(Öküz Gücü adlı mim aklıma tonla senaryo çıkardı kara kutudan, dünden ve derinden.)Öküz olmak ayrı bir senaryo, o öküzlüğün doğal sendromlarını bünyede hissettikten sonra öküzce davranmak ayrı bir ehemmiyet istiyor.Öyle ki, öküz olduğunu kabul etsen de etmesen de umrunda da olmuyor.Var gücünle öküz gücünle zarar verme potansiyelini kendi yaralarını bir an olsun unutabilmek için ortaya koyma hikayesi bu.
Karşına çıkan herkese yaralarından bahseder durursun. Öyle ki, aslında pelerinli bir melek edasıyla en çok düşünceli ve incelik şaheseri insancık sensindir. İnandırırsın da…Ta ki, öküzlüğünün gücüne kapılmış, gözün kapalı şehvetle yürürken, koluna girdiğin şeytan en yakın arkadaşın; öküzlüğünden gözünü alamaz haldeylen açık vermeye başlar.
O aslında kapatmaya mecalin olmadığı yaralarından yere ip uçları açar, akar seni sen yapan ya da ‘hiç’ bulaşmış bedenin ve ruhunun derinliklerinden ince bir sızıyla yakarır, bağırır.Dumanlı bir iç çekiştir o an seninki.Hoş, öküzlüğü bulandığın dünyaya katlanabilmek ve kendini unutabilmek için hep dumanlısındır ya…
Yaralarını kapatmak ve bir an evet bir an olsun unutmak için gerçeği ve kendini; kendine yeni ve taze bir kurban arayışındasındır daima.Kendini unutma derdin herkesinkinden büyüktür. O denli büyüktür ki, küçültür seni gün be gün insanlara yaptıklarınla.Ölmek en çok istediğin şey iken, ölemezsin çünkü orada da iyi bir kader beklemediğini blirsin an be an.İşte bu. Öküzlük gücü ve ayrıntıları.Sırra batmış kederin günah temsilcisi. Birileri sadece öküz deyip geçecek, sense gün be gün günahlarına daha bir doyumla sarılacaksın, aslında hiç doyamayacağından.
Doyma olasılığının olmadığını bilmek daha da acıktıracak ve çıldırtacak. Öküz diye anılan mekanların sahibi olan sen, öküzlüğünün daha çok yayılması için günah elçilerinin peşine düşeceksin, herkes uyumuşken melek uykusunda…Kederinden ağlarken, gerçekten seven bir kalp hiç bir zaman çıkamayacağını bildiğinden dünyadaki en büyük kötülükleri sen yapacaksın. Hiç sevemeyeceğini bildiğinden.Çünkü sevmek için bir parça kendini sevmek ve yalansız olmak gerekir.
Baştan kaybedenlerin temsilcisi kirlere bulanmış adam, temizlenmenin yolu olmadığını anladığında kendine bulduğun tek çare senin gibiler için zarar vermeye devam etmektir.
Böylece kendini büyük hissedersin, başka çaren var mı ki, o küçük dünyanda?O denli kayboldun ki, çok fazla insana ihtiyacın var, çok , çok. Öyle ki, o kadar fazla insan sana inanırsa belki sen de bir an olsun kendi yalanlarına inanabilirsin diye, diye…
Devam edersin öküzlüklerine. Unutmak ve inanmak için. Oysa derdin aslında kimseye, hiçbirşeye ve en önemlisi kendine çoktandır, çok çok uzun zamandır hiç mi hiç inanmayışındandır.En iyi sen bilirsin inanmanın önemini, artık inanabileceğin hiç dahil hiç birşeyin kalmadığında.
(Yasal Haklar: Kaynak gösterilsin ya da gösterilmesin, hangi dilde olursa olsun içeriğin bir kısmı ya da tamamının kullanılması yasaktır. Bu yazının yasal hakları www.hafif.org ve Astral’a aittir. Bu madde, altında yazmıyor olsa dahi, Astral’ın tüm yazıları için geçerlidir.)