bildirgec.org

Meraklı Ol!

cekirge | 29 November 2002 16:13

Kendi yazımla ters düşeceğim ama nediyor Hafif Meraklı ol!

Daha öncede belirtmiştim hafif le tanışalı çok oldu diye. Bu süreç içinde bir çok kez hem hafif’ten uzaklaştım hem de internetten. İşsizlik, deprem, askerlik vs. Ama hep bir şekilde fırsat bulup geldim hafif’e.

Askerden geleli 7 ayı geçti. bu süreç içinde hergün buradaydım. Ama abartısız hergün. Saatlerce. Bir şekilde bilgisayar başından kalksam döndüğümde ilk işim hafif’i açıp yeni bir blog yada ahkam var mı diye bakmak alışkanlıktan öte birşey benim için. Birçok kez arkadaşlarıma alay konusu oldum bu yüzden. Tartıştık bile diyebilirim. Anlatamıyorumki derdimi. O kadar gevezeyiz ki! 7 ay içinde hafif’e ulaşamadığımız zamanlar oldu. Allahım tam bir kabustu benim için. Yapacak hiç birşey bulamıyordum. Neyse bir daha olmaz umarım.

II

ae31 | 29 November 2002 11:45

II Bana nasıl sarıldığını sordu. II Bana nasıl sarıldığını sordu. Bende ona bu duruma nasıl düştüğümü anlattım. Her şey bir başlangıçla oldu. İyi bir iş iyi bir çevre içersinde yüzdüm. Bana gerekli olanı hep birileri sundu. Sonra belli bir son hazırlanmış gibi oyuncu değişikliği yaptı hayat. Karımdan boşandım. Onun varlığı yokluğu ile tüm varlığımı yitirdim. Ufak bir eve taşınıp tüm bu olanları kusmak istiyordum. Böylece yazmaya başladım. Bu başlangıç beni nasıl etkiledi bilmiyorum ama yaptığım yolculuklar yaşadığım o kadar hayattan sonra tüm bunlar kimin umurundaydı… Yaşım ilerledikçe herkesten kaçan, başlıkları unutan ve devamlı evde oturup kendi düzenimin içine hapis olduğumun farkına vardım. Bana gerekli olan parayı zaten eşim alıp gitmişti. Bunu yaparken ince kumaşlı elbisesine bakıp ”Seni her şeyinle bırakıyorum demiş, bana veda öpücüğünü yeni sevgilisine vererek N.Y uçmuştu. Yazdıklarımı bir zarfa koyup dolaşmaya başladım. İlk önce Dino Buzatti’ ye sonrada Papinni’nin evini ziyaret ettim. Bana söylenen şu oldu. İyi de kimin umurunda tüm bunlar. Tamamen kişisel bir yazı kimin umurunda olabilir. Eve döndüğümde aynanın karşısında durdum. Sevgili Oli dedim. Kimsenin umurunda bile değilsin. Bu sana ne kazandırdı. Ne kattı….. Soruya cevap bile vermeden müziğin sesini daha da açtım.

Maslak-Küçükyalı

Ling | 29 November 2002 11:33

Belediye otobüsleri insanın sinirlerini geliştirmesi acısından oldukca faydalı olabilecek bi yer. Her gün belirtilen istikamette yolculuk yapmaktan nefret ettim. 6 senedir otobüslerde basıma gelmeyen kalmadı yaa..Bu ramazan münasebeti de insanları etkiliyo heralde. Gecen aksam saat 4,5gibi otobüse binecem,ama tıklım tıklım, klasik olarak orta kapıya yöneldim tıkış tıkış bindim.kapılarda kapanınca arkadakiyle yapıştık tabi. zaten sasırmısım, lam cantamımı koruyayım,ayagımımı sıkısmasın diye cekeyim,yoksa kendimimi koruyayım.Arkamda yaslı amcam demezmi “cekil önümden, kadınsın,ramazan günü abdestimi bozacan” diye.Anlamam abdest oruc namaz isinden ama,o konumda amcanın abdestinin bozacak tek bi olasılık var heralde. ulan etrafa rezil olduguna mı yanarsın,bunak herifin abdestini bozma ihtimalinemi yanarsın yoksa dönüpde herifi tokatlamadıgın için mi yanarsın…Hayır olay sadece dayamaksa(töbe töbe beni nası konusturuyo) ya önündeki erkek olsa ne olcaktı!!!