bildirgec.org

Yönetmenliğini ve senaryosunu Dick Maas‘ın yaptığı filmin konusuna kısaca bir göz atalım. Aziz Nikolas, anlatılan efsaneye göre, küçük çocukları kaçıran ve tüm ülkeyi haraca bağlayan kötü bir insandır. Bu duruma dayanamayan halk, bir süre sonra ayaklanır ve 5 Aralık gecesinde Aziz Nikolas’ı vahşice katleder. Asıl olay bu geceden itibaren başlamaktadır. Aziz Nikolas öldürüldükten sonra dolunay çıktığında öcünü almak için geri döner. Bundan sonra o geceyi artık kimse unutamaz. 85 dakika boyunca gerilimin ve korkunun izleyenlerin nefesini keseceği filmin oyuncu kadrosunda ise Terrence Sinclair, Frederik Brom, Jim Deddes, Kees Boot, Cynthia Abma, Jan Doense, Christopher Parren, Huub Stapel, Fred Goessens, Bert Luppes, Egbert Jan Weeber ve Caro Lenssen bulunmakta. Bu korku ve gerilim dolu filmin fragmanını izlemek için buraya tıklayarak fragmanını izleyebilirsiniz. 2010 Hollanda yapımı film, 24 Ağustos 2012 tarihinde Türkiye’de orjinal ve Türkçe altyazı seçenekleri ile vizyona girecek.

Amerikan yönetmen Mike Mills tarafından çekilen sinema filmi “Beginners“, 2010 senesinde gösterime girdi. Senaryosu yine Mills tarafından yazılan filmde 1971 doğumlu İngiliz aktör Ewan McGregor, Christopher Plummer, aktris Mélanie Laurent, Goran Visnjic, Kai Lennox, Mary Page Keller ve Keegan Boos gibi isimler rol alıyor. Bütçesi 3 Milyon Doları bulan film, son dönemlerde çıkan romantik komedi filmleri arasında oldukça iyi bir yerde.

Yönetmen Erkan Kozan’ın yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Çakal“, 2010 senesinde gösterime girdi. Senaryosu Sertan Telli tarafından yazılan filmde 1985 doğumlu aktör İsmail Hacıoğlu, sinemamızın değerli isimlerinden Erkan Can, Uğur Polat, Cüneyt Türel, Naci Taşdöğen, Damla Sönmez, Haldun Boysan, Turgay Tanülkü, Çetin Altay, Ümit Çırak, Ufuk Bayrak ve Ayhan Eroğlu gibi isimler rol alıyor. Hafiften “Trainspotting” havası veren film, son dönem Türk Sineması’na verilmiş değerli eserlerden biri.

“Te doy mis ojos” (Gözlerimi de Al) ile tanıdığımız İspanyol yönetmen Icíar Bollaín‘in elinden çıkan “También la lluvia” (Even The Rain – Yağmuru Bile), 2010 senesinde çekildi. Senaryosu Paul Laverty tarafından yazılan film, Sinema Yazarları Derneği, Berlin Uluslarası Film Festivali, Goya Ödüller, Avrupa Film Ödülleri başta olmak üzere toplamda 16 ödül birden kazandı. Başrolünde “Paramparça Aşklar Köpekler” filminden tanıdığımız aktör Gael García Bernal‘ın yer aldığı filmde Luis Tosar, Karra Elejalde, Raúl Arévalo, Juan Carlos Aduviri, Cassandra Ciangherotti, Carlos Santos, Vicente Romero, Milena Soliz ve Pau Cólera gibi isimler de rol alıyor. Filmin resmi web sitesine buradan ulaşabilirsiniz.

Ankara Sinema Derneği tarafından düzenlenen Gezici Festival, ‘Kars Öyküleri’ temalı bir etkinlik düzenlemişti. Bu etkinliğe katılıp da derece yapan beş kısa film, 2010 senesinde “Kars Öyküleri” adıyla biraraya getirildi. Emre Akay’ın “Küçük Bir Hakikat” adlı yapımı, Özcan Alper’in “Moto Guzzi” adlı yapımı, Zehra Derya Koç’un “Kül” adlı yapımı, Ahu Öztürk’ün “Açık Yara” adlı yapımı ve Ülkü Oktay’ın “Zilo” adlı yapımından meydana gelen “Kars Öyküleri”, 30 Eylül 2011 tarihinde gösterime girdi. Filmin fragmanını buradan seyredebilirsiniz. Filmde Bennu Yıldırımlar, Rıza Akın, Berna Adıgüzel, Ayda Aksel, Derya Durmaz, Rıza Sönmez, Erol Babaoğlu, Begüm Birgören gibi isimlerin rol aldıkları toplama yapımdan “Kül” adlı eserde; annesini kaybettikten sonra geçmişiyle yüzleşen bir kadının hikayesi anlatılıyor.

