bildirgec.org

happy new year (mutlu yıllar….)

akoni | 29 December 2007 13:05

Yeni bir yıla daha merhaba demek üzereyiz. Eski yılın 365 tane 24 saatini tüketmiş durumdayız. Geçtiğimiz yıla başladığımız ilk saatlerde nasıl geçecek bu kadar gün, nasıl alışacağız bu yeni sayıya derken bittiğinin bile farkına varamadım. Bu yıl gerçekten hızlı geçti Bugün ilkokul yıllarımda öğretmeninim yeni yılla ilgili resim yapın dediğinde, şöyle bir şey çizdiğimi hatırladım: eski yıl yaşlanmış uzun sakallı arkasını dönmüş gidiyor. Yeni yıl ise yeni doğmuş küçücük bir bebek. Hep böyle resmedilmez mi eski yıl ve yeni yıl. Şimdi düşünüyorum da acaba yaşlanan yıl mı, biz miyiz? Aslında bu soruya cevap vermek istemiyorum. Çünkü ruhumdan çok bedenimin yaşlandığı düşünmek beni zaman zaman sıkıntıya sokmuyor değil. Yani anlayacağınız aslında bedenimiz yaşlanıyor ve yeni yıl gibi her yıl kendini yenileyemiyor sıfırdan başlayamıyor Bu nedenledir ki, bu yılı huzur içinde bedenimizi ve ruhumuzu daha çok yormadan sağlık ve mutlulukla geçirelim. Tüm hafif ahalisinin yeni yılı kutlu olsun, 2008’de eski hafifimi geri istiyorum ..

bari hz. isa’nın ismi geçsin.doc

huaryu | 29 December 2007 13:04

Hani zaman geçti ömür takvimimden. Yaprakları tek tek düşerken ömür günlerimimin, aklımca faydalı işlerin peşinde yıllarımı harcamışım boşuna. Şimdi anlıyorum ki; boş gibi görünen işlerdeymiş hayatın anlamı. yani hayat öyle bir kripto içeriyor ki; sadece ona kendini kaptırmadan onu izlemekmiş aslolan. Ya da kendi adıma aslolan. Belki Hilmi bey; budalalığın keşfini yaparken ya da; Bertrand beycağız, aylaklığa övgü derken; bunu kastetmişti. Kim bilir? Ne mi? Demek istiyorum? Eğer buraya kadar sabırla okuduysan sana garanti veiririm ki buraya kadar söylediklerimin; ne başlıkla ilgisi var ne de yazıyla. Ama sen de tahminim odur ki, her hafif okuyucusu gibi, önce başlığa bakacaksın. Eğer “başlık” ilgini çekerse sonra “yazana” bakacaksın. Eğer yazan kişi de bir şekilde hafif’in popüler elemanlarındansa yahut senin yazına ahkam yazanlardansa sonra yazının biraz baş kısımlarına bakacaksın. Ve sonunda belki bu yazıyı doğru dürüst anlamadan bir “ahkam kes”eceksin. Ancak ahkam yazmada da eğer uyanıksan, kontrpiyede kalmamak için yazının içeriğine değinmeyen tali bir mevzuu seçeceksin. Senin için, ey okuyucu, bunca söylediklerimden sonra eğer hala okuyorsan bu yazıyı, umarım senden az vardır… eğer okuyucu, sen onlardan değilsen buraya kadar yazılanların yine yazılmak istenenle bir ilgisinin olmadığını bilmelisin. Ve şunu da bilmelisin ki; bu yazı amaçsız da değil. Buraya kadar yazdıklarım; klavyeye uzak kalmış yarı-tutsak bileklerimin belki klavyeyle flörtü… sadede gelirsek.Bu ecnebiler dizi işini iyi beceriyorlar. Daha önce divx film kültürüyle kültürlendikten sonra epey ecnebi filmi izlemeye başladım. Gerçekten şunu itiraf etmeliyim ki; eğer antik yunanda yaşasaydım sanırım film tanrısı olarak holivuda tapınabilirdim? Adamlar bu işi iyi yapıyor. Bir de bu gücün dizi yönü varmış ki; yeni keşfettim. Daha önce lost ile tanıştığım ecnebi dizi külliyatının 3. sezonunu 24 saat içerisinde bitirmek suretiyle bilgisayarımı ve beynimi epey zora soktuğumu aktardıktan sonra, şu an “prison berak” üzerinde olduğumu söyleyebilirim. Bu yazınında amacına gelicek olursak, bu dizilerde ilgimi çeken; sürekli inanç, söz verme, (hz)İsa(as), incilden cümleler, ghandiden alıntılar, vesaire vesaire. Yani bizim de belki dizilerimiz için böyle bir şeye pek gerek yok. Zaten sit(tiret)komlarımıza da pek kurandan sözler gitmez ama, en azında filmlermizde, özellikle de iddialı olduklarını iddia etmelerinden daha fazla iddiası olamamış filmlerimizde dahi biraz inanç kavramları geçemez mi? Yani kuran mealini pek okumadım, acaba diyaloglar mı uygun değil? Lakin geçen sene müthiş(!) yerli yapım filmimiz olan Polis filmine gitmiştim. Müziği amerikan özentimiz; Allahın cezasına ait olan. Başrollerinde de buffalo soldiers(fiyasko men) kahramanı haluk beycağızımızın oynadığı. Film bence fiyaskoydu. Lakin orada kuran okunan bir yer vardı. Alt yazıdan okunanların anlamı geçiyordu. Aklımda kalan: “Allah dilemedikçe, siz dileyemezsiniz” bu cümle filmin bütünüydü. Tamam. Belki İslamiyet bu film işleri için uygun da olmayabilir? Belki bir filmde hz. Muhammet(as) ismi geçmesi birilerini rahatsız edebilir veya kullanıcılara yabancı gelebilir. O zaman, en azından, hz. İsa’nın(as) adı geçsin.

