bildirgec.org

1957 senesinde yitirdiğimiz Talat Artemel, Sami Ayanoğlu ve Türk Sineması’nın ilk kadın yönetmeni Cahide Sonku‘nun birlikte çektikleri sinema filmi “Vatan ve Namık Kemal“, 1951 senesinde gösterime girdi. Sinemamızın usta aktrislerinden Fatma Girik ile usta aktör Cüneyt Arkın‘ın başrollerini paylaştıkları filmde Yıldırım Önal, Cüneyt Gökçer, Münir Özkul, Sadri Alışık, Pola Morelli, Muazzez Lutas, Orhan Elmas, Aydemir Akbaş, Müfit Kiper, Hüseyin Baradan ve Kemal Ergüvenç gibi isimler de rol alıyor. 1840 ile 1888 tarihleri arasında yaşamış olan usta şair/ yazar Namık Kemal’in yaşaımını anlatan film, Türk Sineması’nın az bilinen değerli eserlerinden biri.

Adanalı yönetmen Ali Özgentürk‘ü “Yengeç Oyunu”, “Balalayka” gibi yapımlardan biliyoruz. Yönetmenin 2011 senesinde çektiği sinema filmi “Görünmeyen“, senenin en ilgi çekici Türk filmlerinden biri. İKSV tarafından düzenlenen film festivalinde gösterimi yapılan filmde Halil Ergün, Alman aktör Udo Kier, Gürgen Öz, Muhammet Uzuner ve Ferda Işıl gibi isimler rol alıyor. Özgentürk’ün seneler evvel günlüğüne yazdığı satırlardan ve Macar besteci Béla Viktor János Bartók’un yaşamından etkilenilerek çekilen filmin orjinal süresi 120 dakikadır.

1928 doğumlu Fransız yönetmen Jacques Rivette‘yi 1991 çıkışlı “La belle noiseuse” adlı yapımdan tanıyoruz. Yönetmenin 1974 senesinde çektiği sinema filmi “Céline et Julie vont en bateau – Phantom Ladies Over Paris“, başarılı bir biçimde işlenmiş bir fantastik cinayet komedisi. Locarno Uluslararası Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’ne layık bulunan filmde 1990 senesinde yaşamını yitiren aktris Juliet Berto, Fransız aktris Dominique Labourier, aktris Bulle Ogier, Vietnam doğumlu aktris Marie-France Pisier ve Oscar adaylığı bulunan İran doğumlu aktör Barbet Schroeder rol alıyor. İngilizce’ye “Celine and Julie Go Boating” olarak çevrilen filmin çekimleri Paris’te tamamlandı.

Önce utanmayı öğrettiler bana. Gülüşlerimi kilitledim içimde bir kutuya. Biraz aralık bıraktım, çok da somurtmayayım diye… Vur deyince öldürecek değildim ya! Aşırıya kaçmadıktan sonra gülmek onların bile onaylayabileceği bir güzelliğe dönüşebilirdi pekala.

Başka küçük kızlara da kahkahaları yasaklamışlar mıydı bilmiyordum. Arkadaşlarıma soramazdım ki anneniz size çok güldüğünüzde ayıplayan bakışlar fırlatıyor mu diye? Yaşantımın o dönemini hatırladığım her seferinde bir hamur görüntüsü peyda olur zihnimde. Annem kurabiye yapıyordur. Yağı, mayası her şeyi dört dörtlük bir hamura dönüştürüyordur elindeki malzemeleri. Sonra o hamuru da başka bir şeye dönüştürecek, kendinin tayin ettiği şekiller verecektir ona özgürce. İşte o yılları hatırlarken o kurabiyelerin yerine geçiyordum kısa bir süre için. Beni de onlar gibi zihnindeki bir resme uyarlamaya çalışan bir anneyi buluyordum annemin kolları sıvalı, üstü başı una bulanmış o görüntüsünde.

Yeni Dalga Sineması’nın usta isimlerinden Eric Rohmer‘in henüz uzun metraj yönetmenliği yapmamışken çektiği beşinci kısa film olan “Présentation ou Charlotte et son steak“, Fransız Sineması’nın en değerli isimlerini biraraya toplamış. Başrollerinde Fransız Sineması’nın yaratıcı yönetmenlerinden Jean-Luc Godard, iki defa BAFTA Ödülü kazanan Fransız aktris Stéphane Audran ve bir zamanlar Godard ile evli olan aktris Anna Karina‘nın yer aldığı yapım, 12 dakikadır. Film, İngilice’ye “Presentation, or Charlotte and Her Steak” olarak çevrilirken, Türkçe’ye “Charlotte Ve Bifteği” olarak geçti. Resmi bir kopyası olmayan film, internetten yasal olarak seyredilebiliyor. Filmi Youtube üzerinden izlemek isterseniz buradan, Dailymotion üzerinden izlemek isterseniz buradan buyrun.

