pek çoğumuzun çocukluktan beri tanıdığı arkadaşları vardır. hatta belkide beraber büyüyüp sokakta oynadığı insanlar hala yanındadır. ama ne var ki hepimiz bu kadar şanslı değiliz…
ben bir yaşımdan beri (yani kendimi bildim bileli) edirne’de yaşıyordum. bir sürü arkadaşım oldu. çocukluk yıllarınızda sanki size bu kişilerin yanından hiç ayrılmıyacakmışsınız gibi gelir. ama gün gelir ayrılırsınız.
o zamanlar (ben küçükkene) sık sık hafta sonları ailemle istanbula gelirdik. istanbulda olmaktan çok mutlu olurdum. istanbul güzel bir şehir tamam ama beni mutlu eden buranın güzelliği değildi. pek çok sevdiğim insan (dedemler, teyzemler, dayımlar vs vs..) burada yaşıyorlardı çünkü. işte bu zamanlar keşke istanbulda yaşasak derdim hep. hergün onlarla beraber olurum diye düşünürdüm.
edirneye dönüşlerimizde onlardan ayrıldığımız için içimi bir burukluk kaplardı. nasıl anlatsam o duyguyu. ama sevdiklerinin yanından ayrılanlar bilir o duyguyu. insan kendini biraz yalnız hisseder.
babamın işi dolayısıyla istanbula gelme durumlarımız vardı o zamanlar. bende bunu çok isterdim. ama günün birinde aklımın ucundan hiç geçmeyen bir yere gittik. ‘diyarbakır’
o zaman istediğimiz hafta sonu istanbula gelemiyeceğimizi anlamıştım. ve bu düşünce beni yıkmaya yetti!
orta 3 deydim o zaman. öyle bir yaş ki, ayrıldığınız yerdeki arkadaşlarınızla ne hemen kopabiliyorsunuz ne de bağlı kalabiliyorsunuz. bir kaç arkadaşımla telefonda görüşmeye devam ettim. ama bir sürü sonra malesef bağlar koptu.
çabuk alıştım ama diyarbakıra. çok güzel dostlarım oldu ve bir sürü anılarım.
tam bağlanmışken oraya; TAK istanbul’a dönüyoruz! lise sondayım. eskiden yanıp tutuştuğum istanbul artık gözümde bir düşman benim için. beni dostlarımdan koparan bir beton blok topluluğu. ne kadar kin gütsem boş, yine de doğduğum şehir bana bir sevgi işlemiş çabuk unutuyorum bu kini. ama ya dostlarım. işte onları unutamıyorum. çok zor alışıyorum buraya.
yaşayanlar bilir şehir ve okul değiştirmenin zorluğunu. üstelik bir genç için ne kadar da zordur. ama bazı kişiler görüyorum, ne kadar çok mekan deiştirselerde zorlanmıyorlar. nasıl yapıyorlar anlayamıyorum. ama ben dostsuz yapamıyorum. bu konuda çok zayıfım.
yorumlar
ulan baya düşündüm kaç kere diye 5 kere taşındık bizde izmir içinde. o bile sıkıcı oluyor hem fiziki hemde duygusal bir yorgunluk ve yoğunluk… aslına bakarsan çok önemli değilmiş gibi geliyor çoğu zaman ama aslında ne kadar önemli olabileceğini anlaman için ne olması gerektiği aşikar. 3 kez ilkokul değiştirdim ve ilkokulda 8 öğretmen 3 ü ölmüştü 2si hamile kaldı. ulan ne biçim bir standar dışılık varsa artık. belki onunda tesiri [ilkokul çok önemlidilblirsiniz çocuk için ve ilerki yaşamında.] pek kolay alışıyorum eksikliklere veya değişikliklere. takma falan diycem ama işe yaramaz heralde…
demekten başka bişi diyemicem. alışması zor olmuyor aslında ama eski yerden ayrılması zor
bende diyarbakırda doğdum..sonra andırın, elazığ.enez(edirnenin ilçesi bilirsin) şimdi de keşanda oturuyoz..ben aslında ankarada yaşıyom da ailem keşanda..edirneyi de pek severim.. sürekli şehir değiştirmek..tam alışmışken işte bırakıp gitmek..tuhaf..ötesi bişey..
her şehir bir parça tüketti bende..içimde bişeyler tıkandı kaldı..ama yarım bir bütünlük..,
nasıl bir saçmalamadır bu ,istanbull anlıyon sanırım..
çok iyi anlıyorum.
hele bide bu gençliğinde olursa çok kötü.
ben tam birisiyle sıkı dost olmuşken ayrıldım.
zaten bir dost edinmek ne kadar zorsa, kaybetmeside o kadar zordur.