bildirgec.org

sbaskentli

11 yıl önce üye olmuş, 125 yazı yazmış. 295 yorum yazmış.

göçme vakti

sbaskentli | 11 April 2006 15:51

Bugün canım sıkkın be günlük gene…..

Hayatı akışına bırakmakmıdır bizi yoran yoksa akıntıya kürek çekmeye alışımışlığın getirdiği bir birikimin artık atıl şekilde beklemesimidir bilmiyorum…

Ama sıkılıyorum …. Tek bildiğim buu.

Hani Bunalıma giren insanlar derler ya zaman zaman ..

Daralıyorum nefes alamıyorum içim geçiyor dünya başıma yıkılacak gibi geliyor……

Hayır bu şekilde değil ama sıkılıyorum işte…

Can sıkıntısından geçtim bu sefer klavyenin başına hırslarımı , arzularımı her şeyini bıraktım…..

YAŞAMAK

sbaskentli | 09 April 2006 23:34

KAÇ KİŞİ KALDI ACABA YERYÜZÜNDE YÜREKTEN SEVMEK DEDİĞİMİZİ DUYGUYU HALA DOYASIYA YAŞAYABİLEN YA DA AŞK OLSUN DİYE DEĞİLDE GERÇEKTEN AŞIK OLDUĞU İÇİN AŞKI YAŞAYAN

Dün gece kendime bir kez daha kahrettim.

sbaskentli | 08 April 2006 21:19

Sevgili günlük

Dün gece kendime bir kez daha kahrettim.

Akşam saatleri yaklaşık dokuz sularıydı…

Heykelde garanti bankamatiğinde sıraya girdim küçük bir banka işlemi için…..

Buraya kadar her şey normal ve olağan….

Önümde sıkı sıkıya birbirine sarılmış muhtamelen yeni evli bir çift vardı . Ancak bekleyişlerinde bir tedirginlik vardı , Bu kadar sevgiyle birbirine sarılmış iki insan daha bir sıcak daha bir umutlu gözlerle bakmalı diye düşünüyordum kendi kendime …

Ellerini sıkıca sıkışları ve arada bir birbirlerine attıkları kaçamak sevgi dolu ama tedirgin bakışlardı sanırım dikkatimi çeken.

para hırsı

sbaskentli | 07 April 2006 19:31

Hayatta en çok değer vermemiz gereken şey nedir diye sorsalar herhalde bir çoğunuz benim gibi parayı en son sıralara koymak istersiniz.

Bazen paranın icat edilmediği çağlarda yaşamayı bile istediğim olmuyor değil hani…

hani sevdiklerimizin istediklerini ve çevremizdekilerinin ihtiyaçlarını karşılayabilmek için ( e tabi biraz da kendi ihtiyaçlarımızı ) karşılayabilmek için gerekmese elime bile almayacağım bu yüzyılın hastalığı ve hatta en büyük silahı olan parayı…

Diyeceksiniz ki nerden çıktı şimdi bu para muhammeti ….

……………………

sbaskentli | 07 April 2006 12:09

Aşklar yaşanır delicesine cennet bahçelerindeGüller koklanır mest olarak o bahçenin ücra köşelerindeCanlar birken iki olur yürekler tek atmaya başlarSevdanın kavurduğu mis kokulu cennet bahçelerinde

Aşklar yaşanır baharın getirdiği kuş sesleri ileUmutlar yeşerir sevmekden bıkmayan yüreklerdeBirken iki iken tek olur bedenler tutku ateşindeYanmakdan bıkmayan aşk dolu bedenlerin tutsağında

Canlar yanar kül olur sevdası uğrunaDünyalar kurulur ve yıkılır ulaşılmaz sevgiliye fedaZamanlar tüketilir sadece gecelerden gündüzü olmayanVe an olur cennette cehennemde bir olur aşkın yüreklerinde

emet (ölüm ) kasabası

sbaskentli | 06 April 2006 01:34

Bugün resmi kurumlarımızdan birinin yayınladığı kurumsal derginin ocak sayısı geçti elime bir yerlerden….

Konu madenler olduğu için ilgilimi çekmişti….Bu kasabada ve çevre köylerinde içme suyuna siyanür bulaşmış ve halk bu suyu uzun bir süre kullanmış. Olayın fark edilmesinden sonra Resmi kurumlarımızın yaptığı tek şey çeşme suyunu kullanmayın demek olmuş. Ve kasabaya dağdan getirilen su mahhalle çeşmelerinden halka verilmeye başlanmış.

mantığa bakarmısınız lütfen….

