bildirgec.org

xmetisx

11 yıl önce üye olmuş, 11 yazı yazmış. 63 yorum yazmış.

Empyrium

xmetisx | 06 May 2008 09:21

Gürül gürül akan suların şappadanak durduğu noktadır… Neden duruyo bu sular derseniz işte bu grubun yaptığı müziği dinlemek için… ahhh ahh markus burada olacağıdı… Hikâyemin başına sarıyorum… Ortam filen buğulanıyo böyle… Ben bi gün içmişim kederliyim böyle şiir filen yazmaktayım derkene sokaktan duydum seslerini demek isterdim ama ülkemizde seveni sayanı yoktur pek… Yani sokaktan duymadım, pek sevgili bi arkadaşım, yağız bi delükanlı geldi dedi ki; sen bilir misin empyrium diye bir grup var, çalar söylerler böyle, iliğine kemiğine işlerler… Dedim de git… yok dedi ille anlatacağım… Git-anlatçam, git-anlatçam derkene iyi dedim anlat kim miş bunlar neymiş bunlar…

Dark Lunacy

xmetisx | 05 May 2008 12:32

bir dramatik/senfonik death metal efsanesi! böyle bi gün death kokan diyarlarda dolaşırkene ben yine. bi de baktım dark lunacy, dark tranquillity den bi çağrışım yaptı bi çağrışım yaptı anlatamam. dedim bi bakmak lazım dark la başlayan gruplar pek tehlikeli oluyor… sonra korkarak sordum efendim bu grup nedir ne değildir diye… oradan çıkagelen yaşlı bilge herif anlatmaya koyuldu… rivayet olunurmuş ki; gothic metal le başlamış bunlar ama hep içlerinde bi ritmiklik bi oynaklık bulunmuş. sonra, amaaan ne bu iç baydığımız kardeşim deyip; biraz ondan biraz bundan biraz klasik biraz brutalli metalli ortaya karışık bi şekilde tür değişirmişler. velhasılıkelam 20 kişilik bi kadro sahibi olan bu ordu (grup biraz küçük kalıyor)

Kim Katletti Katreyi?

xmetisx | 05 May 2008 10:26

Ne zaman görsem;
gözlerimle görmediğim katliamları,
gözleri boş bakan, bedeni yıpranmış kadınlarını
Bu soğuk, bu ıssız,
bu acısını kalbine gömmüş kentlerin,
Ne zaman duysam;
bebeklerinin gözleriyle haykırdığını özgürlük mavisini,
martıların kan gölünün dibindekilere ağladığını,
ve
“Denizin her damlasındaki tuz
biraz da anaların gözyaşıdır”
diye düşünüverse içsesimin huzursuzluğu
İki güvercin salınır pıhtılı saçlarından bir ananın
biri yavrucağının yüreciğine,
biri başka baharlarda yeni yavruların doğma ihtimaline…

Gülümse

xmetisx | 08 April 2008 21:38

Yağmurun bir tek damlasının
pürüsüz cam(n)ımda kendine yarattığı
derinlemesine sevdalanmış,
öpücüklerle kazınmış
sıcacık yuvam
tüm bu olağandan kaçıp sığınasım var sana,
kıvrılıp uyuyasım şevkatinde,
gök kuşağı bulup bir de
içine saklanasım var seninle birlikte.
kalabalığın kalabalık olduğu kadar
boş olması
ürpertir ruhumu,
kaçasım gelir bilirsin.
söyle bana van kedisi;
mıknatıs mısın?
çekmektesin var olmakta olan tüm sevgimi
kara delik misali içine almaktasın,
sorgusuz, kollarına bıraktığım benliğimi

Varım, Varsın, Varız

xmetisx | 08 April 2008 01:23

Neşeden yoksun bir şarkının
güleryüzlü ilk notası
Martıların, yalnızlca onların yaklaşabildiği
buğday pıtırcığı saçları güneşin
havuç yaprağının vitaminisin
avuçlarımı gerdirip,
kocaman açıp kollarımı
delice bir ıslık tufanında koşturasım var
yoldaşım gibisin
Her baran yeri boyladığı an
kayboluşu kadar var olur su birikintisinde,
kuruyana kadar diğerleriyle birlikte
benimlesin…
buluta inat göğün göğsünü delmeli şimşekle,
anılmaktan bıkmış o kocaman yarına
merhaba demeli,
gülümsemeli bebek misali,
gözlerinin girdabına almadan önce.

