bildirgec.org

feci özendim doğrusu

| 26 October 2001 18:29

feci özendim doğrusu, yapan adam kim bilir nekadar eğlenmiştir 🙂 ben keyifle dolaştım gerek arka plandaki yürüme aktivitesine gerek altlardaki kafaların her biri farklı ifadelerine çok güldüm. hikayeleri birde anlatan kişiden dinlemek isterdim, çok eğlenceli bir kişilik olsa gerek. her komiklik yapanın cem yılmaz olmakla itham edildiği bir dönemde işi zor doğrusu…

BSA’NIN ANKARA KAMP

enigma | 26 October 2001 18:04

  • BSA’NIN ANKARA KAMPANYASI DUYURULDU

    BSA, korsan yazılımla mücadelesini Ankara’da sürdürüyor. Daha önce altı ilde gerçekleştirilen 45 günlük lisanslanma kampanyalarının yedincisini oluşturan Ankara etabı, düzenlenen bir basın toplantısıyla duyuruldu.
    Kampanya, 1 Kasım – 15 Aralık 2001 tarihleri arasında düzenlenecek. Bu tarihler arasında lisanssız yazılım arama çalışmalarına ara verilecek. Yalnızca bilgilendirici ve bilinçlendirici faaliyetler yürütülecek. Firmaların bu 45 günlük sürede lisanslarını kontrol etmeleri ve eksikleri varsa bunları herhangi bir pürüz yaşamadan tamamlamaları planlanıyor. Öte yandan, eksik lisanslarını tamamlayacaklarını ancak verilen 45 günlük sürede bu işlemleri bitiremeyeceklerini beyan eden firmalar ek bir 45 günlük süreye daha sahip olacaklar.

    ilgilenenler için: bsa

  • biraz önce ntvmsnbc’

    e-mrah | 26 October 2001 16:08

    biraz önce ntvmsnbc’de okudugum bir haber beni üzdü dogrusu.. 46 yıldır perdesi kapanmayan dormen tiyatrosu ekonomik krize boyun egmiş ve perdelerini sanat severlere kapamış.. bir çok değerin kayboldugu ülkemizde sanatında ellerimizin arasından uçup gitmesi beni kaygılandırıyor doğrusu..

    kötü bir insanım (mı?)

    tylerdurden-hafif | 26 October 2001 14:19

    konu ve başlıkla alakası olmayan tumceleri baslangıcta kullanmak garibinize gidebilir(kime ne!)

    öölesine gezinirken buldum siteyi. bakiim bari, okuiim bari, üye oliim bari derken, yaziim bari oldum.

    karın ağrısı öle böle diil be. sabahlara kadar uyutmayan, tüm günümü bu ağrılarla geçirdiğim bir hal aldı.

    elimizdekiler :

    *hafif tırlak bir peder bey.(kendi gençliğiyle beni özdeşleştirmiş.beni eleştirir ve yıkarken esasında kendisini eleştiriyor ve yıkıyor)

    *mali durum sakat.(kimin sağlam!)

    *yaş 24 olmuş(breh breh!)

    *üniw bitmemiş.(7. sene)

    *işsizim…(ne diim)

    *bi sevgilim var.herşeyim diyebileceğim.(kara sevda)

    ozverili, goze hosge

    ryan | 26 October 2001 05:10

    ozverili, goze hosgelen ve bir o kadarda tatlı bir tasarım moccu.com. gezilesi ve görülesi bir site, esinlenmeyi seven arkadaslara tavsiye edilir

    günsizlik ortamı nereden başlar?

    raindown | 26 October 2001 00:42

    bugün dışarıdan bakıldığında sıkıcı görünen, ama zaman aktıkça ilginçleşen bir tanıtım toplantısına katıldım. toplantı, koç bilgi sistemleri, koçbank, microsoft ve birkaç firmanın ortak kurduğu kobiline iş platformunun tanıtım toplantısıydı. böyle sıkıcı gözüken bir toplantı, orada konuşma fırsatı bulduğumuz bir kişi tarafından anlamlı hale getirildi ve toplantıdan çıktığımda yapmak olanlar konusundaki çoğu şey kafamda daha net hale gelmişti. kobiline iş platformu, küçük ve orta ölçekli işletmeleri internet ortamına taşımayı hedefliyor. yani bu insanların büyük bir bölümü çekici bırakıp eline mouse alan, e-iş olayını bilmeyen ama sınırlı düzeyde de olsa merak eden insanlar. ama kendilerini bu işten çok uzakta görüyor, vizyonlarını işletmelerinin dört duvarı arasına kapatıyorlar. bu insanların kendilerine güvenleri yok. bu insanların ekonomiye güvenleri yok. cesaretsizlik de hareketsizliği getiriyor. neyse bunları kenara bırakırsak bu toplantı sonunda hayatım nasıl bir değişiklik aldı, onu anlatayım. toplantının yemek arasında kobiline pazarlama müdürüyle yemek yeme fırsatını buldum. ona geçen sene yaptığımız bir e-iş projesinden bahsettik. çok sıkı bir projeydi ama rafa kaldırmıştık, gerçekleştirmenin zor olacağı düşüncesi ve cesaret eksikliğiyle. adamla konuşurken, niye projenizi gerçekleştirmediniz diye sordu ve ısrarla “bunu yapın” dedi. “kendinize güvenin, riske girin, batıp çıkın”. işi batırmak bile kazanılacak bir değerdir ve bazen batmak, kazanmaktan daha değerlidir. toplantıdan çıktıktan sonra bir düşünücü olmaktansa, gerçekleştirici olmanın önemli olduğunu; tüm bu güvensizlik ortamının, kendine güvenmemekle başladığını, ekonomik kriz gibi olayların sebebinin de aslında bu olduğunu anladım. işte böyle..