bildirgec.org

janus96

11 yıl önce üye olmuş, 19 yazı yazmış. 0 yorum yazmış.

Herşeyi yanlış yapıyorum…

janus96 | 29 March 2006 02:05

Herşeyi yanlış yapmaktan sıkıldım. Bu sitedeki günlüklerde gerçek hisleri okuyamamaktan sıkıldım. Sevdiğim ama çeşitli nedenlerden dolayı hayatımdan çıkarmak zorunda kaldığım insanların bende yarattığı hasardan; sevmediğim ama hayatımda tutmak zorunda kaldığım – yaralarımı bir nebze olsun hissettirmedikleri için – insanların bende yarattığı hasarlardan; hep sevginin bir adım uzağında kalmaktan sıkıldım. Feci şekilde sıkıldım. Bu kaçıncı büyük bir sevdanın kapısından dönüş. Bu kaçıncı mide bulandırıcı silüete bakış. Bu kaçıncı yalnızlık ve bu kez ortada bir sevda ihtimali bile yok. Bu kaçıncı aldanış. Dedim ya, ya herşeyi yanlış yapıyorum ya da herşey beni doğru yapıyor. (biraz argo kaçtı ama bu hissi bu anda doğru anlattı bu bikaç kelime)

Boşluk…

janus96 | 10 March 2006 01:22

Büyük bir boşluk. Hissettiğim, yaşadığım.. Sadece yazmak istedim… Hepsi bu.

Alınan Kararların Sonucunu Görme Makinesi İstiyorum….

janus96 | 07 March 2006 21:12

çok şey mi bu? Sadece aldığım lanet olası kararların doğru mu yanlış mı olduğunu bilmek, içime çöken o belirsiz grilikten kurtulmak istiyorum. Bu lanet olası yerde tercihlerde bulunma lüksüne sahip olmaktan, bu tercihlerden dolayı bir takım siyah anlar yaşamaktan, yaşadığım bu siyah anları yıllar boyu unutamamaktan nefret ediyorum ve A:K:S:G:M istiyorum. Karar denen o büyük sürtüğün hayatımın yıllara bölünen parçalarını büyük bir soğukkanlılıkla elimden almasından sıkıldım.

Bir şehri..

janus96 | 04 March 2006 00:16

bir hayatı özler gibi, köpek gibi özlüyorum. Caddelerine bakıyorum eski resimlerde, ufak siyah taksilerine, hep yolun karşı tarafına geçerken ne tarafa bakacağımı şaşırdığım yaya geçitlerine, bir deniz kadar coşkulu nehrine, içime işleyen tarihine…. Da Vinci ve Monet’le komşu olduğum o kusursuz anlara kaçıyor aklım sonra, tarihin etrafında dolaşabildiğim zamana… İçim burkuluyor. Dedim ya bir şehri, mutlu olduğum tek anı özler gibi özlüyorum. Hem de köpek gibi…

Sunay Akın’a, o yağmurlu…

janus96 | 02 March 2006 20:54

günde şemsiye resimli mahyayı yağmurda sönmeyen kandillerle iki minare arasına yerleştirmeye çalışan o adama, Ali Rıza Bey’e, Üsküdardaki tek minareli camiinin ikinci minaresine kavuşmasının güzel hikayesine ve Ömer Rıza’ya sonsuz teşekkürler. (Dün gece Sunay Akın’ın gösterisine gittim. Daha önce duyduğum, okuduğum, bildiğim şeyleri dinledim ama bu kez hiç hissetmediğim şeyleri hissettim. Sunay Akın’a buradan teşekkürü bir borç bilirim, insanın varlığının değerini hissettiği bu güzel gece ve ondan arta kalanlar için)

Bir Nedene İhtiyacım Var

janus96 | 23 February 2006 20:44

Yaşamak için gerçekten iyi bir nedene. Herkes gibi olmak istiyorum artık. Basit nedenlerim olsun, küçük şeylerden, mutlu olunmaya değmeyecek ayrıntılardan bile mutlu olmayı becerebileyim. Ne bileyim akşamki dizideki herhangi bir olayı saatlerce tartışabileyim ya da herkesin beğendiği bir filmi bende beğenebileyim. Oda arkadaşım basitliğinde olsun herşey, bugüne kadar hiç kitap okumadım ve bundan hiç de rahatsızlık duymadım diyebileyim. Ve güleyim mümkünse bu cümlenin bir saniye sonrasında. Nefes almanın zevkini, otuz altı ay vadeli araba alıp, yeni aldığım 84 ekran televizyonun özelliklerini anlatmayı becerebileyim. Gülebileyim, hem de nedensizce. Gece kendimle kaldığımla kendimle kalabileyim artık. Herkes gibi düşünen, sorunsuzca aşık olan, sorumsuzca evlenebilen ve sorumluluk nutukları atan biri olayım artık. Yaşamak için bir nedene ihtiyacım var. Bu gece o kadar yorgunum ki.

15 ay subaylara kölelik yapıp bunu yaparken kendimi vatan hizmeti diye kandıramadığım için vatan haini miyim?

janus96 | 20 February 2006 20:57

Ot yolup, kurumuş yaprakları toplayıp, ağaçlara selam verip, gördüğün herkese selam vermenin milliyetçilikle bir alakası var mıdır? Askerlik yapan biz hariç diğer avrupa ülkesinin Yunanistan olması nasıl bir tesadüftür ve askerlik hakkında konuşanlar neden hep askeri mahkemelerde halkı askerlikten soğutmaktan yargılanırlar. Askerlik sıcak yenen bir yemek midir?

Bu belirsiz….

janus96 | 20 February 2006 20:39

hislerin bir nedeni olmalı. İç içe geçen cümlelerin. Kendi alanında mahsur kalmış yalnızlığın. Herkesin yaşabildiği basit, sade, kendi içinde tutarlı hayatın bir parçasının bana verilmemesinin bir nedeni. Bu kadar insan içinde yalnız olmaktan o kadar sıkıldım ki. Bu kadar çok konuşup, hiçbir şey konuşmamaktan… Okuduğum her satırın hayatımı ne kadar berbat ettiğini görmekten, hiç okumamayı dilemekten, aptallığın küresel saadetinden o kadar sıkıldım ki. Bu belirsizlik beni öldüremiyor bile. Bunu bile yapamayan, acımı yaşamama izin vermeyen, yaşamanın kendi dengesine beni inandırmaya çalışan bu belirsizlik, beni öldüremiyor bile. Umarım bunu bir gün yapabilirim. Hayatı anlamlı kılmanın öğretilenin dışında bir yolu da olmalı. Değil mi?