Dalgıç

xmetisx | 04 April 2008 22:13

patavatsız hislerim, durmuyor yerinde
soğudu, ürpertiyor bedenimi,
gitmek ister gibi yüreğimi sallandıran rüzgarla
toz tanesi olup gözlerine batmak,
acıtmak
ya da yerleşmek vücuduna,
gözlerinle bütünleşmek…

tanımlayamıyorum yaklaşmakta olanı
uzaklaşmakta olanınsa farkındayım
farkındalığım yoğunlaştırıyor hayal kuraklıklarımı,
açık denizlere demir atmış bir gemi gibiyim
güvertem rüzgar harici miras almamış geçmişimden…
rotam yanlış olduğunda
yakalandığım girdaplarla öğrenmişim
sabitlemeyi kendimi
ya da
gideceğim yeri bilmeyi
akşam sefası kokusu geliyor
iyot kokusu ardından
bir avuç yıldız düşüyor aksimin üstüne
bir avuç külüm serpiliyor
geç de olsa yanmaya başlayan bileşenlerine,
durulmayacak gibi duran suların
“bitişim yeni bir liman bulamayışımdan.”
diye düşünüyor kaptan
ve terk etmiyor beni.
beklemekteyken seni
boyluyoruz en dibini dünyanın
öyle içerlerde bir yer ki burası;
olmuş olduğun gibi.
yorgunum,
yaprak olamadığım için
kirişlerim çürüdüğü için dipte.
kaldırım taşlarının arasında
öylesine güçlü, çiçek açamadığım için.
kaptan gitmiş, diyor balıklar
inanmıyorum.
bir ışık yaklaşıyor
gözlerim kamaşıyor birden
sonra palet sesleri
sonra…

Angela Gossow ve Brutal

xmetisx | 30 March 2008 21:38

İsmi bilindiği yada bilinceceği üzere; Angela(Nathalie) Gossow. Tanımayanlarımızın görüntüsü ile sesi arasında bağlantı kurmakta zorluk yaşayacağı bayan vokaldir kendisi. Scream ve brutal vokal yapmaktadır. 5 Kasım 1974’de Köln’ de dünyaya gelmiş.Normal bir gençlik geçiren Angela dinlediği müzik türünden dolayı Jeff Walker, David Vincent, Chuck Billy, John Tardy ve Chuck Schuldiner gibi çeşitli isimleri takip etmiş ve bu müziği ciddi anlamda sevmiştir

zindanlar

xmetisx | 24 March 2008 01:33

ayaklarım beni kendiliğinden götürmekte, adımlıyorum nefesleri bir başı
bir sonu belli hiçlikte, bir kulübe görüyorum korku filmlerinde olur ya
öyle izbe, öyle yıkık,öyle bitkin ama bir o kadar içine çeken bilincimi
sanrılar görmeye sürükleyen… kırılmış kapısının kenarından içeriye
süzüldüğümde yanlız güneş ışığı yanlız belirsizlik… küçükken altında
uyumuş olduğum sokak lambasını hatırlıyorum… ona baktığımda da ışığı
acıtırdı düşlerimi… daha sonra hayallerim gibi o kocaman lambada küçüldü
onu da kırdılar ve ben daha sonra onun altında yağmuru duyumsayarak birisini
düşündüm onun düşlerini başkaları kırarken… ben beynimin hücrelerini
zindanım yapıp ağladım içerisinde onun için…

Döngü Deviniyor…

xmetisx | 18 March 2008 22:05

“ve yırtılmış bir tül gibi savrulup duruyor zaman”
Kayıpları çekmecelere kaldırmış, geçmişe teslim olmuş, sonrakileri acı gerçeklerden kışkışlamış…
Ağaçların yapraklarının ucundan ağladığını görüyorum, histeri krizleri içerisinde yüzen dünyaya bakmaktalar. Bileylenmiş hiçliğini son sözcükler, son haykırışlar duyar yoksunu olmayan… yapraklar şarkı söylemekten ziyade geleceğe ilişkin düşüncelerini söylüyor artık, susturulmuş bir coğrafyanın ağaçlarını susturamadılar bir türlü … nedense basit; bitmeyen çıkar ilişkileri… kuruyup düşerken her yeşil ağaç parçası son kez çığlık atıyor…
Bir avuç kumla oynuyor derisi bahtının rengi çocuk, başka oyuncağı olmadığından. Dünden kalma cinayetlerin katil zanlıları kovalamakta bu ufaklığı… ninniler mırıldanarak yaklaşmakta sulu boyayla siyaha boyanmış sarmaşıkları korkunç sonların… yavaşça ele geçiriyor… kaosun arasından görür gibi oluyorum, gözlerim acıyor

Yarım Kalmış Cümleler

xmetisx | 13 March 2008 22:43

şimşek çakmasın ne olur
penceremde canlanır geçmişin gölge oyunları,
kimilerinin “oyuncak insanları”
yere düşmüş oyuncak bebeklerin
oyuncak olmuş umutları…
şimşek çakmasın ne olur
ışık karanlığı bölünce acır gözlerim
bencilliğimden değil,
çabuk kaybolur aydınlık…
bol yağmur tanecikli günde
camdan olanca buğunun silinmesi gibi
isimlerle birlikte çiziktirilmiş içine