bildirgec.org

2002 hakkında tüm yazılar

S1m0ne (2002)

queennothing | 13 December 2009 17:38

Yeni Zelandalı yönetmen Andrew Niccol‘un yazıp, yönettiği 2002 çıkışlı sinema filmi “S1m0ne“de Oscar Ödüllü aktör Al Pacino, iki defa Oscar adayı olan Miamili aktris Catherine Keener, Evan Rachel Wood, Rachel Roberts, Jay Mohr ve Winona Ryder rol alıyor.

Hollywood yönetmeni olan orta yaşlı Viktor Taransky, yeni filmi için uygun yüz aramaktadır. Amerika’nın en ünlü ve bir o kadar da kaprisli yıldızı Nicola Anders ile anlaşan Viktor, genç oyuncunun her isteğini yerine getirmekte, O’nun yeni filmi için kusursuz olduğunu düşünmektedir. Ancak, işler hiç de planladığı gibi gitmez. Memnun olmadığı bir nokta bulan aktris Nicola, seti terkeder ve böylece Viktor’un film çekimleri yarım kalır.
Hollywood yapımcısı olan eski karısı Elaine ve daha önemlisi kızı Lainey’in gözünde itibarının düştüğünü gören Viktor, yeni filmi için gördüğü her aktristen güzel ve başarılı olan bir kadın bulmuştur; S1m0ne.

Murder By Numbers/ 2002 (Adım Adım Cinayet)

ozlavinya | 11 December 2009 14:37

Özellikle Ryan Gosling’in çok iyi bir performans sergilediğini düşündüğüm filmde diğer başrol oyuncular şöyle; FBI da seri cinayetler konusunda uzman Cassie karakteri ile Sandra Bullock, yeni ortağı Sam karakteri ile Ben Chaplin ve kusursuz cinayet işlemenin zeka ile doğru orantılı olduğunu, ufak ipuçları verilse bile yakalanma ihtimalinin sıfır olduğunu; kendini beğenmiş, ukala ve popüler Richard (Ryan Gosling)’a kanıtlamaya çalışan sosyamat Justin karakteri ile Michael Pitt.

Baştan sona merakla izlenesi bir film olan “Murder By Numbers” gerilim tarzında olup 120 dakikadır.

Erkek gibi kadın diyebileceğimiz Cassie’nin geçmişte yaşadığı o unutulmaz ve acı olay; durumu kişiselleştirme riski yaratsa da böyle inatçı ve hırslı bir karakter için Sandra Bullock biçilmiş kaftan.

Otoyol 60 (interstate 60/2002)

ozlavinya | 09 December 2009 12:12

Afişine bakıp da ucuz bir gençlik filmi olduğunu düşünmeyin, afiş kesinlikle yanıltıcı. Başrollerini Gary Oldman, James Marsden ve Amy Smart ‘ın paylaştığı filme pek çok ünlü isim eşlik etmekte (M.J. Fox, Kurt Russell ve pek çok sürpriz).

Müthiş performansları görmek lazım!

Yönetmen, senarist ve yapımcı: Bob Gale
Zaten insan böyle bir senaryo yazarsa; yönetmen olarak, kendisinden başkasına güvenemezdi.

Otoyol60/interstate 60:Episodes of the Road
; haritalarda mevcut olmayan fantastik bir yolda geçiyor. Üniversiteli bir genç, kendisine verilen ve asla açmaması gereken bir paketi kendinden istenen yere ulaştırmak ile görevli, yol boyunca hayata dair kendine dair birçok sorunun yanıtını öğreniyor. Bu yolda ilerlemesini teşvik edici en önemli şey; yolun sonunda, yol boyunca reklam panolarında gördüğü güzel kıza ulaşabilmek.

Cidade De Deus (2002)

queennothing | 26 November 2009 12:51

Fernanda Meirelles ve Kátia Lund‘dan 4 dalda (En İyi Senaryo, En İyi Yönetmen, En İyi Görüntü Yönetimi ve En İyi Düzenleme) Oscar adayı olan başarılı bir suç/gerilim yapımı; “Cidade De Deus” (City Of God / Tanrıkent). Gerçek olaylara dayanan 2002 çıkışlı yapımda Alexandre Rodrigues, Leandro Firmino, Phelippe Haagensen, Douglas Silva, Jonathan Haagensen, Alice Braga, Matheus Nachtergaele, Michel De Souza, Luis Otavio, Seu Jorge, Jefechander Suplino gibi amatör isimler yer alıyor.

Aniden canlanıveren ve kim var, kim yok herkesi içine alan bir cehennem tablosu. İçinde yaşamayı kimsenin istemeyeceği bir şehir; Tanrıkent. Gerçek bir yaşamöyküsü. Kaçanların öldürüldüğü, kalanların öldürüldüğü, ‘diğerleri’ne ait bir yaşam.

