bildirgec.org

cep telefonu ölüme neden oldu

odo | 29 November 2007 11:49

patlamadan önce ve sonra cep telefonu
patlamadan önce ve sonra cep telefonu

güney kore’de 33 yaşındaki bir iş makinesi sürücüsü gömlek cebinde bulunan cep telefonunun patlaması ile hayatını kaybetti. yukarıdaki resim kullandığı cep telefonunun kendiliğinden patlamasıyla birlikte ne hale geldiğini gösteriyor.
daha önce cep telefonu patlamalarıyla ilgili çok sayıda haber hatırlıyorum ancak ölümle sonuçlanan ilk olay bu olabilir. bu haberden sonra cep telefonunu kalp ve baş bölgesi yakınlarında tutmamak önerilmiş ama her an patlayabilecek bir cihazı yanımızda taşıyor olmak düşüncesi bu önlemleri de sorgulatıyor.
haber kaynağı için buraya ve buraya bakabilirsiniz (ingilizce).

HOKKA MOLA

| 29 November 2007 10:31

eğreti bir broştu bu lût hayatın kadranında
alnına düşen kâh küldü, kâh hüsran
nerval’in köstekli kravatında
ellerimiz hüsran havayolları
hayallerimiz serbest meslek törpüsü
ses sizce ölür mü tıknefes
somyalarda
ip incecik rüzgârında sırıtır mı
kalbini çatan bir güz olduğunda afitâb

Seyahatte Yanınızda Bulunsun

genaro flores | 29 November 2007 09:49

SteriPEN AdventurerSteriPEN Adventurer

SteriPEN Adventurer ve SteriPEN Traveler daha önce duyurulan steril su temizleyicisinin yarısı boyutlarında. Daha hızlı ve hafif olması, kullanımının daha kolay olması da artı özellikleri. Anlık su ihtiyacınızı karşılamak için herhangi bir kaynaktan temin ettiğiniz suyu temizleyerek (toz ve tortular hariç, tek hücreli organizmalardan temizler) içilebilir duruma getiriyor. Seyahatlerde yanınızda bulunabilir. Fiyatı ise $129.95. Opsiyonel olarak güneş enerjisi ile şarj olmasını sağlayan kutusuyla da satın alabilirsiniz, bunun fiyatı ise $49.95. ek kaynak 1 ve 2.

