınız mahalleyi/kenti modellemek üzerine kuruluydu. yarışmaya katılmak için tek yapmanız gereken ise, bireysel veya grup olarak yaşadığınız mahalle/kentteki binaları modelleyerek sanal ortama geçirmekti. modellemek için google sketchup ya da google imzalı başka bir 3d modelleme programı kullanabiliyordunuz.


“Model Your Town” yarışmasına katılan şehirler

2 mart tarihinde yarışmaya katılım için son gündü. o güne kadar katılan katılımcılar arasından 5 adet finalist seçildi. bu en iyi 5 modelleme, peru, almanya, ispanya, ingiltereve amerika‘daki mahalle/kent modellemeleriydi.

Geleceğin Teknolojisiyle Pinball CeBit 2010’da

geceyazankedi | 06 March 2010 12:13

Zihinsel faaliyetlerin ve teknolojinin popüler kısmının EEG teknolojisiyle birleşmesiyle artık daha sık görür olduk beyin gücüyle yapılanları. Bunlardan birisini de Berlin Brain Computer Interface sistemiyle CeBit 2010 Almanya’da görüyoruz.

Pinball gibi bildiğimiz eski bir oyunu zihinsel süreçlerle ellerinizle olduğundan kat kat hızlı oynayabildiğinizi düşünün daha emir elinize gitmeden hamleniz çoktan yapılmış oluyor. Şimdilik durum biraz kablolu ve başınızı saran yapışkan elektrodlardan ibaret ancak geleceğin nasıl olacağını tahmin etmenin giderek zorlaştığını da görüyoruz.

18 kısa film bir arada: Paris, je t’aime (2006)

768 | 28 February 2010 13:28

Paris, hayallerin şehri!
Birçok insanın zihninde aşk ve tutkuyla özdeşleşmiş olan Paris şimdi muhteşem görüntüleriyle ve Pierre Adenot, Johnny Klimek, Christophe Monthieux ve Tom Tykwer imzalarını taşıyan müzikleriyle ayaklarınızın altına seriliyor. 2006 yapımı bu film, 21 usta yönetmenin 4 sene süren çalışmaları sonucu 18 farklı aşk hikâyesini beyazperdeye yansıtıyor. Sadece aşka değil, toplumsal sorunlara da kenarından köşesinden yer veren bu film, özgün konuları ve usta oyuncularıyla da oldukça dikkat çekiyor.

Oyuncular arasında Gérard Depardieu , Natalie Portman , Alexander Payne , Bob Hoskins , Nick Nolte , Willem Dafoe , Juliette Binoche , Steve Buscemi , Wes Craven , Elijah Wood , Olga Kurylenko gibi isimlerin yer aldığı filmin yönetmenleri de Frédéric Auburtin, Emmanuel Benbihy, Sylvain Chomet, Ethan Coen, Joel Coen, Wes Craven, Gérard Depardieu, Christopher Doyle, Vincenzo Natali, Alexander Payne, Walter Salles, Oliver Schmitz, Gus Van Sant gibi isimlerden oluşuyor.

Aşk, yolculuk ve macera dolu sıcacık bir film: Im Juli

768 | 23 February 2010 15:49

Temmuzda
Temmuzda

Senaristliğini ve yönetmenliğini Fatih Akın’ın yaptığı Im Juli (Temmuzda), Türk asıllı Alman yönetmenin ikinci uzun metraj filmi.
Moritz Bleibtreu’nun canlandırdığı Daniel karakteri, kendi dünyasına gömülü ve çevresiyle fazla samimi ilişkiler kurmayan, çekingen, genç bir öğretmendir. Bir gün Christiane Paul’un canlandırdığı Juli ile tanışır ve hayatına daha farklı bir şekilde devam edebileceğine inanmaya başlar.

Çünkü falına bakan kadın ona hayatının aşkını kısa zamanda bulacağını söylemiştir. Bir süre sonra Daniel, bir Türk kızı olan Melek’e aşık olur ve onun peşinden Türkiye’ye gitmeye karar verir. Juli ise Daniel’e aşıktır ve tesadüflerle dolu eğlenceli bir yolculuğa çıkarlar.