The Hours (2002)

queennothing | 15 September 2009 11:28

Nicole Kidman, Julianne Moore, Meryl Streep, Ed Harris, Stephen Dillane, Miranda Richardson, George Loftus, Jeff Daniels, Claire Danes gibi başarılı isimlerin rol aldığı 2002 yapımı “The Hours“, Virginia Woolf‘un “Mrs. Dalloway” adlı romanını yazarken içinden geçtiği süreci anlatıyor. Stephen Daldry‘nin yönettiği film, Michael Cunningham‘ın romanından uyarlandı. Ayrıca, film Kidman’a ‘En İyi Kadın Oyuncu’ dalında Oscar Ödülünü kazandırırken Harris’e ‘En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu’, Moore’a ‘En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu’, ‘En İyi Yönetmen’, ‘En İyi Kostüm Tasarımı’, ‘En İyi Düzenleme’, ‘En İyi Müzik’, ‘En İyi Görsellik’ ve ‘En İyi Uyarlama’ dalında Oscar adaylığı getirdi.

Laura, kocası ve küçük oğlu Richard ile mutlu görünen bir hayat sürdürmektedir. Kocasının doğumgünü için oğlu Richard ile pasta yapmaya karar veren Laura, bir süredir kafasının içinde yaşayan bulanık düşüncelerin açığa çıkmasıyla, ‘normal’ hayatı altüst olur. Laura, kendisinin bile farkedemeyeceği kadar derin bir depresyon içerisindedir ve yaşadığı hayattan bir şekilde rahatsızlık duymaktadır. Ancak sessiz ve içine kapanık bir kadın olan Laura, dışarıdan oldukça mutlu görünmektedir ve içinde bulunduğu depresyonu ne kocası ne de arkadaşları anlayamamaktadır. Doğumgünü pastasıyla resmen hayatına aldığı bu karanlık kişilik, Laura’ya hayatını ve ölümü sorgulatacaktır.

So Close – Büyük Takip (2002)

teknoim | 08 September 2009 09:59

So Close Büyük Takip 2002

Her yönden gerçekten eğlenceli bir film olduğunu söylemekle başlayacağım yazıma. Çünkü bu filmi en az 4 kere izledim. Filmi bir kategoriye sığdırmak mümkün değil sanırım. Aksiyon, gerilim, dram, yer yer komedi ve romantizm bu filmin kategorileri. Fakat film genel olarak aksiyonla dolu.
Filmin yönetmeni Corey Yuen, senaryo ise Jeffrey Lau tarafından hazırlanmış. Yapımcısı ise Po Chu Chui.
Filmi özetleyeyim biraz. Öncelikle iki kız kardeş; büyüğü Lynn, küçük olan ise Sue. Babaları harika bir program üzerinde yıllarca çalışmış. Bu program ile dünyanın her yerini izleyebiliyorsunuz. Diğer bilgisayarlara girebiliyorsunuz. Babaları eskiden ölmüş, o kısmı tam olarak göremiyoruz. Yalnızca filmin bir kısmında geçiyor sadece. Lynn ve Sue uzak doğu dövüşlerini öğrenmiş ve babalarının bu programı sayesinde para kazanmaktadırlar. Bir şirket kendi içersindeki taht kavgası yüzünden Lynn ve Sue ile çalışır.

L’auberge Espagnole (2002) ve devamı Les poupées russes (2005)

turictanyel1 | 04 September 2009 10:18

İspanyol Pansiyonu
İspanyol Pansiyonu

Filmin fragmanını izleyebilirsiniz.

Fransız sinemasının başarılı yönetmenlerinden Cédric Klapisch in aynı zamanda senaryosunu yazdığı, yönettiği İspanyol Pansiyonu ve Rus Bebekler büyük ses getirmiştir. Filmin ingilizce versiyonu EURO PUDDING olarak tanıtılmıştı.

Erasmusprogramıyla farklı ülkelere giden öğrencilerin hayatlarını en doğru biçimiyle anlatmayı başarmıştır. Yaşanan özlemlerin, aşkların, yalnızlığın psikolojisini ayrıntıya girmeden, tadında bırakarak anlatmıştır.

Xavier, kariyer hedefini gerçekleştirmek için ispanyolca öğrenmelidir ve öğrenci değişim programıyla Barcelona Üniversitesi’ne gitmeye karar verir. Çok sevdiği kız arkadaşından ayrılmak zorunda kalır, buna üzülür ancak kendisini yoran, sıkan annesinden uzaklaşmak için güzel bir yol olduğu gerçeğinede sevinir.

Çoğu zorluktan şansı yaver gittiği için kurtulur. Kendi çabasıyla bütçsine uygun İtalyan, İngiliz, Hollandalı, Belçikalı, Alman ve Tarragonalının kaldığı bir öğrenci pansiyonunda yaşamaya başlar. Herkesin düzeni ve huzurunun olduğu bu pansiyona uyum sağlamayı başarmıştır. Bu farklı kültürde insanların bir araya gelmesiyle hayat herkes için daha da renkli bir hale gelmiştir.