Solar Charging Case
Solar Charging Case

Atatürk ve Kehanetleri…

arseli33 | 29 November 2007 09:47

ATATÜRK GELECEGi Mi GÖRÜYORDU
Bazı bilim adamlarına göre geleceği görme yeteneğinin merkezi diansefal denilen ve sempatik sinir sisteminin birleştiği beyin merkezimizdir.Bu sinir sistemi diğer sinir sistemlerimizden çok daha farklıdır.Bilim adamlarımıza göre atalarımızda ilk olarak gelişen beyin kısmı diansefaldir.Tarihteki önemli karakterlerimizin içgüdüleriyle hareket etmesini sağlayan altıncı his beynin bu merkezindeydi beklide.Günümüzde belli kişilerde kendini gösteriyor ve geçmişe oranla daha ender ortaya çıkıyor.Atatürk gibi duyarlı kişilerde beynin bu bölümünün daha faal olduğu düşünülebilir.Atatürk’ün yaşamında geleceği görme gücünün kainatlarına rastlanmıştır.En tarafsız örnekte Kurtuluş Savaşında görülmüştür zaten.Muhiddin Arabi gelecek üzerine yazdığı kitabında Atatürk’ü kastederek şunları söylemiştir;
‘Devleti Aliye yıkılacak.Batıdan uzun boylu,mavi gözlü bir adam gelecek.Serbest Fırka kuracak.Adınada Serbest Cumhuriyet denilecek.Dünya milletini tanıtacak ve hükümdarlığı 15 sene sürecek’BULGAR iVAN MANELOF’A SÖYLEDiGi KEHANETLER…
Mustafa Kemal Türk milletinin yaşadığı sıkıntılardan onları kurtaracağını biliyordu.Koşullar ne olursa olsun içindeki umudu hiçbir zaman söndürmedi Mustafa Kemal.Ve Selanikte yaptığı konuşmasında söylediği sözler bir bir gerçeğe döndü zamanla.”Bir gün gelecek ben.hayal olarak gördüğünüz bu ınkılapları başaracağım.Mensup olduğum Türk milleti bana inanacak.Bu millet gerçeği görünce arkasından yürür.Saltanat ortadan kalkacaktır.Devlet tek çeşit bir unsura dayanmayacak.Din ve devlet işleri arasındaki farklılıklar ortadan kalkacaktır.Emin olunuz ki bunların hepsi bir bir olacaktır”
BU KEHANETiNE DÜSMAN GÜÇLERi DE iNANMAMiSTi…
Düşman ordusunu tamamen yok etmek amacıyla başlatılan Büyük Taarruz amacına ulaşmıştı.İtilaf devletleri ATATÜK”le görüşmek için kendisinden randevu istedikleri zaman Atatürk elçilere”Sizinle 9 eylül 1922 de NİF kasabasında görüşebilirim” demişti.İşin garip tarafıda Türk orduları o sırada Nif”ten çok uzaktalardı.9 Eylül günü oraya varmaları imkansızdı.Bu bir savaştı ve yarın ne olacağını önceden kestirmek mümkün değildi.Aradan 10 gün geçti ve bu sözleri nutuk”ta şöyle dile getirmişti ULU ÖNDER;” 9 Eylül Günü Nif”te idim.Fakat benden randevu isteyenler orda yoktu”
MUSTAFA SAGiR’iN CASUS OLDUGUNU iLK KONUSMADA BiLMESi…
16 Mart 1920”de İstanbulu”un işgal edilmesi ile Kemalettin Sami Paşa Anadoluy”a geçerken gemide bir Hintli ile tanışır.Bu Mustafa Sağırdır.Harekete yardım etmek amacı ile Hint Müslümanlarının kendisini gönderdiğini söyler ve bu sözler Paşayı etkiler.İstanbula bir telgraf çeker ve Mustafa sağır ile ilgilenmelerini söyler.Bir süre sonra Mustafa Kemal”e Mustafa sağırı överek anlatır ve görüşmelerini ister.Mustafa Kemal görüşmeyi kabul eder ve Mustafa Sağır”ı yanına çağırır.Görüşme uzun sürer ve daha sonra Sağır gönderilir.İki paşa yalnız kalınca Atatürk’Bana bak bu adam casus’der.Sami Paşa’Aman Paşam sizde çok şüphecisiniz’diyerek Atatürk’e inanmaz.Atatürk yaverini çağırarak’Bu İngiliz Hintli casus olacak.Kendisini takip etsinler.Mektuplarınıda çok dikkatli okusunlar’der.Bundan sonra mektuplar o dönemde kimya hocası olan Avni Refik Bey’e verilir.Bir iki tecrübeden sonra gizli yazılar bulunur.Mustafa Sağır yakalanarak suçu itiraf ettirilir ve idam edilir.

Senin kaderinde ağlamak var , Niye ?

neoturk | 29 November 2007 09:20

Bir cami avlusundayız şimdi , havada bir hüzün , ağlamaklı gözler…Bir kırmızılık vuruyor yerdeki su birikintisine
Parıldayan yıldızlar var kızıllığın az ötesinde , kafamı kaldırınca gördüm. Gözü yaşlıydı , birşeyler istiyordu karşında duran dağdan,soğuk bakıştan,hissiz duruştan
arkasındakiler ağlıyordu ama o sadece “kanınız yerde kalmayacak”dedi.
Yaşlı gözlerin burktuğu dudaklar sadece “vatan sağolsun” diyebildi.
Tv si başında bu olayı seyredenler, ağlacaktı. Ne de olsa bizim koruyucumuzdu bu topraklarda, ona her ay cebimizden ayırdığımz rızkımızdan veriyorduk. Görevi buydu bizi korumak !
Kanalı değiştirdim , çocuklar vardı sahnede.
Mutlu çocuklar hepsinin yüzü gülüyordu. Bir karaltı belirdi sahnede , konuştu güzel yüzlü bir melekle. Herşey bitti o anda mutluluk dağaldı, bir öteki oluverdi sahnedeki.
Parlayan yıldız emir vermişti , inecekti sahneden gidip çocuk doğuracaktı. Çocuk gidip ölecekti vatan için ve o kız eğitimsiz olacak , dışlanacak, öteki olacaktı çünkü ” vatan sağolacaktı “.