D.T.O.İzmirli bir arkadaşım tatilden döndü. Memleketten getirdiği haberlerden biri de D.T.O. akımı oldu. İzmir’de birileri dağa taşa şablonla “Dünya Türk olsun” yazıyormuş. Akım hemen benimsenmiş; İstanbul’a Bursa’ya falan sıçramış. Ayrıntıları ekşi sözlük’ten öğrendim. Yazarlardan biri şu yazıları işaret etmiş. Tahmin ediyorum ki; yazıları yazan Tevfik’in bu olayla yakından bir ilgisi var.Onun yazdığı salaklıklara şöyle bir anlam kazandırayım dedim: Etre fort comme un Turc. Yani haklılar güçlü olsun; Türk gibi güçlü olsun; güçlü haksızları yensin. Sloganın sempatikleştirilmiş hali bile sorunlu.-Çetin Altan geçen hafta yazdığı yazıda gerek Türkçeyi, zengin bir dağarcıkla “okuma-yazma” boyutunda değerlendirip, tadına varamadığımız için, gerekse anadilimizin folklora, yazılı edebiyata yansımış lezzetiyle derinliğinde mayalanamadığımız için kaba kuvvetle övündüğümüzü ve övülmeye açlık çektiğimizi söylüyor.-Bu varlığına inanılan kaba kuvvet meziyetimiz, 50 kişi hakkından geldiğimiz iki Leeds United taraftarı falan derken aklıma Hasan Bülent Kahraman’la yapılan bir röportajı getiriyor.Röportajda H.Kahraman, pornografik bir toplum olduğumuzu, şiddet görüntülerine tabii kaldıkça bundan yaralandığımızı, dolayısıyla şiddete yakın ve açık şiddeti içinde yaşatan bir toplum olduğumuzu söylüyor. Bu halin aynı zamanda faşizmin kurgusu olduğunu vurguluyor.-Velhasıl kelam Işıkara’nın İzmit depremi sonrasında “Türkiye’de her sene deprem olur kimse aldırmaz. neden şaşırdınız bu kadar?” deyişini onaylarcasına bırakalım sokaklar d.t.o ile bezensin.Dünya Türk Olsun,benim olsun;akıllı olsun.Bu yazım daşu yazımaek olsun.