Panic Room (2002)

queennothing | 05 August 2009 17:41

1963, Amerika doğumlu senarist / yönetmen David Koepp‘in senaryosunu yazdığı, adını sıkça duyduğumuz başarılı ve yaratıcı yönetmen David Fincher‘ın yönetmenliğini üstlendiği “Panic Room“, orjinal hikayesi ve güçlü oyuncu kadrosuyla, heyecanın temposunu hiç azaltmadan, izleyicilerine gerilim dolu bir film sunuyor.
Meg Altman, eşi Stephen tarafından aldatılınca, boşanıp, kızı Sarah ile yeni bir eve taşınır. 2 katlı ev, anne – kız için büyük olmasına rağmen, ikili heyecanlıdır. Evin üst katında bulunan, çelikten yapılmış ‘panik odası’ ise, acil durumlar için tasarlanmıştır. Evin eski sahipleri, zengin oldukları için, böyle bir odanın güvenli olacağını düşünerek yaptırmışlar ve farkında olmadan yeni sahiplerinin de güvende hissetmelerine sebep olmuşlardır.

Yeni evlerinde uyuyan Meg ve Sarah, evin içinden gelen seslere uyanıp, göz atınca, 3 adam görürler ve Meg, kızını alıp ‘panik odası’na girer. İçeriden kilitlenen odaya, dışarıdan kimse ulaşamamaktadır ve içeride bulunan telefon sayesinde yardım çağırmak mümkündür. Ancak, telefon hatlarını kesip, salondaki hoparlörden, odadaki kolonlara konuşup, sesleriyle anne – kıza ulaşmayı başaran hırsızlar, istediklerini almadan gitmemeye niyetlidirler.

THE COAST GUARD

sahaf1976 | 09 July 2009 17:06

The Coast Guard
The Coast Guard

Sınırın Öteki Tarafından Bakabilsek Görürdük Sınırın Öteki Tarafında Olduğumuzu.
2002 yılı ve Yönetmenin diğer filmleri gibi Güney Kore yapımı olan filmde bu kez insanlar arasındaki sınır ile devletlerarasında ki sınırın trajik bir harmanı var. Yönetmenin Deniz Kuvvetlerinde geçirdiği beş yıllık süreden de oldukça beslendiği bilinen filmde son derece milliyetçi bir Güney Kore Askeri devriye gezerken sevişen bir çifti Kuzey Kore’li ajanlar zannederek çiftin erkeğini öldürür. Görev bilinci ve masum bir insanı öldürmüş olan vicdani ağırlık artık asla yakasını bırakmayacaktır.
Filmin oyuncuları; Dong-Kun Jang (Kang Sang-byeong), Jeong-hak Kim (Kim Sang-byeong), Ji-a Park (Mi-yeong) ve Hye-jin Yu (Cheol-gu)’ nun izleyiciye geçen gerçekçi atmosferin oluşabilmesi için oyunculuklarını bütün sınırlarıyla kullandıklarını da belirtmekte yarar var.
Görüntü Yönetmeni koltuğunda oturan isim, bu kez; Dong-hyeon Baek

Mtv eğlencesi : ”Jackass The Movie”

gorcun | 18 May 2009 12:24

Jackass: The Movie
Jackass : The Movie

Amerika’da, Mtv kanalında yayınlanan Jackass programının ilk uzun metraj filmi olan Jackass the Movie 2002 yılında Jeff Tremaine tarafından çekilip piyasaya sürülmüş. Baş deli Johnny Knoxville olmak üzere gruptaki herkes olabildiğince çılgın ve uç aksiyonlara girmekten kaçınmazlar.Johnny Knoxville dışında kaykaycı Bam Margera, Chris Pontius, Steve-O, Dave England, Brandon Dicamillo, Ehren McGhehey, Jason “küçük adam” Acuna ve Ryan Dunn ekipteki diğer isimler. Jackass’in formatı ekiptekilerin kendi aralarında genellikle kendilerine zarar veren bazen komik bazen tiksindirici şeyleri yaparak bu kısa görüntüleri programda yayınlamalarından oluşuyor.

Jackass: The Movie
Jackass: The Movie

Yaptıkları şeyler arasında yaşlı insan kılığında etrafta dolaşarak insanlara küfür etmek, mağazalardan bir şeyler çalmak, araba kiralayıp arabayı dümdüz edip geri getirmek, vücutlarının belli yerlerine elektrik vermek, kalabalık Japonya sokaklarında panda kostümleriyle ve çeşitli garip şekillerde gezmek, acı sosları burundan çekerek kusmak ve daha bir çok ekstrem hareket söylenebilir.