Siyanür gibi masum bir şey senin kullanıma sunduğun kullanma şebeke suyuna bulaşacak ve sen anında şebekeden suyu kesmek yerine kullanmayın diye halkı uyaracaksın… Tabi ne olacak haklılar aslında ne olacak altı üstü siyanür şebeke suyuna bulaşmış.

gönül bahçesi

sbaskentli | 31 March 2006 00:21

Bir çiçek bahçesi değilmidir gönül dediğimiz duygu yoğunluklarını bize yaşatan ve bir o kadar da heyacan ile yüreğimizi titreten ruhumuza açılan kapı…..

Kimi bahçivanlar vardır bu çiçek bahçesini hoyratça kullanır her an ve her koşulda sürekli çiçekler eker bu bahçeye ancak hiç birisine de bakmayı büyütmeyi beceremez o hengamede ve nice fidanları tohumları heba eder hoyratça ve acemice ve hatta çoğu zaman kasıtlıca yapılan bir aldırmazlık sürüncemesinde…

Kimi bahçıvanlar da vardır ki elinde ki bu bereketli toprağın ne işe yaradığını bilmez .. Cennetden bir köşe olan bu bahçeyi yeşertmek yerine para kasalarının ve zamane bencilliklerinin biriktirdiği hurdalar altında koybolup gittiğinin farkına bile varamaz. an gelir ki anlar aslında yıllarca biriktirdiği o hurdaların aslında bu cennet bahçesinde yetiştireceği kendine ait bir sevgi çiçeği kadar değerli olmadığını ancak iş işden geçmiştir artık … toprak çoraklaşmış sular çekilmiş ve cennet bahçesi küsmüştür artık yıllardır sevgi ile beslenemediği için bahçıvanına..

zaman tüneli

sbaskentli | 30 March 2006 22:33

Günlerin geçmek bilmediği dönemler vardır hepimizin hayatında bir an önce zaman tünelinde yol alıp bir başka ana geçmek isteriz …

Mesela bir kaç saat sonrasına ya da bir kaç ve hatta evet hatta bir kaç ay sonrasına bile geçmek istediğimiz anlar olmuştur hepimizin hayatında..

halbuki ne kadarda basit matematikleştirmişler alimlerimiz. bir dk 60 sn , 60 dk 1 saat , 24 saat bir gün , 365 gün bir yıl…

yani hiç bir dk diğerinden uzun değil ya da hiç bir gün bire başkasından kısa değil…

Ama kimi zaman çile dolu zaman dilimleridir uzadıkca uzayan bitmek bilmeyen zaman dilimleri şeklinde yaşamımızda ki yerini alan kimi zamansa çok çaba isteyen emek isteyen uğraşlarla ilgilendiğimiz anlardır.

Çalınan hayatlar…….

sbaskentli | 19 March 2006 15:09

Günler geçmiyor ki zaman denilen karanlık tünel içerisinde bir takım hayatlar koybolmaya mahkum olmasın…

Her yeni güne umutla bakmak ve bir önceki günün tüm olumsuzluklarını kafadan silip atmak adına binlerce yorum ve telkin yapılır günüzmüzde . Ve hatta bunların bir kısmı bizzat bu süreci yaşadığını idda eden insanlar tarafından yazılmış ve insanlara sunulmuş yaşanmış hayat hikayeleri şeklindedir.

Ancak günümüz ekonomik sisteminde bu başarıya koşanlar gerçekten çok büyük işler bşaramışlardır. Ülkemizde yaşadığımız güncel şartları ve işleyen sistemi göz önüne aldığınızda aklıllara ilk gelen soru en azından bizim ülkemizde acaba ne gibi üçkağıtlarla bu kadar başarılar elde edildi bu kadar kazançlar sağlandı.

yorumlayamamak ve tutamamak

sbaskentli | 19 March 2006 14:56

Cebrailiye nin yaşadığına benzer bir sorunda ben yaşamaktayım. şu an kendi bilgisayarım dışında muhtelif yerlerdeki bilgisayarlardan sisteme girerek bildirgeci takip etmeye çalışıyorum.

Ancak eski yazıların bir kısmında yorum ekleme altarnatifi sunulmakta iken yeni yazıların hiç birine yorum yazamıyor ve yazıyı tutamıyorum.

Sisteme giriş yapmam gerektiği ikazı veriliyor ancak pilli hesabına giriş yapmış olmama rağmen ve bildirgec de yazı yazabilmeme rağmen bu sorun ısrarla devam ediyor.