USB kredi kartı

brum | 29 December 2007 13:02

shinhan card, usb credit card
shinhan card usb credit card

Kore’nin kullanmaya başladığı bu usb kredi kartı; internetten güvenli alışveriş yapmamızı sağlayacak. Ama daha Amerika’da bile kullanılmaya başlanmayan bu teknoloji bize nezaman gelir bilinmez!
kaynak

Yeni bir virüs şekli

ZKUD | 29 December 2007 12:34

herkese merhaba,

dün gece beni msne BURÇAK adında biri ekledi neyse hiçbişey yazmadı deli olurum zaten böyle hem ekleyip hemde konuşmayanlara neyse dayanamadım ve selam verdim o da selam verdi ondan sonra–msnimi nerden aldınız ve ne istiyosunuz? dedim.
— http://www.kalbimde.com/?refer=sekerkiz böyle bi link yolladı.
–ben tekrar sordum aynı soruyu tam o sırada o da yazıyodu ve dedi ki şuan iş yerindeyim ve iş yerinde msn yasak http://www.kalbimde.com/?refer=sekerkiz yazarsanız konuşabiliriz dedi ve çevrimdışı oldu bende referans linkini görünce hemen birinin bundan para veya bi çıkarının olduğunu düşündüm.
neyse dün yoldan gelmiş olduğum için pek fazla üstünde düşünmedim fakat sabah olunca tekrar aklıma geldi bi arkadaşlık ve tanışma sitesi olan kalbimde.com adresi nasıl olmuşsa kalbimi.com yazınca dün kızın bana göstermiş olduğu bu siteye yönleniyodu: http://www.kalbimde.com/?refer=sekerkiz fakat bu linkteki adres kalbimde.com aynısıydı ben hala şaşkınlık ve afallamalar içinde ekrana bakıyodum ki google aklıma geldi evet google çare olmalıydı :))
google da hemen kalbimi.com yazdım ve gelen sonuçlarda başka kişileri de başka diyaloglarla bi kandırma çabası içine giren bi virüs olduğunu öğrenmiş oldum:

Yılbaşı Ağacını Süslüyoruz

pilli pati | 29 December 2007 12:05


“Şimdi bu yılbaşı ağacı muhabbeti de nereden çıktı?”, efendime söyleyeyim, “Biz bu naneleri kutlamayız kardeşim?” falan gibi ifadeler kullanabilecek bireyler olabileceği gibi; ben yine de bir hoşgörü kıvılcımına tutunaraktan bu seneyi bu ağacı süsleyerek kapatmak istiyorum. Maksat eğlenmek, kesin ola ki subliminal bir mesaj aranmaya! Yine de inançları gereği yazıda rumuzunun geçmesinden hoşlanmayanlar olursa bana mesaj attıkları takdirde yazıyı onların rumuzu olmadan güncelleyebileceğimi hatırlatırım. İlk süsü doğanın kendisi konduruvermiş.

Ben de şunlar gibi ya da bunlar gibi ortaya karışık bir dolu süs atıyorum. Arzu eden herkes, içlerinden geçen ne tür dilekleri varsa, o dileklerini temsilen seçecekleri süsleri alıp ağaca yerleştiriversinler. Ortam şenlensin. Hafif renklensin.

Türkiye’nin yeni sloganı: Herkese açık

makaleci | 29 December 2007 12:05

Türkiye’nin 2008 reklam kampanyalarında kullanılacak görseller ve görsellerin alt sloganı belirlendi.

Reklam kampanyalarında kullanılacak görsellerin alt sloganı, “Turkey, Open for everyone – Türkiye, Herkese açık” olacak. “2010 İstanbul Kültür Başkenti” afişlerinin sloganı ise “Promise of life – Yaşam vaadi.” Detaylar burada ve şurada

Godiva Chocolatier Logo

tsu | 29 December 2007 11:17

Lady Godiva
Lady Godiva

Godiva bildiğiniz gibi bir süre önce Ülker tarafından satın alındı. Satına alınmadan hemen sonra logo üzerine bir çok tartışma yapıldı/yapılıyor. Marka’nın ve dolayısıyla logonunLady Godiva‘dan geldiği Godiva’nın buradaki kendi sitesinde de bahsedilmekte. Haliyle logo da John Collier’in tablosundan esinlenilerek oluşturulmuştu.

Lady Godiva
Lady Godiva 1. Logo

Logo, (Mutaassıp) Ülker Godiva’yı satın aldıktan sonra çıplak kadın figürünün değiştirlmeyeceği gündeme geldi, Ülker bu konuda herhangi bir üşüncelerinin olmadığını belirtti. Kader bu ya önceki logoya 2005 yılında, Godiva’nın İran-Amerika’lı tasarım direktörü Massoud E. Mansouri ve ekibi son şeklini vermiş ve önceki karışık ve biçimsiz halinden modern çizgiler taşıyan, özgün bir logo tasarlamıştı. Aynı ekip Godiva’nın ambalaj tasarımlarını da yapıyor ve çok beğeniliyor. Yeni logo hakkında aytıntılı bilgiye buradan gözatabilirsiniz.

Godiva 2. Logo
Godiva 2. Logo

Uyku İhtiyacına Son

eminkeles | 29 December 2007 10:16

Uyku Kokusu
Uyku Kokusu

Amerikan savunma bakanlığının resmi araştırma kuruluşu Darpa‘da yapılan araştırmalar neticesinde koklandığında onlarca saat uyuma ihtiyacını karşılayan bir sprey geliştirildi. Wired dergisinin haberine göre Orexin A ismi verilen sprey uyku ihtiyacının yerini karşılamasıyla ve hiçbir yan etkisi olmamasıyla oldukça önemli bir buluş olarak belirtiliyor.