Şimdi biliyorum. Daha başlığa bakarak bile bunun neresi kültür diyecekler çıkabilir. Tabi herkesin kendi yorumu, saygı duyarım ama bence kültür. Sebep mi? Anlatayım.Bundan 3 sene önceydi. Ankara’dan İstanbul’a geldiğim yıldı. Taksim’de turlarken gördüm Starbucks’ı. Çok ama çok şaşırdığımı hatırlıyorum. Çünkü çocukken anlamadan izlediğim büyüyünce daha çok anlayarak izlediğim çoğu Amerikan filminde bu Starbucks denen yer vardı. Gözümün önünde sürekli elinde kağıt bardaklarıyla kafeden çıkan insanların görüntüleri vardı. Acaba nasıl diye içeri girdim. Bir sürü bilmediğim kahve ismi var. Bilmiyorum , cesarette edemiyorum. En bildiğim ismi gördüm: Capuccino 🙂 (şuan bile yanlış yazmış olabilirim)Uzun bir süre bunu içmeye devam ettim. Sonra sonra içerinin güzel kahve kokusu ve sıcak kanlı çalışanlarının tavsiyeleri üzerine ben başka içecekleri de denemeye başladım.Kültür mü? Oluşturdu.. Mesela şuan white chocolate mocha içiyorum. 100 defanın 90’nında diyebilirim. Ve eğer eksik ya da yanlış yapılırsa hemen tat farklılığını hissediyorum. Geri veriyorum hatta sora sora öğrendiğim için şurasını şöyle yap biraz daha arkadaşım diyebiliyorum.. En azından bir konuda uzmanlaştım.Kimileri Avrupalaştırmak, Kimileri Amerikanlaştırmak diyebilir buna, ağız tadımızı ve kültürümüzü. Ama bence alakası yok. İsteyen hala gidiyor Türk kahvesini mis gibi içiyor istediği yerde. İsteyen de buraya geliyor ve farklı tadları öğreniyor. Yüzlerce kişi iş imkanı buluyor bu yabancı şirkette.Bir de 19 nisan’da açmışlar ilk mağazalarını Türkiye’de. Ben de 19 nisan’da doğdum. Şimdi gel de sevme bu kahve devini:)