“Kars Öyküleri“nde bir kısa filmi olan Özcan Alper‘in yönetmenliğini üstlendiği sinema filmi “Gelecek Uzun Sürer“, 2011 senesinde gösterime girecek. 36. Toronto Uluslararası Film Festivali’nde gösterilen ve 18. Altın Koza Film Festivali’nde En İyi Film Ödülü, Yılmaz Güney Ödülü, SİYAD Ödülü başta olmak üzere toplam altı ödül birden kazanan filmde Gaye Gürsel, Durukan Ordu, Sarkis Seropyan ve Osman Karakoç rol alıyor. Senaryosu Özcan Alper tarafından yazılan filmin yapımcılığı, Ersin Çelik ve Soner Alper tarafından üstlenildi.

Office de Radiodiffusion Télévision Française kanalı için çekilen “Anna“nın yönetmenliği Pierre Koralnik tarafından yapıldı. 1967 çıkışlı olan film, Yeni Dalga Sineması’nın öncülerinden Godard’ın favori aktrisi olan Anna Karina için çekildi. Başrollerini Karina ile yine Godard’ın favori aktörlerinden Jean-Claude Brialy‘nin paylaştıkları yapımda Fransız müzisyen/ aktör Serge Gainsbourg, müzisyen Marianne Faithfull, Barbara Sommers, Isabelle Felder ve Henri Virlojeux gibi isimler de rol aldı. Düzenlemeleri Françoise Collin tarafından yapılan film, özellikle müzikleriyle ilgi odağı oldu.

Fransız yönetmen Patrice Leconte‘nin yönetmenliğini yaptığı sinema filmi “Monsieur Hire“, 1989 senesinde gösterime girdi. Boston Eleştirmenler Derneği tarafından övgüyle karşılanan film, Cannes Film Festivali’nde Altın Palmiye adayı olurken, Cesar Ödüllleri’nde yedi ödüle birden aday gösterildi. Georges Simenon’un romanından uyarlanan “Monsieur Hire”de 1952 doğumlu Fransız aktör Michel Blanc, 1967 doğumlu Fransız aktris Sandrine Bonnaire ve Luc Thuillier rol alıyor. Çekimleri Fransa’da tamamlanan yapımın orjinal süresi 81 dakikadır.

1995 senesinde yaşamını yitiren Fransız yönetmen Louis Malle‘nin çektiği sinema filmi “Viva Maria!“, 1965 senesinde gösterime girdi. Senaryosu yine Jean-Claude Carrière ile Malle tarafından yazılan yapım, Fransız Sineması’nın en hoş kadın filmlerinden biridir. Başrollerinde Fransız aktris Brigitte Bargot ile yine Fransız aktris Jeanne Moreau‘nun birlikte rol aldıkları film, Bardot’a ‘En İyi Yabancı Aktris’ dalında BAFTA adaylığı getirirken, Moreau’ya BAFTA kazandırdı. 2,5 Milyon Dolar ile tamamlanan yapım, Meksika’da çekildi. 1907 senesinde geçen film, Bardot’un sinemasal kariyerine sadece güzel değil, aynı zamanda ‘kendi ayakları üzerinde durabilen kadın’ sıfatını kazandırmasıyla öne çıkıyor.

Arjantinli yönetmen Fernando E. Solanas‘ın çektiği müzikal film “El exilio de Gardel: Tangos“, 1985 senesinde (ülkemizde 1989) gösterime girdi. Senaryosu yine Solanas tarafından yazılan film, Arjantin Film Eleştirmenleri Derneği tarafından beş ödüle layık görülürken, Venedik Film Festivali’nde de UNICEF Ödülü dahil üç ödüle birden layık görüldü. Orjinal süresi 119 dakika olan yapımda Fransız aktris/ müzisyen Marie Laforêt, Miguel Ángel Solá, Ana María Picchio, Lautaro Murúa, Philippe Léotard, Georges Wilson ve Marina Vlady rol alıyor. Farklı kültürlerle yetişen, birbirlerinden bambaşka yaşamları olan bir avuç Arjantinli’nin biraraya gelip bir oyun sahnelemesini konu edinen yapım, sinemada dans ve müziği sevenler için kesinlikle tavsiyedir.