DUMURLARDAN DUMUR BEĞENİşim gereği Beşiktaş-Taksim Dolmuşlarını sık kullanırım.Hatta günde birkaç kez bu hatta mekik dokuduğum görülmüştür. . “Zamanını iyi planlayan kişi”; benim için asla böyle bir ifade kullanılamaz. Herzaman bir yetişme telaşı sabittir vücudumda. Okula ya da işe her seferinde bir, iki dakika gecikirim.Ve nefes nefese.J Dolmuş kuyruğunda yada içinde yolcu dolmasını beklerken, çişi gelmiş biri imajı verdiğimi sanırım. Dolmuş dolmak bilmez genelde veya kuyrukta yeterince kişiyizdir; gelmek bilmez. Neden dolmuş demişler diye çok düşündüm bu zamanlarda.Eminim sizde bu geyiği yapmışsınızdır.Dolsa giderdik zaten. En iyisi bu araçların ismi “Dolacak” olarak değiştirilsin.İnsanoğlu zor durumlar için pratik çözümler arar.Örneğin şehirleşmenin yılan korkusundan kaynaklandığını düşünürüm ben. Yılanlarla uğraşmamak için, ağaçları kesip betonlaşarak, etrafta börtü böceğin ve yılanların yaşamasına imkan bırakılmamış.. Benim gecikmelerimle ilgili çözümüm ise dolmuşun gelmek bilmediği zamanlarda kuyruktaki üç kişiyi örgütleyip, birlikte taksi tutmaktır. Taksimetre bahsettiğim hatta(birçoğunda böyle,hesaplayınız) dört kişinin dolmuş ücretinden daha az yazar ve kişi başına düşen para azalır.Akşamları iş çıkışı saatlerinde Beşiktaşta, Gümüşsuyunda trafik yoğun olur, dolmuşlar gecikir,Taksimdeki kuyruk epeyce uzar. Bir gün iş çıkışı, Taksimden Beşiktaşa gitmek üzere kuyruktaki yerimi aldım. Bu defa acelem yoktu. Sırada yirminci kişiydim ve yine ortada dolmuş yoktu.Hesapladım; gelecek üçüncü dolmuşa binebilecektim.Bekleyecek olmak canımı sıktı ve aynı işe giriştim.Önümdeki üç kişi yaşıtım diyebileceğim gençlerdi. Sarmaş dolaş bir çift ve bir kız. Böyle durumlarda önce çoğunluğa yönelinir ve sözkonusu bir çift ise erkek olana.Bu erkek olanın karar mekanizması olma ihtiyacından kaynaklanır.Bu konuda başka bir başlık altında irdeleme yapmak isterim.Şimdi olay örgüsünü bozmamak için pas geçiyorum. Kuyruktan çıkıp önlerine geldim.­- Arkadaşlar, dolmuşa vereceğimiz parayla, dört kişi taksi tutarsak, Ortaköye bile gideriz.Böyle durumlarda bir iki saniye düşünülür, tamam denir, ve kuyruktan çıkıp taksiye yönelinir. Önlerinde cevaplarını beklediğim çiftten ERKEKK olanı böyle yapmadı. Bana baktı, kız arkadaşının omzundaki elini daha bir sağlamladı veBiz Ortaköy’e gitmeyecegiz.Şaşırdım. Anlayamadığını düşündüm.Açıklamaya kalktım.Ben de Ortaköye gitmeyeceğim. Bu yüzden “bile” diyorum. Dolmuşa vereceğimiz…Sözümü kesti. Çarpık bir gülümseme taktı yüzüne.Tamam, ben seni anladım AMA biz Ortaköy’e gitmeyeceğiz.Dumur olmuştum. Kız arkadaşına baktım. O kaşlarını kaldırmış arkadaşının anlayışsızlığına hayretle bakıyor fakat ağzını açmıyordu. Sırada arkamda duran iki adam vardı. Onlara yöneldim.Aynı şeyleri onlara bu kez “Ortaköy” ve “bile” sözcüklerini kullanmadan tekrarladım. Tamam dediler. Çift’in arkasında konuşmaları duymuş olan kıza da hadi dedim. Kız dudaklarını araladı. Kalemtraş’ın Karatahtaya sürtüldüğünde çıkarttığı sesi bilirsiniz. Benzer bir ses çıkartıyordu.Şeyyy, ben Beşiktaş’a gidicektim.Tamam dedim. Beşiktaşa gidiyoruz.Off. Bindik gittik.Sonuçlar 1. Karşındakini dinlemeden ya da iyi anlamadan cevap verme.2. Pratik ol,ekonomi yap, karizmayı daatma.3. Burnunu karıştırma, masa ve sandalye altlarını temiz tut, beni sinir etme.Sağ duyulu manevi lideriniz Orfoz, yaşama dair gözlem ve analizleriyle doğru yolu göstermeye devam edecektir… Orfoz.