Sana anlatacağım çok şey var, neler neler dermişim ve sende çok gülermişsin mesela. Meselem senle değil, meselem yok ki senle olsun.Yeryüzünde milyonlarca yıl önceden bugüne acaba kaç insan geldi geçti. Geçmişten bugüne gelmek için, o milyonlarca insanın neler yaşadığını ve nelerle savaştığını kitaplardan biliyoruz, peki ama iç dünyalarını kim bilebilir. Zamanla ve teknoloji ile orantılı olarak, iç dünyalarımız da değişmiyor mu? En basitinden, kendi hayatından pay biç veya yeni nesilden. İnan ki insanoğlu öyle değişken ve öyle her şeye ayak uyduran yapıya sahip ki; Ben mesela, gençliğimde ayaklarım havadaydı, kırka bir kaldı ayaklarım yere çakıldı. Sen kaç yaşındasın bilemem ama kırkına geldiğinde nerede olduğunu hatırla, kırkından sonra da ölümü. Çünkü bu sefer ayakların yere çakılmaz, giderek gömülür…Her şeye rağmen her gününde ve her anında kendini çok iyi hisset. Tanrı’nın bahşettiği her gün, her dakika hatta her saniye çok özel sayılı zaman dilimleri ve bize geri alınmak üzere verilen bir hediye. Sakın bu dilimleri çok uzun zannedip yanılma…
yorumlar
ona göre yaşamalı
Hayat herkese farklı rollermi biçmiş,ya da bizler farkında olmadan bazı rollerimi üstlendik,ömrümün ikinci baharındayım hala çözemedim,çözeniniz varmı Allah aşkına varmı?
ÇÖZÜM şu: Külli irade, cüzi irade, DEELALİM
Rehberliğin için teşekkürler keremx,ne küllisine sahip oldum ne cüzisine şu irade denen şeyin.Hayat kırkında başlar buklet,ayakların yere basar,sağlam ne istediğini bilerek alırsın yaşamdan,sadece cebinde özürlerin azalmıştır,kırkından önce yaptıkların cahilliğine verilir,altmışında yapacakların bunaklığına,kırklarında yaptıklarını buklet yapmıştır eğrisiyle doğrusuyla,bilmem anlatabildim mi gecenin bu saatinde.
Her anımız ,her saniyemiz önemli, halbuki zaman o kadar hızlı ve bi o kadar da boş geçiyorki, elbette herkes birçok şey yaşıyor, birçok iyi kötü anısı var.. ama malesef bazımız ki buna bende dahil zamanın ne kadar önemli olduğunu kavaramak istemiyoruz. zamanla yarışalım demiyorum.fakat yanımızdakilerle , sonra yanımızda olmayacaklarmış gibi doya doya yaşamak lazım. aslında o kadar çabuk geçiyormuş ki zaman…ben 32 yaşımdayım ve nasıl oldu anlamadım ( ki o kadar çok şey sığdırarak da yaşadım aslında) ama şimdi durup zaman zaman eski şeyleri aklıma getiriyorum. bu kadar çok şey ne kadar da çabuk olmuş…..
vurur…
iyiki de vurur…
varsın vursun..
Keşke iki elim yerineiki yüreğim olsaydıayrı ayrı çarpsalardıvetek senin için kanasaydımseni ritmi tutturmak için bileunutamasaydımUmut Ülbegi
:)))
eee:))
oyy,oyy,kıyamam gazanız mubarek ola,vurgun yemişler kulübüne hoş gelmişiz,sefalar getirmişiz,buyrun buyyruunn :))
he vardı
geldim,hadiii:))