bildirgec.org

nazokiraze

11 yıl önce üye olmuş, 528 yazı yazmış. 8809 yorum yazmış.

aşklı meşkli yazı

nazokiraze | 13 October 2008 16:29

Görülmemiş derecede adi, ileri zekalı ve ağlatacak derecede güzel..Ararım dediğinde asla aramaz, sözlerini yerine getirmez, olmadık saatte arar ve konuşmanızı bekler, konuşmassanızda kızar, hesap sorar.Öylesine yalan atarki bir halı olsa duvardan duvara olurdu.Onunla ayrılsanızda başka biriyle olamıyorsunuz. Bunun nedeni onun için eridiğinizden değil başka bir salakla uğraşmaya üşendiğinizdir.(siz kendinizi öyle kandırıyorsunuz eriyorsunuz işte)Tanışalım dersiniz onu ilk gördüğünüzde ,buda lanet olası bir sorumluluktur yeni birini yanımak.Yıldız falınızda da yeni bir aşk görünüyor yazmıştır nasılsa iyice azıtırsınız ve verirsiniz coşkuyu.Kulağınıza bir ses (ya hayatının erkegi şu an karşınızda sigara içiyorsa ya tanışamazsan asla pişmanlıktan kurtulamazsın)diye fıs fıs fısırdıyor.Sizde zaten hayatınızın doğrusunun peşinde degilsiniz ki,ama o ses (koşman gerek)diyor ne olcak?Aşka inanmıyordunuz nasıl olduda hemen kabul ettiniz?Kabul ettiniz ve baktınız herşey kötüye gidiyor.Yinede aşk herşeyden üstündür diyip yaptıklarına katlanıyorsunuz degil mi? Berbat bir aşk hiç olmamaktan iyidir diye düşünüyorsunuz.Bazen günlerce aramaz ,olmadık anda ortaya çıkar ve gönlünüzü alır.Tam kızacakken yumuşuyorsunuz.Her yer boy boy yanlışlarla, hatalarla,acılarla dolu ama siz bunlarında tadını çıkarmak durumundasınız.Çünkü o ses kulağınıza durmadan(şimdi gidersen yada onu kovarsan sonsuza kadar yine mutsuz olacağın başka bir salakla tanışıp yine yanlış işler yapacaksın)diye fısırdamaya devam ediyor.O ses biliyor. Her ayrılık sonrası yürekteki yaralar iyileşmeye başlayınca yaralayacak başka bir hain çıkar nasılsa karşımıza .Güçlüyüm vazgeçebilirim denir,ama asla vazgeçilmez.Son günler hep onun ne yapmak istedigini anlamaya çalışmakla geçmiştir.Sonuç sıfırdır.Kendinizi ona adapte etmek zorundasınız,sevmek zor iş,hele sevilmeye layık olmayan birini sevmek en zor şey.Bir yerden sonra acımıyor insanın içi,zorla gelmedi ya yanınıza siz can attınız tanışmaya.Dertsiz başınıza dert açmaya gönüllüyseniz o ne yapsın?İyi zamanlarınızda o ses (keşke bunu daha evvel yapsaydın) diyor ama kötü anlarda ses çıkarmıyor.(kalk aşık ol)derken iyi (ama üzülüyorsun bırak şunu)diyen yok.ama oda haklı bu olmasa bir başka birini tanıyıp boyunuzun ölçüsünü alacaksınız.Hep aynı korkular vardı o sesi duyana kadar:* ya severseniz,* ya sevilirseniz* ya karşılıksız olursa* aldatılırsanız* şiddet görürseniz* yalan söylerse* ya kullanılırsanız* acı çekerseniz* adınız çıkarsa* reddedilirseniz* ya aşktan geberirseniEh kimse oturup omlet yerken bugün kalkayımda aşk arıyayım,bulayımda düz duvara tırmanayım diye düşünmez.Karşınıza çıktı ki sevdiniz sevdinizki üzüldünüz.Üzüldünüz ki ayrılmak istediniz ve o ses yine kulaklarda(bir iki sıçrıyayım diyorsun ama kaç cm sıçrayacaksınki yine üzüleceksin en iyisi alıştığınla idare et )diye geveliyor.Yanlış salağa dogru salakmış gibi davranmalısınız onu mu demek istiyor?Yoksa unutmaya çalıştıkça unutmamak ve unutmak adına her gün sımsıkı bağlanmak …bunu mu görüp uyarıyor.Hadi itiraf edin acıda çekilse aşk güzel şey,her telefona heyecanlanmak, her şarkıdan haz almak fena şeylermi? Hayat ta yaşanmamışlıklarla yaşamak, merhaba yada elveda diyemeden geçip gitmek daha mı iyi? Kimine tutulursunuz,kimini unutursunuz.Kiminden korkarsınız, kimine yenilirsiniz ama hep etrafta birileri vardır bişey yaşanacak.Asıl gercek kurtulamamak degil kurtulmak istememek değil mi zaten? Nelere üzülüp neleri bekler insan hayatta,neleri özleyip neleri uğurlar.O ses hep kulakta olur(teslim ol) diye fısıldar.Ömür boyu bir şeylere teslim olursunuz .Dün dayandınız bugünde dayanabilirsiniz .O ses birinden ayrılsanızda bir başka biri için tekrar kulaklarınızda olacak .Bu işler böyle aşktan kaçılmaz .

