Uzun zamandan sonra,gün ışığı vuruyor sayfama..Kendimi net görüyorum,içim yine bulanık..Her sabah gözümü açtığımda hareket etmek için sabırsızlanan ellerim perdelerimi aralayıp masmavi bir görüntü sunuyor gözlerime;bayılıyorum aralarındaki bu müthiş iş bölümüne…Sonra kalbime dokunuyorlar biraz,geriye gidiyorum,biraz yüzeyselleştikten sonra dudaklarım hareket ediyor,tebessüm ediyorum,gözlerimi o an göremiyorum.Hissedemiyorum da,hoş hissetmek de istemiyorum.Seyirdeyim hala,günü seyir ederek açıyorum,kanatlardaki yolculuğumdan sonra araya biraz yeşil katıp bir çiçeği mutlu ediyorum,bir bardak (dolu)suyla da ruhumu;akşamdan serptiğim tomurcuk iyi almış uykusunu…Alıştım artık her sabah aynı saatte uyanmaya,karşı apartmanın gececisi bu sabah da ışığı açık unuttu mu acaba…?Acaba bu saatlerde kim kime ,dum duma…