Bugünkü(27.06.2002) Sabah gazetesinde küçük bir haber: İsrail Başbakanı Ariel Şaron hakkında Filistinli mültecilere toplu katliam yaptığı gerekçesiyle açılan dava, Büksel mahkemesi tarafından durduruldu.

Bir süre önce de sözü geçen katliamı bizzat gerçekleştiren bi Lübnan’lı politikacı Brüksel’deki mahkemede Şaron aleyhine ifade vermeya hazırlanırken profesyonel bir suikastla susturulmuştu.

Afrika’yı yıllarca sömüren Avrupalı devletlerin(İngiltere, Fransa, İsveç, Belçika) şimdi Afrika’ya yardım hamisi kesilmeleri, Fransız komunist/yeşillerin Okyanusya’da Fransa’nın yapacağı nükleer denemeler için parlementoda olumlu oy kullanmaları, Irak’a karşı şahin kesilen Avrupalı devletlerin Avrupa’nın göbeğinde Bosna’da yaşananlara çok uzun süre tepkisiz kalmaları ve bunun gibi daha bir çok örnek Avrupalı anlamda demokrasi ve hümanizm kavramlarının aslında nasıl bir YALAN/YANILSAMA/RİYAKARLIK/MASTURBASYON olduğunu defalarca hiç bir şüpheye yer bırakmayacak şekilde ortaya koymuştu.

Bu nedenle Avrupa’nın adalet adına ortadoğudaki çıkarlarını tehlikeye atması, dünyanın en büyük askeri gücüne sahip ülkelesi ABD ve onun ortadoğudaki maşası İsrail’i karşısına alması düşünülemezdi.

Ama emin olduğum bişey var, gerçeğe ulaşma yollarının nispeten kolaylaştığı ve bilginin bu kadar hızlı dolaştığı bir dünyada, bu işler daha uzun süre böyle gitmez. Çıkarlarına ulaşmak için inanılmaz bir aymazlıkla tüm insani değerleri çiğneyen hatta yerine göre binlerce insanı öldürmekten çekinmeyen bu cahil düzen, çok yakında çatlak vermeye başlayacaktır.