ayrılmak böyle kolay olur….

nazokiraze | 12 October 2008 17:14

ayrılmak böyle kolay olur….* Ona hoşçakal deyin.(kendi kendinize onu artık görmek istemiyorum deyin)* Kararlı olun(emin olun, neden tekrar konuşmuyoruz?gibi soruları duymazdan gelin.Zaten uzun zamandır gereken kavgalar, tartışmalar, konuşmalar yapıldı sonuç:sıfır)* Hatırlayın.(onunla yaşadığınız romantik anlar yerine söylediginiz tatsız sözleri, uyuşmayan zevklerinizi, yada çorba içerken höpürdetmesini, beğenmediğiniz sözlerini hatırlayın. Etrafınızda böyle bir ahmak olmasaydı sizin daha hoşgörülü olacağınızı düşünün)

erkek,kadın,erkek,kadın….vesaire

nazokiraze | 12 October 2008 11:06

ERKEKLERİN KADINLAR HAKKINDA SORDUKLARI SORULAR

  • Çantalarındaki tüm o ıvır zıvır nedir?
  • Lavaboda geçirdikleri onca zaman içinde ne yapıyorlar?
  • Neye sinirlendiklerini bilmemizi nasıl bekliyorlar?
  • Neden hep gözyaşlarına boğuluyorlar?
  • Ne istiyorlar?
  • Alışverişe neden bu kadar deli oluyorlar?

KADINLARIN ERKEKLER HAKKINDA SORDUKLARI SORULAR

  • Neden otobüste bu kadar çok yer kaplarlar?
  • Neden klozet kapağını açık bırakırlar?
  • Neden ekmek bıçağını bulamazlar?
  • Neden öyledirler?
  • Onların cinsel organlarını kıskandığımıza gerçekten inanmışlarmıdır?
  • Neden bizin neye sinirlendiğimizi bilemezler?
  • Neden kendi kiloları, yağları, kılları asla sorun olmaz*

erkeklerde kadınları delirten bir kaç özellik

nazokiraze | 11 October 2008 11:25

erkeklerde kadınları delirten bir kaç özellik

  • Ben merkezcilik.
  • İletişim takma bozukluğu.
  • Rekabetçilik.*Bazen beyni yerine iç çamaşırının içindekiyle düşünmek.
  • Hükmetme kompleksi.*Daima haklı olma sorunu.
  • Duyarsızlık.
  • Yetersizlik(çocuk bakma, ev işleri, yemek gibi konularda beceriksizlik.)
  • Sessizlik(bazı anlarda delirtir)
  • Asla kumandayı,cüzdanı, kravatı, çorapları bulamamak. Sürekli kaybetmek

kadınların erkekleri çıldırtan bir kaç özelliği

nazokiraze | 10 October 2008 18:03

  • Daima mutfakta oturup erkekleri çekiştirirler.
  • Alabildiğince kendini beğenmiştirler.
  • Alabildiğince mantıksızdırlar.
  • Sürekli dolap çevirme peşindedirler.
  • Alabildiğine talepkardırlar.
  • Her şey için erkekleri suçlarlar.
  • Hiçbir ipucu vermeden, kendilerinin neye kızdıklarını erkeklerin bilmesini beklerler.
  • Dırdırcılardır.
  • Sürekli telefonda konuşurlar.
  • Çantaları, epilasyon araçları.
  • Sürekli erkeklerin duyguları hakkında konuşmak istemeleri.
  • Ağlamaları.
  • Ruh halleri.
  • erkeklerin burçları hakkında takıntıları.