Hiçbiryerde, Rıza gibi yapımların yönetmenliğini yapmış olan Tayfun Pirselimoğlu‘nun yönetmenliğini üstlendiği sinema filmi “Saç“, 2010 senesinde çekildi. 2011 Eylül ayında gösterime giren filmin senaryosu yine Pirselimoğlu tarafından yazıldı. Ayberk Pekcan, Nazan Kesal, Derya Durmaz ve Rıza Akın gibi isimlerin rol aldıkları film, Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde iki ödül birden alırken 27. Uluslararsı Festroia Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü ve 30. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde üç ödüle birden layık görüldü. Yönetmenin “Rıza” ile başlatıp “Pus” ile devam ettirdiği üçlemesinin son filmi olan “Saç”, seyredilmesi tavsiye olunan başarılı bir drama.

Biyolojiden psikiyatriye, resimden sanat tarihine, biyografi yazarlığından şiire kadar pek çok mesleği deneyen Alman edebiyatçı Goethe’nin yaşamının bir kısmından uyarlanan 2010 çıkışlı sinema filmi “Goethe!“, ülkemizde 16 Eylül 2011 tarihinde gösterime girdi. Alman Film Ödülleri’nde En İyi Makyaj Ödülü’ne layık görülen film, Alman sinemacı Philipp Stölzl tarafından çekildi. 3 Milyon Dolarlık bütçeyle tamamlanan yapım İngilizce’ye “Young Goethe in Love”, Türkçe’ye ise “Goethe’nin İlk Aşkı” olarak çevrildi. 1981 doğumlu genç aktör Alexander Fehling‘in ‘Johann Wolfgang Goethe’yi oynadığı yapımda Miriam Stein, Volker Bruch, Moritz Bleibtreu, Burghart Klaußner, Hans-Michael Rehberg ve Henry Hübchen gibi isimler rol alıyor. Goethe’nin Lotte adındaki ilk aşkını anlatan yapım, yazarın “Faust”tan sonraki en ünlü eseri “Genç Werther’in Acıları”na ilham veren bu durumu önemli ayrıntılarıyla gözler önüne sermiş.

Benedek Fliegauf isimli macar yönetmenin deneysel filmlerinden biri olan womb filmi if istanbul 2011‘in en dikkat çekici yapımlarından biridir. 1974 Macaristan doğumlu yönetmenin ilk ingilizce filmi özelliğini de taşımaktadır filmimiz.

womb

Filmin kadrosuna gelecek olursak The Dreamers filminden ve Camelot dizisinden tanıdığımız Eva Green ile Doctor Who dizisinden tanıdığımız Matt Smith başrolleri paylaşmaktadır. Film içinde yan rollerde ise yine başka bir İngiliz oyuncu, skins dizisinde cassie rolüyle karşımıza çıkan Hannah Murray bulunmaktadır.

1408, The Rite gibi yapımların yönetmenliğini yapan İsveçli sinemacı Mikael Håfström tarafından çekilen sinema filmi “Shanghai“, ülkemizde 7 Ekim 2011 tarihinde gösterime girecek. Senaryosu Hossein Amini tarafından yazılan filmde Altın Küre adaylığı bulunan Amerikan aktör John Cusack, Hong Konglu aktör Yun-Fat Chow ve Çinli yıldız Li Gong‘un yanı sıra Ken Watanabe, David Morse, Jeffrey Dean Morgam, Franka Potente, Hugh Bonneville ve Christopher Buchholz gibi isimler de rol alıyor. İkinci Dünya Savaşı döneminde geçen film, 50 Milyon Dolar gibi bir bütçeyle tamamlandı.

Milo Boyd, kumara olan düşkünlüğü ile bilinen, yaptığı iş ve geçmişi nedeniyle polislerce dalga geçilen bir ödül avcısıdır.
Yeni görevinde Nicole’ü yani eski eşini yakalaması istenir.
Nicole son derece hırslı bir gazetecidir. Yeni yazısı için üstünde çalıştığı olayda ipuçlarının peşinden koşarken eski bir davası yüzünden polis ve ödül avcısı Milo peşine düşmüştür.
İkili bir yandan sonu bir türlü gelmeyen bir kovalamaca içine girerken bir yandan da Nicole’ün olayları çözebilmesi için uğraşır. Bütün bu karmaşa arasında ise ilişkilerinde hâlâ bitmeyen şeyler olduğunu, birbirlerinden vazgeçemediklerini görürler.