bildirgec.org

Çocuk kitapları yazarı Guy Berkeley Breathed’in kitabından uyarlanan sinema filmi “Mars Needs Moms“, önümüzdeki günlerde gösterime girmeye hazırlanıyor. The Prince of Egypt, The Time Machine gibi yapımlardan tanıdığımoz Simon Wells‘in yönetmenliğini yaptığı bu animasyon komedisi, Walt Disney tarafından çıkarılıyor.
Milo, 9 yaşındadır. Düzenli, tertipli olmaktan, vitaminli sebze yemeklerinden, geç kalamamaktan, özetle, düzenli ve kurallı yaşamaktan sıkılmış kıpır kıpır bir çocuktur. Annesinin sözünden çıkamayan genç çocuk, bu durumdan aşırı derecede sıkılmış ve özgürlük hakkını istemektedir.
Özgürlük yakındır. Marslılar tarafından kaçırılan annesinin gidişinden sonra bir başına kalan Milo’nun hayatı ne yazık ki düşündüğü gibi olmayacaktır. Nefret ettiğini sandığı kurallar olmadan yaşayamayacağını anlayan Milo, annesini geri istiyordur.

Ülker, Digital Youth işbirliği ile Caramio için geliştirdiği ‘Tadı Kalan Anlar‘ sergisi Türkiye’nin ilk Facebook sergisi olma özelliği ile ön plana çıkıyor.

Uygulamada sahada çekilen fotoğraflar ve Facebook üzerinden gönderilen fotoğraflar bir araya gelerek sergileniyor. Sergi sonunda yapılacak çekiliş ile katılımcılar Ipad, Playstation 3 ve Ipod Touch kazanma şansına sahip olacaklar.

Niye sevgiler, aşklar hep yalan… Tam güveniyorsun bağlanıyorsun en sonunda herşey sahte çıkıyor. İşte tam bu dediklerimiz niye hep bizi kandırıyor. Sevilmek bu kadar mı zor? Keşke hep çocuk kalsak da bu kadar yanmasa canımız. En zor olanda çok güvendiğimiz bir insanın bizi sırtımızdan vurması. Niye güzel aşklar fazla yok? Niye herkes ayrılıyor? Keşke sevdiğimiz kadar sevilebilseydik…

WordPress kullanıcıları için Türkçe WordPress temaları bulmanın zorluğunu biliyorum. Bu nedenle internette yeni Türkçe’leştirilmiş WordPress temalarını Bildirgeç’te daha önce de paylaştım. Daha önceki konularıma buradan ve buradan ulaşabilirsiniz.

Bu yazımda sizlerle 5 adet güncel Türkçe WordPress teması paylaşacağım.

Adsenseo Teknoloji Teması

adsenseo teknoloji teması

demo için tıkla

Hayatta değişen o kadar çok şey var ki….
Düşüncelerimiz,giyimimiz,hayat tarzımız.Değişmeyen tek şey birine karşı duyduğumuz sevgidir.
Eğer birini gerçekten seviyorsan değişmezsin,değişemezsin.Zaman zaman unuttum zannedersin,bitmeyecek sandığın kinler sarar sevgini, bir daha görmek bile istemezsin.
Ama bir bakarsın aslında o nefret ettiğin ,görmek bile istemediğin,unuttum sandığın o nefretin külleri altında sıcacık duruyor.Canlı sevgisi, yakan aşkıyla hala içinde ilk günkü gibi duruyor.Anlarsın ki o nefret dolu duygular zaten sevdiğinden,sevipte sevilmediğinden.O nefretin,karmaşanın içinde bile aşkı yaşamak hiç yaşamamaktan daha güzel bence…

HTC nin Facebook u çıktı!

HTC Facebook Telefonları

Sosyal paylaşım siteleri internetin var olmasından beri varlar. Hatta var olmadan da vardılar. Ama bugüne kadar hiçbiri bir sitenin başarabildiğini başaramadı. Evet, facebook’tan bahsediyorum. Başlığa bakmışsanız zaten içerik hakkında da bir bilginiz vardır.
Htc bu aralar kanımca satışlarda geri kalmış olmalı ki değişik şekillerde kendini gündeme getirmeye uğraşıyor. Bunun en canlı örneğinin başındaysa yeni telefonları HTC ChaCha (?!) ve HTC Salsa geliyor. Bu iki modeli diğer telefonlardan ayıran fark ise onların birer “facebook telefonu” olmaları.

24 dizisinden tanıdığımız güzeller güzeli Elisha Cuthbert‘in oyunculuğuyla ve güzelliğiyle hepimizi mest ettiği the Girl Next Door yani Türkiye’deki adıyla “Komşu Kızı” Dram, Erotik, Gençlik, Komedi, Romantik türünde ama Erotik ve Gençlik ağır basıyor bence. Ana karakter Matthew Kidman(Emile Hirsch) bir gün yan dairesine taşınan Danielle(Elisha Cuthbert) ile tanışınca hayatı değişir. İkili birbirine aşık olur ve bütün zamanlarını beraber geçirmeye başlarlar. Daha sonra Danielle’in geçmişinde porno star olduğu öğrenilir ve Matthew, Danielle’in düzgün haline geriye dönmesine yardımcı olurken Danielle’de Matthew’un yaşamı keşfetmesini sağlayacaktır. Öylesine izlenilecek bir film değil, gayet de kaliteli bir film.

Hani olur ya özlersin taa uzakta birini. Parça pinçik etsende kendini eli bile tutulmayacak çehreyi… Nasıl desem işte onlar gibi. Kalbinde cam kırıklarıyla dolaşanlar, sırtında pusu izleri olanlar, geleceği düşünerek geçmişe ağlayanlar, kısaca yerle bir olup halâ ayakta duranlar… Ben onlar gibi özlüyorum.

Kendime has bir özleme tekniğim, kendime has sevme tekniğim, sahip çıkma ya da bırak gitmek gibi bana özel üsluplarım yok. Çünkü ben ne özlemek istedim ne de sevmek, ne sahip çıkmak istedim ne de defolup gitmek… Ben istemedim ki ait olmayı.

http://www.blind-summit.co.uk/amp-settings

Ideal standart tasarımı dijital banyo…
Hi-tech banyo tasarımı ile pozitif enerji almak çok kolay gibi duruyor.Beden ve zihin enerjisini yükselten herşeye sahip.Bu tasarım teknoloji severleri çok eğlendirecek.2 büyük flat tv,1 dizüstü bilgisayarı ,özelliklerden birkaçı.Su tasarrusu sağlayan lavabo bataryası mevcut.