AŞKA DAİR BİLMEMKAÇINCI YAZI…

nazokiraze | 09 October 2008 14:01

AŞKA DAİR BİLMEMKAÇINCI YAZI…
Her zaman gidecek yer vardır deriz, bir çözüm vardır deriz ama inatla aşk tercihlerimizdeki terslikleri, acıları çekmeye devam ederiz.Demek ki yanyana omuz omuza olmak hala bir umudun varlığı demek. Beraberken değişimler, trajediler, sıkıntılar daha kolay göğüsleniyor.Acılar yalnızda yaşanıyor ama birlikte daha dayanılabilir belkide…
Herşeye rağmen beraberiz kızarız bağırırız ama terketmeyiz. Terk etmek bu kadar kolayken benden bu kadar deyip gitmeyiz. demiş adamın biri. Bu heryerde geçerlidir.Savaşta, barışta, hayatta, direnişte, aşkta.

mutsuz evliliğe dair karalama..

nazokiraze | 09 October 2008 11:46

evet başlangıçta herşey güzeldir hatta siz bile güzelsinizdir. Nasıl olurda bu kadar sırılsıklam aşık oldugunuza siz bile şaşmışsınızdır. Neden oldugu anlaşılmayan duygulardan dolayı daha evvel hiç bu kadar mutlu olmamış gibisinizdir ailenizle hiç gülmemiş,hiç eglenmemiş,hiç mutlu olmamışsınızdır nedense….. Olabildigince tadını çıkarırsınız aşkın, mutluluğun,sevginin ve doyamazsınız. Mutluysanız düşünmeye gerek yoktur değilmi? Neden düşünesiniz ki? Düşünmek insanı üzer degilmi aşk vermiştir kararı bir kere.

Alabildigince elde etmelisiniz onu,alabildiğince tadını çıkarmalı,yakınında olmalı mümkünse evlenmelisiniz.Amaç budur artık.Leb demeden leblebiyi anlarsınız artık, tek vücutsunuz,aşkı sağlamlaştırmanın binbir yolu aranmaktadır. Evlilik aşka tuz biberdir..

GÜNAYDIN İSTANBUL

nazokiraze | 09 October 2008 09:15

GÜNAYDIN İSTANBUL

Bu sabah nedenini bilmediğim bir sevinçle uyandım.
Kalktım yataktan yüzümü yıkadım.
Sanki su bile daha sıcak aktı.
Babam tost yapmış tabi yine yaktı.
Yedim ama eline sağlık demedim.
Sonradan farkettim, ayıp ettim.
Hayvanımı sevdim, cips verdim, marul verdim.
Üzerimi giyerken, tuhaftır türkü söyledim.
Dişlerimi fırçaladım, yine midem bulandı.
Herşeye rağmen bugün mutlu uyandım

Kapıyı açtım. Çıktım dışarı
Mavi bulutlar arasında turuncu bir güneş
Bahar gelmiş sanki İstanbul’a
Sanırım üzerimdekiler fazla
Montumu çıkarsam üşürmüyüm acaba?

Köprüden geçerken şöyle bir göle baktım.
Bulanıktı sanki su içini gizlemek istermiş gibi
Üstünde karabataklar, göçemeyen kuşlar
Mecbur kalacaklar o bulanık suya
Ama birileri ekmek atacak mutlaka onlara.

Otobüse bindim.Tutunacak yer buldum.
Şirinevler civarı koltuk boşaldı oturdum.
Güneş camdan yansıdı yüzüme,
Güzeldi ama gözlerim nemlendi.
Birkaç damla yaş günün ilk çiğiydi.